Prof. Dr. Şener Üşümezsoy'un 2021 yılında Odatv'ye yaptığı açıklamalar, dün yaşanan Silivri merkezli depremin ardından yeniden gündeme geldi. Üşümezsoy, o tarihte Türkiye'nin deprem gerçeğini tüm detaylarıyla anlatmış ve İstanbul'u etkileyecek olası bir deprem senaryosuna dikkat çekmişti. Peki, Üşümezsoy'un 4 yıl önceki açıklamaları neler içeriyordu ve bu deprem tahmini ne kadar doğru çıktı?

Üşümezsoy'un Odatv'ye Yaptığı Kritik Açıklamalar

2021 yılında Odatv'ye konuşan Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, Türkiye'deki fay hatları ve deprem riskleri üzerine önemli değerlendirmelerde bulunmuştu. İstanbul'u bekleyen tehlikeye dikkat çeken Üşümezsoy, olası bir depremin hangi faylar üzerinde gerçekleşebileceğini ve şiddetinin ne olabileceğini detaylı bir şekilde açıklamıştı. Üşümezsoy'un o dönemde yaptığı açıklamalar şu şekildeydi:

• Fay Hatları ve Risk Bölgeleri: Üşümezsoy, Marmara Denizi'ndeki fay hatlarının hareketliliğine dikkat çekerek, özellikle Silivri açıklarındaki fay hattının potansiyel bir deprem kaynağı olabileceğini belirtmişti.
• Deprem Şiddeti Tahmini: Üşümezsoy, olası bir depremin 6.5 şiddetini geçmeyeceğini ifade ederek, kamuoyunu rahatlatmaya çalışmıştı. Ancak, bu şiddetteki bir depremin bile İstanbul'da ciddi hasarlara yol açabileceği uyarısında bulunmuştu.
• Önleyici Tedbirlerin Önemi: Üşümezsoy, deprem riskine karşı alınması gereken önleyici tedbirlerin önemine vurgu yaparak, binaların depreme dayanıklı hale getirilmesi ve acil durum planlarının hazırlanması gerektiğini belirtmişti.

Silivri Depremi ve Üşümezsoy'un Tahmininin Doğruluğu

Dün Silivri merkezli meydana gelen 6.2 şiddetindeki deprem, İstanbul ve çevre illerde hissedildi. Depremin ardından Prof. Dr. Şener Üşümezsoy'un 4 yıl önce Odatv'ye yaptığı açıklamalar yeniden gündeme geldi. Üşümezsoy'un depremle ilgili tahminlerinin büyük ölçüde doğru çıktığı görüldü. Özellikle depremin yeri ve şiddeti konusundaki öngörüleri, Üşümezsoy'un deprem uzmanlığına olan güveni artırdı.

Deprem Gerçeği ve Alınması Gereken Dersler

Silivri depremi, Türkiye'nin deprem gerçeğiyle bir kez daha yüzleşmesine neden oldu. Prof. Dr. Şener Üşümezsoy'un yıllar öncesinden yaptığı uyarılar, deprem riskine karşı ne kadar hazırlıklı olmamız gerektiğini bir kez daha gösterdi. Bu tür bilimsel öngörülerin dikkate alınması, önleyici tedbirlerin zamanında alınması ve toplumun deprem konusunda bilinçlendirilmesi, gelecekte yaşanabilecek olası depremlerin etkilerini en aza indirmek için hayati önem taşıyor. Unutmamalıyız ki, deprem değil, binalar öldürür! Bu nedenle, yapı stokunun iyileştirilmesi ve depreme dayanıklı şehirler inşa etmek, hepimizin ortak sorumluluğudur.