İsrailli yerleşimciler, İbrani takvimine göre yılbaşı olan "Roş Aşana Bayramı"nı bahane ederek Mescid-i Aksa'ya baskın düzenledi. Bu provokatif eylem, bölgedeki gerginliği tırmandırdı ve Filistinlilerin tepkisine yol açtı.

Baskın Anı ve Detayları

Yüzlerce Yahudi yerleşimci, İsrail güçlerinin yoğun koruması altında Mescid-i Aksa'ya girdi. Muğrabi Kapısı'ndan giriş yapan grup, dini ritüeller eşliğinde şarkılar söyledi, alkışlarla ve danslarla "yeni yılı" kutladı. SAFA Haber Ajansı'nın bildirdiğine göre, cami avlusunda kışkırtıcı turlar düzenlendi. Bu sırada İsrail makamları, Filistinlilere yönelik sıkı giriş kısıtlamaları uyguladı. Kimlik kontrolünden geçirilen birçok Filistinli, camiye alınmadı.

Filistinlilerin Tepkisi ve Yaşanan Zorluklar

İsrail'in Mescid-i Aksa'ya yönelik bu tür baskınları, Filistinliler tarafından büyük bir provokasyon olarak değerlendiriliyor. Mescid-i Aksa'nın kutsallığına saygı gösterilmemesi ve Filistinlilerin ibadet özgürlüğünün kısıtlanması, bölgedeki gerginliği daha da artırıyor. Filistinliler, bu tür eylemlerin kabul edilemez olduğunu ve uluslararası toplumun bu duruma sessiz kalmaması gerektiğini vurguluyor.

Mescid-i Aksa'nın Tarihi ve Önemi

Mescid-i Aksa, Müslümanlar için en kutsal üçüncü mekân olarak kabul edilir. İslam inancına göre, Hz. Muhammed'in (s.a.v.) Miraç'a yükseldiği yerdir. Ayrıca, Yahudiler için de kutsal bir yer olarak kabul edilir ve "Tapınak Tepesi" olarak adlandırılır. Bu nedenle, Mescid-i Aksa, hem Müslümanlar hem de Yahudiler için büyük bir öneme sahiptir ve bölgedeki hassas dengelerin korunması açısından kritik bir rol oynar.

Mescid-i Aksa'ya yönelik bu tür provokatif eylemler, bölgedeki gerginliği artırmanın yanı sıra, dinler arası diyalog ve hoşgörü ortamına da zarar veriyor. Uluslararası toplumun, bu tür eylemlere karşı daha kararlı bir duruş sergilemesi ve bölgedeki barış sürecine katkıda bulunması büyük önem taşıyor.