
Can Atalay'dan 1 Mayıs Mesajı: Otoriterliğe Son!
Gezi Parkı davasından tutuklu bulunan TİP Milletvekili Can Atalay, 1 Mayıs İşçi Bayramı dolayısıyla cezaevinden bir mesaj yayınladı. Atalay mesajında, işçi sınıfının birlik, dayanışma ve mücadele gününü kutlayarak, "Otoriterliğe son vermek istiyoruz" vurgusunu yaptı.
Can Atalay'dan 1 Mayıs'a Özel Mesaj
Atalay, sosyal medya hesabından paylaşılan mesajında şu ifadelere yer verdi:
"İşçi sınıfının, emeğiyle yaşayanların tüm insanlığın 'Uluslararası Birlik, Dayanışma ve Mücadele Günü' 1 Mayısımız kutlu olsun. Yine meydanlardayız. Bulunduğumuz yer ne olursa olsun, hangi koşullarda olursak olalım aklımız, yüreğimiz emeğin taleplerinin yükseldiği meydanlarda çarpıyor."
Atalay, 19 Mart Direnişi'nde dile getirilen taleplerin 1 Mayıs 2025'te de aynı olduğunu belirterek, "Otoriterliğe son vermek istiyoruz, bir adım ileri atmak, demokratik bir ülkede yaşamak istiyoruz. İkili hukuka, keyfi uygulamalara son vermek istiyoruz. Anayasa, yasalar, kurallar eşit uygulansın istiyoruz" dedi.
Atalay ayrıca, 19 Mart Direnişi'nin nedeninin halkın yaşadığı derin yoksulluk olduğunu ve otoriterliğin de bu yoksulluğun sürmesi, yurttaşın ses çıkarmaması için var olduğunu savundu.
Türkiye'de İşçi Hakları ve Yoksulluk Gerçeği
Atalay, Türkiye'deki işçi hakları ve yoksulluk sorununa da dikkat çekerek, "Memleketin 14 yaşında işçi evlatları tezgah başında can veriyor. Nazım'ın sözleriyle 'işten eve sapsarı iskelet geliyor'. Madenler, fabrikalar, bütün işyerleri can tuzağı. Bu memlekette en ucuz maliyet kalemi işçi canı oldu. Resmi rakamlarla bile sefalet sınırının altında ücretlerle canlarını veriyorlar" ifadelerini kullandı.
Soma'daki maden faciasını hatırlatan Atalay, kamu görevlilerinin yıllar sonra yargılanabildiğini ve davanın sonuçlarının işçi canının hiçe sayıldığının açık bir kanıtı olduğunu söyledi.
- 14 yaşındaki işçilerin çalışma koşulları
- İş kazalarındaki artış
- Sefalet sınırının altındaki ücretler
Çözüm Önerileri ve Gelecek Vizyonu
Atalay, artık okumuş olmanın da bir fayda sağlamadığını, yetişmiş gençlerin iş bulamadığını ve umutsuzluk içinde yaşadığını belirterek, bu duruma son verecek olanın yine emeğiyle yaşayanlar olduğunu vurguladı.
Atalay, "Otoriterliğe son vereceğiz. Çalışanların yaşamında köklü dönüşümler yapabilmek, başta kamusal kaynaklar olmak üzere ekonomiyi baştan sona yeniden düzenlemekle olanaklıdır. Sosyal bir devlet kuracağız. Halkın iyiliğini esas alan bir kamuculuğu hakim yapacağız" dedi.
Can Atalay mesajını, "1 Mayıs 2025'ten daha da güçlenerek çıkacağız. 'Birliğimize, Dayanışmamıza ve Mücadelemize' daha sıkı sarılacağız. Bu güzelim memlekette demokrasiyi, toplumsal ve ekonomik yaşamı, 'en şanlı elbisesiyle, işçi tulumuyla' donatacağız. Yaşasın 1 Mayıs! Biji Yek Gulan!" sözleriyle tamamladı.
Can Atalay'ın 1 Mayıs mesajı, Türkiye'deki işçi hakları mücadelesine ve demokrasi arayışına önemli bir katkı sunuyor. Atalay'ın cezaevinden yükselen sesi, umudu ve dayanışmayı temsil ediyor.