[ad_1]
RAMAZANDA VÜCUDUNUZU FABRİKA AYARLARINA DÖNDÜRÜN
Hem ruhun hem bedenin mükemmel bir arınma, temizlenme dönemi olan Ramazan geldi… Bu Ramazan’da önerilerime kulak verirseniz Ramazan’ı en güzel şekilde değerlendireceğinize hiç şüphem yok. Vücudunuzu fabrika ayarlarına döndürmek için buyurun okumaya…
Sahur yavaş sindirilen, tok tutan, gün boyu besleyici özelliğini sürdüren besinlerden oluşmalıdır. Bu nedenle yumurta, az yağlı peynir, tam buğday ekmeği, ceviz, fındık, badem gibi yağlı tohumlar, sebze ve meyveler tercih edilmelidir. Tam tahıllı ürünler, patates, sebzeler ve meyvelerin posa içeriği yüksektir ve yavaş sindirilmektedir. Bu besinler oruç süresince kabızlığı, midenin bulantı ve bozulmalarını önlemeye yardımcıdır. Çok hızlı sindirilen şeker içeren tatlılardan ve beyaz un içeren beyaz ekmek, poğaça gibi besinlerden sakınılmalıdır. Kızartılmış besinler gün boyunca midenin bulantı ve bozulmasına neden olabilir. Yüksek tuz içeren besinler oruç süresince susamayı arttırmaktadır. Yağ ve tuz içeriği yüksek besinler tüketilmemelidir.
Susama hissini beklemeden iftar ve sahur arasında en az 1,5-2 litre suyu bitirmek gerekmektedir. Kafein içeren çay, kahve, yeşil çay gibi içecekler vücuttaki su kaybını artırdığı için tüketimi sınırlandırılmalıdır. Özellikle orucun son saatlerinde ortaya çıkan baş ağrılarının en büyük nedenlerinden biri vücudun susuz kalmasıdır. İftarda 500 ml, iftar ile sahur arasında 500 ml, sahurda 500 ml’ye bölerek tüketebilirsiniz. Fakat fazla miktarda suyu bir anda tüketmek idrar çıkışını yine artıracak vücut suyu yeterince kullanamayacaktır. Yudum yudum, yavaş yavaş iftar ile sahur arasında içmek gerekmektedir.
Uzun bir açlıktan sonra bir anda fazla miktarda su ile orucu açmak hazımsızlığa ve şişkinliğe neden olacaktır. Bir su bardağı su ve 2-3 hurma ile orucu açıp ardından sıvı oranı yüksek kalori içeriği düşük çorbalar ile devam edilmelidir. Sonrasında bekleyeceğiniz bir 5 dk bile emin olun sizi çok rahatlatacaktır. 5-10 dk sonra ana yemek ile devam etmelisiniz.
İftarda beyaz ekmek yerine tam buğday ekmeği; pirinç pilavı yerine bulgur pilavı; kepekli veya tam buğday makarna kullanımı tokluk süresini uzatacaktır. Ayrıca bu besinler B vitaminleri ve posanın zengin kaynaklarıdır. Ortalama bir avuç içi kadar pide normal ağırlıktaki bireyler için yeterli olacaktır.
Kişiden kişiye değişmekle birlikte genelde iftarda haftada 2 kez kurubaklagil, 2-3 kez zeytinyağlı sebze yemekleri, 2-3 kez ise et/tavuk/balık tüketimi gerekmektedir. Yağ içeriği düşük etli sebze yemekleri de tercih edilebilir. Yemeklerdeki yağ oranının azaltılması, kızartmalardan uzak durulması hem sindirim sistemi sağlığı için hem de bir sonraki gün orucun daha kolay geçmesi için çok önemlidir.
Basit şeker içeren bal, pekmez, çikolata, sütlü ve şerbetli tatlı tüketimi haftada maksimum 2 ile sınırlandırılmalıdır. Uzun açlıkta metabolizmamız yavaşlar, ramazanda genelde fiziksel aktivite azalır bir de iftardan sonra kalori içeriği yüksek bu besinleri tükettiğimizde yağ ve kilo artışı görülecektir ki bu durum aslında ramazanın mantığına tamamen zıttır.
Tatlı ihtiyacı bu mevsimde çeşitliliği artan taze meyvelerden karşılanmalıdır. Meyveler vitamin, mineral, su ve posa içerikleriyle bu dönemde olmazsa olmazlardandır.
Tatlı tüketilmek istendiğinde ise daha hafif olan sütlü tatlılara yönelmelisiniz. Dondurma, güllaç, muhallebi, puding, sütlaç gibi tatlılar sizin için daha sağlıklı seçenekler olacaktır. Elbette tüketim miktarına da dikkat etmelisiniz!
Sindirimi kolaylaştırmak için yemek yerken acele edilmemeli, yemekler yavaş yenmeli, uygun biçimde çiğnenmelidir. Yemek yerken kaşığı veya çatalı lokmalar arasında bırakmak tekrar almak süreyi uzatmak adına işinize yarayacaktır.
Besin değeri düşük ve mide salgısını arttıran asitli, şeker ilaveli içeceklerin tüketiminden sakınılmalıdır. Sindirime faydası olmadığı gibi kilo artışına da neden olmaktadır, besinlerin sindirim ve emilimini olumsuz etkilemektedir.
Yemekten 1 saat sonra 1 şişe sade maden suyu tüketimi gün içinde kaybedilen sıvı ve elektrolitleri vücuda geri kazandıracaktır. Fakat yemekten hemen sonra tüketmek sindirim sistemi sağlığı için zararlıdır. Yemekten 1 saat sonra rezene, ıhlamur gibi bitki çaylarıyla da yine sindirimi destekleyebilirsiniz.
İftardan 2 saat sonra yapacağınız fiziksel aktiviteler yavaşlayan metabolizmayı uyaracaktır. Teravihin Ramazan’a özel olması da bunun bir hikmetidir. Tempolu yürüyüşler de hem sindirim için hem de kilo artışını önlemek için etkili olacaktır.
Hepinize hayırlı ve sağlıklı Ramazanlar diliyorum. Ruhunuzun ve bedeninizin detoksu için bu ayın kıymetini bilmek gerek…
KAYNAK : Doktor Sitesi
[ad_2]