İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne (İBB) yönelik devam eden yolsuzluk soruşturması kapsamında önemli gelişmeler yaşanıyor. Ekrem İmamoğlu'nun "kasası" olarak tanınan Ertan Yıldız, tutuklanmasının ardından itirafçı oldu ve İBB'deki kirli çarkları tek tek anlattı. Yıldız'ın ifadeleri, soruşturmanın seyrini değiştirecek nitelikte.

İtirafçı Ertan Yıldız Neler Anlattı?

Ertan Yıldız, Bakırköy'deki bir AVM'nin sahiplerinden 5 milyon Euro rüşvet istediği gerekçesiyle tutuklanmıştı. İtirafçı olduktan sonra verdiği ifadelerde, İBB'deki yolsuzluk ağını tüm detaylarıyla ortaya döktü. Yıldız, özellikle otellerden alınan yüklü miktardaki paraları ve bu paraların nasıl dağıtıldığını anlattı.

İddialara göre, İBB'ye ait bazı otellerin işletmecilerinden çeşitli bahanelerle para talep edildi. Bu paraların toplam miktarının 27 milyon doları aştığı belirtiliyor. Ertan Yıldız, bu paraların bir kısmının kendi hesabına aktarıldığını, bir kısmının ise farklı kişilere dağıtıldığını ifade etti.

İBB'deki Kirli Çark Nasıl İşliyordu?

Ertan Yıldız'ın itiraflarına göre, İBB'deki yolsuzluk çarkı şu şekilde işliyordu:

• İBB'ye ait otellerin işletmecilerinden çeşitli bahanelerle para talep ediliyordu.
• Toplanan paralar, belirli hesaplarda toplanıyordu.
• Bu paralardan bir kısmı, Ertan Yıldız'ın hesabına aktarılıyordu.
• Kalan kısım ise, farklı kişilere dağıtılıyordu.
• Bu kişilerin kimler olduğu ve paraların nerelere harcandığı ise henüz tam olarak bilinmiyor.

Soruşturma Derinleşiyor

Ertan Yıldız'ın itirafları sonrasında, İBB'deki yolsuzluk soruşturması daha da derinleşti. Savcılık, Yıldız'ın ifadeleri doğrultusunda yeni deliller toplamaya başladı. Soruşturma kapsamında, adı geçen diğer kişilerin de ifadesine başvurulması bekleniyor.

Bu gelişmeler, İBB'deki yolsuzluk iddialarının ne kadar ciddi olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. Soruşturmanın sonucunda, İBB'deki kirli çarkın tüm detaylarıyla ortaya çıkarılması ve sorumluların yargı önünde hesap vermesi bekleniyor.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde yaşanan bu yolsuzluk iddiaları, sadece İBB'yi değil, tüm Türkiye'yi yakından ilgilendiriyor. Soruşturmanın şeffaf bir şekilde yürütülmesi ve gerçeklerin ortaya çıkarılması, kamuoyunun beklentisi. Aksi takdirde, bu tür iddialar, demokrasimize ve hukuk devletine olan güveni zedeleyebilir.