[ad_1]
AA
Vali Yunus Sezer, çalışmaların başladığı Kapıkule Sınır Kapısı yolundaki hamamı ve çevresini gezerek Vakıflar Bölge Müdürü Ahmet Saraç’tan bilgi aldı.
Vali Sezer, Edirne’nin sahip olduğu tarihi değerlerle dünyada örneğine ender rastlanan kentlerden biri olduğunu söyledi.
“Avrupa’dan gelişte ilk göze çarpan eserlerimizden”
Kentte Selimiye Camisi, Edirne Sarayı, Şükrü Paşa Anıtı ve tarihi konaklardaki çalışmalarının sürdüğünü anımsatan Sezer, şunları kaydetti:
Gazi Mihal Hamamı bizim Avrupa’dan gelişte ilk göze çarpan eserlerimizden. Yıkık bir şekildeydi ve buranın restorasyon çalışmalarına başladık. Amacımız Edirne’de restore edilmeyen hiçbir tarihi yapının kalmaması. Bu noktada Kültür ve Turizm Bakanlığımız, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımız ve Valilik kaynaklarıyla çalışmalarımızı yürütüyoruz.
“Gazi Mihal, 15. yüzyıldan beri ayakta duran bir hamamımız”
Sezer, yapının, yeniden hamam olarak kullanılmasının zor olduğunu, müze veya farklı bir amaçla hizmet verebileceğini dile getirdi.
Hamamın duvarlarının bir bölümünde yoldan dolayı çatlaklar oluştuğunu ifade eden Sezer,
Çünkü ağır tonajlı araçlar geçiyor. Orada yolla hamamın dış duvarı arasında bir istinat duvarı yapılması gerekiyor. Asıl iş o zaten. Ondan sonra da iç restorasyonuna başlayacağız. Arkadaşlarımızın aktardığı kadarıyla örneği bulunmayan bir hamam. İç işlemeleriyle yapısıyla Gazi Mihal, 15. yüzyıldan beri ayakta duran bir hamamımız. İnşallah hayırlı olur.
diye konuştu.
1422’de inşa edildi
Tunca Nehri kıyısında yer alan hamam 1422 yılında inşa edildi.
Kesme taş ve tuğla malzemeden yapılan hamamın duvarları orijinal halini koruyor.
Gazi Mihal Bey Camisi ve İmaret Köprüsü ile külliye halinde bulunan hamam, Rusların 1829’daki Edirne’yi işgalinin ardından tamamen kapatıldı.
Gazi Mihal Bey kimdir
Gazi Mihal Paşa, Osmanlı’nın kuruluş döneminde önemli katkıları olan akıncı ailesi Mihaloğullarından Aziz Bey’in oğludur.
Akıncı ailesi Mihaloğullarının karargahınında bulunduğu Plevne ve İhtiman I.Murad zamanında Gazi Mihal Paşa tarafından fethedilmiştir. Fetihten sonra Plevne ve İhtiman Sultan tarafından Mihaloğullarına arpalık ve ocaklık olarak verilmiştir.
Rumeli’de önemli askeri faaliyetlerde bulunan Gazi Mihal Paşa 1435’te Edirne’de ölmüştür.
Gazi Mihal Paşa’nın soyu Kırklareli ve çevresinde oğlu Hızır Bey’den, Plevne’de ise torunu Gazi Ali Bey’den devam etmiştir.
KAYNAK : Ensonhaber
[ad_2]