
Asosyal mi Oldunuz? Yalnızlık Hissiyle Mücadele Yolları!
Günümüzde giderek artan asosyallik, pek çok insanın hayatını derinden etkiliyor. Psikolog Deniz Yetkinoğlu Gültekin, bu modern sorunla ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Gültekin, sosyal kaygının ve geri çekilmenin altında yatan nedenleri ve çözüm yollarını detaylı bir şekilde ele aldı.
Sosyal Kaygı: Toplum İçinde Olma Korkusu
Psikolog Gültekin, sosyal kaygıyı, "Kişinin başkaları tarafından gözlenme durumunda kalabileceği; alışveriş yaparken biriyle konuşmak, gözlenmek, performans sergilemek ve sunum yapmak gibi toplumsal etkileşimlerde önemli ölçüde korku duyması" olarak tanımlıyor. Bu kaygının temelinde, başkaları tarafından kabul görme ve onaylanma ihtiyacına yönelik aşırı bir hassasiyet yatıyor.
Sosyal kaygı yaşayan bireylerin, sürekli olarak "Beni onaylıyorlar mı?" veya "Yanlış bir şey mi söylüyorum?" gibi düşüncelerle en ufak ifadeleri bile tehdit olarak algılayabildiklerini belirten Gültekin, bu durumun başarısızlık korkusuyla birleştiğinde kısır bir döngüye yol açtığını vurguluyor. Kaygı arttıkça fizyolojik belirtiler de yükselir ve bu durum performansı olumsuz etkiler.
- Kalp çarpıntısı
- Titreme
- Zihinsel dağınıklık
Bu belirtiler, kişinin tam da korktuğu olumsuz değerlendirilmeye yol açarak kaygıyı daha da artırır.
Asosyalliğin Nedenleri: Modern Yaşamın Etkileri
Psikolog Deniz Yetkinoğlu Gültekin, sosyal geri çekilmenin çoğu zaman sosyal kaygının doğal bir sonucu olduğunu belirtiyor. Ancak modern yaşamın getirdiği bazı faktörler de bu durumu tetikliyor:
- Tükenmişlik
- Aşırı iş yükü
- Dijital dünyanın sunduğu kolay ilişkiler
- Duygusal yorgunluk
Araştırmalar, dijitalleşen dünyada bireylerin çok sayıda yüzeysel etkileşime sahip olmasına rağmen anlamlı sosyal bağlar kurmakta zorlandığını gösteriyor. Bu durum, "Yalnız olduğum için değil, yalnız hissettiğim için geri çekiliyorum" noktasına dönüşebiliyor. Özellikle pandemi sonrası dönemde yüz yüze sosyal temasın azalması, sosyal kaygıyı daha da artırmış durumda.
Sosyal medyanın beslediği "sürekli karşılaştırma" kültürü de benlik algısında bozulmaya yol açarak sosyal ortamlara girme isteğini azaltabiliyor. Bu noktada asosyallik, kaygı, tükenmişlik, güvensizlik ve sosyal baskının birleşimiyle ortaya çıkan bir sonuç haline geliyor.
Çözüm Yolları: Psikoterapi ve Kişisel Değerlendirme
Psikolog Gültekin, bilimsel araştırmaların sosyal kaygı ve geri çekilmenin doğru psikoterapi yöntemleriyle değiştirilebildiğini vurguluyor. Özellikle bilişsel ve farkındalık temelli terapiler, kişinin hem kendi iç dünyasıyla daha sağlıklı bir ilişki kurmasına hem de başkalarının tepkilerini daha gerçekçi yorumlamasına yardımcı oluyor.
Artan asosyallik, bireyin zayıflığı değil, modern yaşamın karmaşık taleplerine verilen insani bir tepkidir. Bu sorunu anlamak kadar, kişinin kendisiyle ve çevresiyle kurduğu ilişkiyi yeniden değerlendirmesi de önemlidir. Çünkü sosyal ilişkiler, psikolojik iyilik hâlinin en önemli iyileştirici kaynaklarından biri olmayı sürdürüyor.











