İBB'den Ülke TV'ye Şok Suç Duyurusu! Yalan Haber mi?
Son Dakika

İBB'den Ülke TV'ye Şok Suç Duyurusu! Yalan Haber mi?


02 May 20255 dk okuma23 görüntülenmeSon güncelleme: 02 August 2025

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB),Ülke TV'nin İSKİ Genel Müdürü Şafak Başa’nın Ekrem İmamoğlu hakkında ”Şikayetçiyim” dediği iddiasına ilişkin haberine sert bir yanıt verdi. İBB, yaptığı açıklamada Ülke TV hakkında suç duyurusunda bulunduğunu duyurdu. Peki, bu iddiaların aslı astarı ne? İBB neden bu kadar sert bir tepki gösterdi?

İBB'den Sert Yanıt: Yalanlar ve Gerçekler

İBB, "Yalanlar ve Gerçekler" başlığı altında yaptığı açıklamada, Ülke TV'nin haberini yalanladı. Açıklamada, Ülke TV'nin haber bülteninde İSKİ Genel Müdürü Doç. Dr. Şafak Başa'nın emniyet ifadesinde "Ekrem İmamoğlu ve ekibinden şikayetçiyim" dediğini iddia etmesinin ve bunu hem haber metninde hem de ekran alt yazısında (KJ) kullanmasının tamamen yalan olduğu belirtildi. İBB, bu durumun etik dışı ve halkı yanıltmaya yönelik bir itibar suikastı girişimi olduğunu vurguladı.

Açıklamanın devamında, İSKİ Genel Müdürü Doç. Dr. Şafak Başa'nın emniyet ifadesindeki gerçek beyanına yer verildi: “Sayın Ekrem İmamoğlu, meslek hayatımda en rahat çalıştığım, kariyere ve kurumsal bilgiye önem veren bir belediye başkanıdır. Allah şahittir ki, genel müdür olarak şahsıma hiçbir zaman kanunsuz bir emir vermemiştir.” İBB, bu ifadenin ortadayken "Şikayetçiyim" başlığıyla yayın yapmanın bilinçli ve kasıtlı bir kamuoyunu yanıltma suçu olduğunu savundu.

Hukuki Süreç Başlatıldı

İBB, bu ağır çarpıtma nedeniyle Ülke TV hakkında yalan haber ve kişilik haklarına saldırı gerekçesiyle gerekli tüm hukuki işlemlerin başlatıldığını duyurdu. Açıklamada, gerçeği çarpıtan, kamu görevlilerinin ifadelerini bile isteye tersine çeviren hiçbir medya kuruluşunun bu yalanlarının hesabını vermekten kaçamayacağı vurgulandı.

Bu olay, Türkiye'deki medya etiği ve haber verme sorumluluğu konularını bir kez daha gündeme getirdi. Kamuoyunu doğru bilgilendirme yükümlülüğü taşıyan medya kuruluşlarının, haberlerini teyit etmeden ve çarpıtarak yayınlaması, ciddi sonuçlar doğurabilir. İBB'nin bu konudaki kararlı duruşu ve hukuki süreci başlatması, benzer durumların önüne geçilmesi açısından önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.

Peki sizce bu durum Türkiye'deki medya etiği konusunda bir dönüm noktası olabilir mi? İBB'nin bu hamlesi, diğer kurum ve kuruluşlara da örnek teşkil edecek mi?