Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı Gökçe Gökçen, Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM) ilkbahar oturumunda yaptığı konuşmada, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanmasına sert tepki gösterdi. Gökçen, bu durumun demokrasiye yönelik bir saldırı olduğunu vurgulayarak, Avrupa'yı değerlerine sahip çıkmaya çağırdı.
İmamoğlu'nun Tutuklanması: Demokrasiye Darbe mi?
Gökçe Gökçen, AKPM'deki konuşmasında, İmamoğlu'nun tutuklanmasının serbest ve adil seçimlere karşı doğrudan bir saldırı olduğunu belirtti. Bu durumun sadece İmamoğlu'na değil, demokrasiye inanan herkese yönelik bir saldırı olduğunu vurguladı. Gökçen, "Ekrem İmamoğlu, bir suç işlediği için değil; Erdoğan’a karşı dört seçim kazandığı için ve bir seçim daha kazanacağı için cezaevinde" ifadelerini kullandı.
Gökçen, Türkiye'deki diğer hukuksuzluklara da dikkat çekerek, 301 gencin barışçıl protesto haklarını kullandıkları için cezaevinde olduğunu hatırlattı. AKPM üyelerine seslenerek, önemli olanın ne olduğu değil, bu olaylara nasıl tepki verildiği olduğunu vurguladı.
- Serbest ve adil seçimlere saldırı
- Çoğunluğun adayını belirlemesine engel
- Demokrasiye inanan herkese saldırı
"Değerlerimizi Feda Ediyoruz"
Gökçe Gökçen, Avrupa'nın değerlerini feda ettiğini savunarak, siyasi aktörleri kullanışlı bulduğu, mültecileri Avrupa sınırları dışında tutmak için iş birliği yaptığı ve jeopolitik konumları nedeniyle bazı ülkelere göz yumduğu eleştirisinde bulundu. Bu durumun, Avrupa'nın kendi ilkelerine sahip olup olmadığından şüphe duymasına neden olduğunu söyledi. Gökçen, "Kabul etmeliyiz ki demokrasi olmadan güvenlik olmaz" uyarısında bulundu.
Kurtuluş Yok Tek Başına!
Gökçe Gökçen konuşmasını, Türkiye'deki kitlelerin sözünü tekrarlayarak bitirdi: "Kurtuluş yok tek başına; ya hep beraber ya hiçbirimiz!" Bu sözlerle, demokrasi ve özgürlük mücadelesinde dayanışmanın önemine vurgu yaptı.
Gökçe Gökçen'in AKPM'deki bu konuşması, Türkiye'deki demokrasi sorunlarına dikkat çekerek Avrupa'yı harekete geçmeye çağırması açısından büyük önem taşıyor. İmamoğlu'nun tutuklanması ve diğer hukuksuzluklar, Türkiye'nin Avrupa Birliği ile ilişkilerini de olumsuz etkileyebilir. Avrupa'nın bu süreçte nasıl bir tutum sergileyeceği, Türkiye'nin geleceği açısından belirleyici olacaktır.
