Dünya'nın en aktif yanardağlarından ikisi, İtalya'daki Etna Yanardağı ve Filipinler'deki Kanlaon Yanardağı, aynı anda harekete geçerek lav püskürtmeye başladı. Bu eş zamanlı patlamalar, her iki ülkenin de ilgili bölgelerinde yaşayan halk arasında endişeye yol açtı. Etna'dan yükselen kül bulutları çevredeki yerleşim yerlerine ulaşırken, Kanlaon'da ise kül yağışı nedeniyle sağlık uyarıları yapıldı. Peki, bu iki yanardağın aynı anda faaliyete geçmesinin ardında yatan sebepler neler?

Etna Yanardağı'nda Son Durum

Sicilya adasında bulunan Etna Yanardağı, Avrupa'nın en yüksek ve en aktif yanardağı olma özelliğini taşıyor. Son patlamayla birlikte, yanardağdan yükselen kül ve dumanlar kilometrelerce uzaklıktan görülebiliyor. Yetkililer, özellikle yanardağa yakın bölgelerde yaşayan vatandaşları dikkatli olmaları konusunda uyardı. Kül yağışının solunum yolu rahatsızlıklarına neden olabileceği belirtilirken, araçların ve binaların da zarar görebileceği ifade edildi. Etna'nın bu ani aktivite artışı, bilim insanları tarafından yakından takip ediliyor. Yanardağın gelecekteki davranışlarını tahmin etmek için çeşitli ölçümler yapılıyor ve veriler analiz ediliyor.

Filipinler'deki Kanlaon Alarmı

Filipinler'in Negros adasında bulunan Kanlaon Yanardağı da Etna ile aynı saatlerde lav püskürtmeye başladı. Bu durum, bölgedeki yerel halk arasında büyük bir tedirginliğe neden oldu. Filipinler Volkanoloji ve Sismoloji Enstitüsü (PHIVOLCS),Kanlaon'un çevresindeki bölgelerde yaşayanları olası tehlikelere karşı uyardı. Özellikle kül yağışının yoğun olduğu bölgelerde maske takılması ve dışarı çıkılmaması tavsiye edildi. Kanlaon'un patlamasıyla birlikte, bölgedeki hava kalitesi de olumsuz etkilendi. Yetkililer, halkın sağlığını korumak için gerekli önlemleri almaya devam ediyor.

Yanardağlar Neden Patlar?

Yanardağların patlamasının temel nedeni, yer kabuğunun altındaki magma odacıklarında biriken basıncın artmasıdır. Bu basınç, zamanla yer kabuğunun zayıf noktalarından dışarı çıkarak patlamalara yol açar. Yanardağ patlamaları, lav akıntıları, kül yağışları, zehirli gaz salınımı ve hatta tsunami gibi çeşitli tehlikeleri beraberinde getirebilir. Bu nedenle, yanardağların sürekli olarak izlenmesi ve olası risklere karşı hazırlıklı olunması büyük önem taşır.

• Magma odacıklarındaki basınç artışı
• Yer kabuğundaki zayıf noktalar
• Tektonik hareketler

Etna ve Kanlaon yanardağlarının eş zamanlı olarak patlaması, dünya genelinde volkanik aktivitenin arttığına dair bir işaret olabilir mi? Bilim insanları, bu sorunun cevabını ararken, her iki yanardağın da yakından takip edilmeye devam edeceğini belirtiyor. Bu tür doğal olaylar, bizlere doğanın gücünü ve hassasiyetini bir kez daha hatırlatıyor.