Dishonored, Prey ve Deathloop gibi başarılı oyunların arkasındaki stüdyo Arkane Studios’un geliştirdiği Redfall, şüphesiz 2023 yılının en çok beklenen oyunlarından biri. Bethesda Softworks’ün yayıncısı olduğu vampir temalı birinci şahıs nişancı türündeki yapım, ertelemelerin ardından 2 Mayıs günü piyasaya sürülecek.
Biz de Webtekno olarak Bethesda Türkiye’nin düzenlediği bir etkinlikle oyunu deneme fırsatı bulduk. 90 dakikalık oynanış sunan ön inceleme etkinliği, oyun hakkında birçok konuda fikir edinmemizi sağladı. Peki, Redfall’da bizi neler bekliyor? Beklentileri karşılayabilecek mi? Gelin bakalım.
Korkunç vampirlerle dolu dünyadan izole olmuş bir kasaba: Redfall
Öncelikle oyunun konusuna kısaca bir göz atalım. Redfall, oyuna ismini veren ve ABD’nin Massachussets eyaletinde bulunan Redfall isimli kurgusal bir kasabada geçiyor. Başarısız olan ölümsüzlük deneyleri, bu pitoresk kasabayı tüm dünyadan izole olmuş korkunç vampirlerle dolu bir cehenneme çeviriyor. Bu deneyler de Aevum Therapeutics isimli bir ilaç şirketinin başının altından çıkıyor. Vampirlerin yanı sıra sizi uğraştıracak tarikatçılar da Redfall’ın dört bir yanında bulunuyor.
Oyuncular olarak bizim amacımız ise hayatta kalan bir avuç insanı kurtarmak ve kasabayı eski hâline getirmeye çalışmak. Hem tekli oyuncu hem de arkadaşlarınızla oynamanızı sağlayacak co-op moduna sahip olan Redfall’da, bizleri birbirinden eşsiz yeteneklere sahip dört farklı oynanabilir karakter karşılıyor. Oyunda en çok beğendiğim şey bu karakterler oldu.
Aralarında seçim yapmakta zorlanacağımız karakterler bizi bekliyor:
Jacob Boyer
Oyunda benim de deneme fırsatı bulduğum Jacob Boyer, eskiden asker olan bir keskin nişancı. Bu arkadaş, Redfall’da yaşanan olağanüstü olayların ardından gizemli bir vampir gözü ve hayalet bir kuzguna sahip olmuş.
Jacob, hedeflere hızlı bir şekilde kilitlenmenizi sağlayan psişik bir keskin nişancı tüfeğine de sahip. Bu şekilde birden fazla düşmanı çok hızlı bir şekilde öldürebiliyorsunuz. Kuzgun ise düşmanlarınızı kırmızı çizgilerle etiketleyerek nerede olduklarını size gösteriyor.
Buna ek olarak, Jacob’la görünmez hâle gelerek düşmanlara fark edilmeden geçip gidebiliyorsunuz. Hatta görünmezken sınırlı sayıda da olsa ateş etme imkanınız bile var. Bu yeteneğin, özellikle düşmanlarla dolu, gizli bir şekilde geçmeniz gereken yerlerde oldukça işinize yarayabileceğini söyleyebilirim. Kısacası Jacob, gizlilik ve nişancılığı sevenler için biçilmiş kaftan olacak.
Layla Ellison
Layla isimli ikinci karakterimiz, bir biyomedikal mühendisliği öğrencisi. Layla, ters giden bir deney sonucunda telekinetik beceriler kazanmış. Karakterin yeteneklerinin oyunda çok işinize yarayacağını söyleyebiliriz.
Layla’nın ilk yeteneği telekinetik bir asansör çağırması. Bu asansör sayesinde çatı gibi yüksek yerlere hızla çıkabilecek ve binalara farklı giriş noktaları bulabileceksiniz. Bir diğeri ise telekinetik bir şemsiye. Bu şemsiye, hem sizi hem de ekibinizi gelen mermilerden koruyarak bir kalkan görevi görürken aynı zamanda onlara zarar vermenizi de sağlıyor.
Son olarak Layla’nın en dikkat çeken yeteneği, vampire dönüşen eski erkek arkadaşı. Bu, Layla’nın eski erkek arkadaşının sizin için savaşmasını sağlayarak oyunda işinizi çok kolaylaştırıyor.
Remi De La Rosa
Üçüncü karakterimiz bir savaş mühendisi olan Remi. Redfall’u ve hayatta kalanları kurtarmaya kararlı olan Remi’ye ‘Bribon’ isimli bir robot ve bazı kullanışlı yetenekler eşlik ediyor.
Remi, bir patlayıcı ile yakınlarındaki tüm düşmanlara zarar verebiliyor. Bunun yanı sıra Remi’yi oynarken robot Bribon’u istediğiniz bir yere yönlendirebiliyor ve düşmanların dikkatini dağıtabiliyorsunuz. Ayrıca, bir kontrol noktası yardımıyla da arkadaşlarınızı iyileştirebileceksiniz.
Devinder Crousley
Bir ‘kriptozoolog’ ve gelecek vaat eden bir mucit olarak tanımlanan Devinder, Redfall’daki oynanabilir dördüncü ve son karakter. Ekibin komik üyesi olan Devinder, kendi yarattığı silahlarıyla vampirler ve tarikatçılarla savaşıyor.
Devinder’ın yeteneklerinden ilki, cirit gibi fırlattığınız ve o alandaki düşmanlara aynı anda zarar vermenizi sağlayan bir silah. Bir diğeri ise düşmanları ultraviyole ışık saçan bir silahla etkisiz hâle getirebilmesi. Bu yetenek, çok fazla düşmanla karşılaştığınız yerlerde kalabalığı kontrol etmenizi ve onları daha kolay yok etmenizi sağlayabilir.
Karakterin bana kalırsa en kullanışlı yeteneği, ışınlanabilmesi. Bir cihazı fırlatarak onun düştüğü konuma ışınlanabileceksiniz. Bu, hızlı bir şekilde hareket etmenizi ve arkadaşlarınıza destek vermenizi sağlayabilir. Ayrıca boss savaşlarında da hızlıca yerinizi değiştirebilir ve işinizi kolaylaştırabilirsiniz.
Redfall, arkadaşlarınızla oynarken çok daha fazla zevk alabileceğiniz bir oyun olacak
Redfall, işbirliğine dayalı hikâye tabanlı bir FPS olarak tanımlansa da tekli oyuncu modunda da oynanabilecek. Etkinlikte de tekli oyuncu modunu deneyebildik; ancak co-op modunu inceleme fırsatımız olmadı. Arkane, Redfall’u hangi modda oynarsanız oynayın oyundan hiçbir şey kaçırmamanızı sağlayacak şekilde yapıldığını söylese de tek oynamak, bu tarz oyunları sevmeyenleri biraz sıkabilir. Ayrıca tekli modda oynarken de internet bağlantınızın olması gerekiyor.
Yani arkadaşlarınızla oynamak, tek başınıza olduğundan çok daha iyi bir deneyim yaşatabilir. İstediğiniz karakteri seçip, arkadaşlarınızla işbirliği yaparak Redfall’u kurtarmaya çalışmak kesinlikle çok daha zevkli olacaktır. Karakterlerin yeteneklerinden tüm ekibin yararlanabilmesi de beraber oynamanın artılarından.
Redfall, farklı platformlardan arkadaşlarınızla oynamanızı sağlayacak crossplay desteğiyle gelecek. Bu sevindirici haber, ister Xbox’ta ister PC’de olun, platform fark etmeksizin oyunu arkadaşlarınızla deneyimleyebileceğinizi gösteriyor.
Keşfedilmeyi bekleyen gizem dolu koca bir dünya
Redfall’un açık dünyaya sahip olacağını biliyoruz. 90 dakikalık oturumda bu dünyayı deneyimleme fırsatı buldum. Bu konuda oldukça başarılı bir iş çıkarıldığını söyleyebilirim. Bir ada olan Redfall kasabasının her bir yerini sıkılmadan detaylı bir şekilde keşfetmek mümkün.
Oyunun dünyasında, vampirlerin yuvalarından tarikatçıların toplandığı yerlere kadar Redfall’un birçok farklı bölgesine gidebilirsiniz. Sokakları gezinin, güvenli evleri bulun veya sivilleri kurtarın, hepsi size kalmış. Bu şekilde, ana hikâyenin yanı sıra yan görevleri yaparak kasabayı kurtarmaya yardım edebilir, gizemleri açığa çıkarabilir ve oyundan aldığınız zevki artırabilirsiniz. Tabii açık dünya konseptini seviyorsanız.
Bu tarz özellikler oyunu, Left 4 Dead, Back 4 Blood gibi karşılaştırıldığı 4 kişilik co-op moduna sahip benzerlerinin çok daha önüne taşıyor. Zaten her yerinde Arkane’in DNA’sının izlerini taşıması da onu diğerlerinden hemen ayırıyor.
Grafiksel taraftan bakacak olursak Redfall, kendisine hat çizgilere sahip. Grafikler en üst düzeyde olmasa da bu daha akıcı bir oynanış sunmaya ve daha fazla oyuncunun erişim sağlamasına fayda sağlayacak. Çizgi filmden fırlamış gibi karakterleri ve korkutucu mekân tasarımlarıyla oyunun kendine has bir havaya sahip olduğunu da kabul etmek gerek.
Tabii oyunda bazı oyuncuların sevmeyeceği bir oynanış elementi de var. Oyun durmuyor. Yani duraklatma ekranındayken aksiyon arkadan devam ediyor ve ölebiliyorsunuz. Bu kimisi için bir eksi, kimisi içinse bir artı olabilir.
Kanınızı emmek için can atan ‘Vampirler’ ve onlara tapan ‘Tarikatçılar’
Oyundaki vampirlerin de iyi olduğunu söylemek mümkün. Karakter oldukça iyi tasarlanmış. Vampirleri öldürmek de pek kolay değil. Sizden daha hızlı ve güçlü olmalarının yanı sıra sinir bozucu yeteneklere sahip olabiliyorlar. Onları öldürmek için fişek tabancası, kazık silahı gibi şeyler çok işinize yarıyor. Geleneksel silahlarla da onları sersemletebiliyorsunuz. Bunun sonrasında da kalplerine bir kazık saplamak gerekiyor. Bu kısım bence çok zevkliydi.
Tarikatçılara bakacak olursak onların beni pek çekmediğini söyleyebilirim. Bu düşmanları öldürmek, vampirlere kıyasla çok daha basit. Zaten körü körüne bir şeyi takip eden, Far Cry 5 gibi oyunlarda gördüğümüz tarikatlara bağlı karakterler konsepti de genelde pek iyi işlenmemelerinden dolayı beğendiğim bir konu değil. O yüzden Redfall’da da buna gerek var mıydı bilemiyorum. Ama oyun çıktığında ve detaylı oynadığımda bu fikrim değişebilir.
Hikâyenin işlenişi ve oyuncuları çekip çekemeyeceği de merak konusu. Etkinlik süresinin çoğunu açık dünyayı keşfetmekle geçirmiş olsam da az da olsa hikâyenin bir bölümünü oynadım. Ana hikâyenin kendisi oldukça ilgi çekici olsa da görevleri yaparken yapılan şeyler aynı merak duygusunu bana tam anlamıyla geçirmedi. Bunun yerine dünyayı keşfetmek, vampir yuvalarını temizlemeye çalışmak daha zevkliydi. Tabii ki bunun, oyunu en baştan oynamadığım için olmuş olması da oldukça muhtemel.
Sayısız silah, kasabayı kurtarma mücadelenizde size eşlik edecek
Redfall’un en güzel yanlarından biri de silah ve aksesuar çeşitliliğinin çok fazla olması. Vampirleri tek bir vuruşla öldürmenizi sağlayan kazık silahı, ultraviyole ışık saçan silah, işaret fişeği tabancası yalnızca bunlardan birkaçı. Oyunu keşfederken birçok silahla karşılaşacaksınız ve onları geliştirerek düşmanlarınıza karşı daha güçlü olabileceksiniz.
Redfall’un yılın en iyi oyunlarından biri olup olmayacağını söylemek için çok erken. Bunu başaramasa bile, özellikle arkadaşlarınızla oynadığınızda kesinlikle harika vakit geçirebileceğiniz yapımlardan biri olacak.
Redfall’un fiyatı ne kadar?
2 Mayıs 2023’te Xbox Series X/S ve PC için piyasaya çıkacak Redfall, ön siparişe açılmış durumda. Steam sayfasında standart sürümün 699 TL olduğunu görebiliyoruz. Xbox’a baktığımızda ise 1.150 TL’lik üzücü bir fiyat görüyoruz.
Ancak bu fiyatları ödemeden de oyunu oynamak mümkün olacak; çünkü Redfall, aynı tarihte Xbox Game Pass kütüphanesine de eklenecek. Peki, sizin oyundan beklentileriniz neler? Düşüncelerinizi yorumlarda paylaşabilirsiniz.
KAYNAK : Webtekno
