6.1 C
New York kenti
Çarşamba, Kasım 27, 2024

Buy now

spot_img

Prp tedavisi – BASIN BÜLTENİ PR

[ad_1]

Plateletten zengin plazma (PRP), kişinin kendi kanının alınarak santrifüj vb. çeşitli işlemlerden geçtikten sonra plazmanın konsantre miktarda platelet hücreleri (trombosit) içeren kısmının ayrılmasıyla elde edilir. PRP içerisinde yoğun miktarda platelet az miktarda ise beyaz küre ve kırmızı küre içerir. Bu plateletler yara iyileşmesinde, doku hasarının tamirinde gerekli ve önemli olan büyüme faktörleri içerir.

PRP nasıl hazırlanır?

PRP hazırlamak için ofis veya hastanede, kişinin toplar damarlarından (genelde koldan) bir enjektör veya iğne yardımıyla yaklaşık 20 ml kanın alınması yeterlidir. Alınan bu kan PRP kitleri içerisine aktarılarak santrifüj işleminden geçirilir. Plazma ayrıştırıldıktan sonra plateletten zengin kısmı alınarak enjektöre aktarılır. Hazırlık işlemi yaklaşık 10-15 dakika sürer.

PRP nasıl etki eder?

Plateletlerin başlıca görevi kanın pıhtılaşması olarak bilinmektedir. Bunun yanında birçok farklı hayati fonksiyonları da bulunmaktadır. Plateletlerin içerdikleri alfa tanecikleri içerisinde yara iyileşmesi ve doku tamirinde önemli rol oynayan çok sayıda büyüme faktörü yer alır. Bu faktörlerin başlıcaları arasında; platelet kaynaklı büyüme faktörü (PDGF), vasküler endotelyal büyüme faktörü (VEGF), fibroblast büyüme faktörü (FGF), insülin benzeri büyüme faktörü (IGF) sayılabilir. Bu ve buna benzer çok sayıda büyüme faktörleri hasarlı dokunun onarımında görev alırlar. Hasarlı dokularda (menisküs, tendon, kıkırdak gibi) iyileşmeyi uyarırlar. Dokunun damarlanmasında ve kendini yenilemesinde katkı sağlarlar.

PRP diz eklemine uygulandığında şekildeki gibi etki gösterir. İltihap ve yıkımın baskın olduğu ortamı, iltihabın baskılanarak yeni kıkırdak dokusunun üretilmesine olanak sağlayan yapıcı ortama çevirir.

Kimlere uygulanır?

PRP çok sayıda rahatsızlıkta kullanılabilse de özellikle geleneksel birinci basamak tedavi yöntemlerine (fizik tedavi, ağrı kesiciler, aktivite modifikasyonu vb.) yeterli cevap vermeyen hastalara önerilir. Üç ila altı aydan uzun süren ağrısı olan, klinik muayene ve radyolojik inceleme sonucunda tendon hasarı, osteoartrit (eklem kireçlenmesi), kıkırdak hasarı /menisküs yırtığı, kas hasarı tesbit edilen hastalara uygulanabilir. Bunun dışında ekleme yönelik cerrahi uygulama yapılmasını reddeden veya ertelemek isteyen hastalarda da PRP uygulanabilir.

PRP uygulaması için bir yaş sınırı var mıdır?

PRP teorik olarak her yaşa uygulanabilir fakat pratikte ise ileri yaşlarda kan içerisindeki platelet sayısı ve bu plateletlerin fonksiyonu azalacağı ve göreceli olaral daha az etkili olacağı için için, -bir sınır olmamakla birlikte- çok ileri yaşlarda tercih edilmez.

PRP tedavisi uygulanabilen kas iskelet sistemi rahatsızlıkları hangileridir?

  • Kalça osteoartriti (Kireçleme)
  • Diz osteoartriti, menisküs yaralanması, lif zedelenmesi
  • El osteoartriti (kireçlenmesi, aşınması)
  • Aşil tendinopatisi, yırtığı, peroneal ve tibialis posterior tendinii (ayak bileği etrafı tendon rahatsızlığı)
  • Plantar fasiit (Topuk dikeni), ayak tabanı liflerin yırtığı, zedelenmesi
  • Lateral epikondilit (Tenisçi dirseği), medial epikondilit (golfçü dirseği)
  • Patellar tendinit, patellar tendon yırtığı (Diz çevresi bağ ve tendon rahatsızlıkları)
  • Omuz tendon hasarı, Donuk omuz
  • Kas yırtıkları
  • Bası yarası
  • Sakroiliak eklem ve iliolomber bölge (bel ve kuyruk sokumu bölgeleri) kronik bağ (lif) hasar ve ağrısı.

Yukarıdaki rahatsızlıklar dışında Dermatoloji, Plastik cerrahi, Ortopedi, Diş hekimliği gibi alanlarda da yaygın olarak kullanılmaktadır.

Kimlerde PRP kullanılmaz?

  • Akut enfeksiyon geçiren ve antibiyotik tedavisi alan hastalarda,
  • Kan hastalıkları (trombosit azlığı, kansızlık, vb) durumunda,
  • Kemoterapi veya sistemik bağışıklık sistemi baskılayıcı ilaç kullanan hastalarda,
  • Karaciğer yetmezliği olan hastalarda,
  • Protez eklemde,
  • Gebelerde (gerekli olmadıkça) kullanılmaz.

Her PRP aynı mıdır? Her hastalığa aynı PRP mi yapılır?

PRP konusunda tecrübe işte bu soruda başlar. Her PRP aynı değildir. Hazırlanış şekli, santrifüj süresi, uygulanan kuvvet, kullanılan malzeme, PRP’nin alındığı plazma kısmı gibi faktörlerin tamamı son ürün olan PRP’nin içeriğine etki eder. PRP’nin içerdiği trombosit sayısı, yoğunluğu, beyaz küre miktarı, kırmızı küre miktarı, PRP’nin uygulandğı dokudaki etkisini belirler. Uygulama yapacak hekim, uygulamanın yapılacağı yere göre protokol belirler ve buna göre hazırlayıp enjeksiyonu yapar. Her dokuya aynı PRP uygulanmaz, uygulanırsa da ideal yanıt alınmaz. Örneğin diz eklemine beyaz küreden fakir PRP, tendon yırtığına ise beyaz küreden zengin PRP önerilir. Trombosit yoğunluğu ve verilecek sıvı hacmi de önemlidir. Sonuç olarak hekimin tecrübesi ve kullanılan malzemenin kalitesi hazırlanan PRP ürününü doğrudan etkiler. PRP ürününün içeriği de tedavi başarısını belirler. Bazı hastaların fayda görüp bazılarının da fayda görmemesinin nedenlerinden biri de PRP’nin uygun şekilde hazırlanmayışıdır.

PRP hazırlandıktan sonra aktive edilmeli midir?

PRP hasarlı bir dokuya verildiğinde, dokuya verildikten sonra fizyolojik düzeyde aktive olur ve trombositlerden dokunun ihtiyacı kadar büyüme faktörleri salınır. Enjeksiyon yapmadan önce de aktive edilebilir fakat bu durumda trombositler sahip oldukları büyüme faktörlerini birden ortama salarlar ve bazen bu miktar dokunun ihtiyacı olandan fazla olduğu için aksi etki dahi gösterebilir. Aktive PRP ile aktive olmayan PRP’yi, ortama salınan büyüme faktörleri açısından karşılaştıran çok sayıda çalışma olsa da klinik etki bakımından karşılaştıran ya da fark gösteren bir bilimsel çalışma henüz yoktur.

CGF nedir? CD 34 kök hücre nedir? PRP’den farklı mıdır?

CGF yani konsantre büyüme faktöründe PRP aktive edilir ve aktive olan trombositlerden salınan büyüme faktörleri hastaya verilir. Yani trombositler yerine sadece yüksek miktarda büyüme faktörleri verilir. Trombositlerden fizyolojik düzeyde büyüme faktörü salınması yerine bu büyüme faktörlerinin yüksek miktarda tek seferde verilmesi amaçlanır. Halbuki büyüme faktörlerinin ömürleri kısadır ve 6-12 saatte çoğu yıkılır. Bu uygulamanın klasik PRP ile karşılaştırıldığı veya üstün görüldüğü bir -klinik- çalışma henüz bulunmamaktadır.

CD 34 esas olarak kan yapımında görev kök hücrelerin yüzeyinde bulunan bir belirteçtir. Aynı zamanda damar yapan öncül hücrelerde, damar çevresinde yer alan ve önemli fonksiyonları olan öncül hücrelerde ve mezenkimal kök hücrelerin bir kısmında bulunur. Kanda CD 34 taşıyan hücreler nadiren bulunur ve bunlar da çoğunlukla yukarıda bahsedilen kan ve damar yapımında görevli hücrelere aittir. Kanda elde edilen CD34 taşıyan hücrelerin çok az kısmı kas iskelet sistemi tamirinde görev alan mezenkimal kök hücrelere aittir ve PRP için alınan az miktarda kanda bulunan mezenkimal kök hücre sayısı doku tamiri için gereken sayıdan çok çok azdır. Bu nedenle kandan elde edilen hücreler ile kök hücre tedavisi yapıldığı iddiası doğru değildir. Kandan mezenkimal kök hücre elde ederek çoğaltmak için bu konuda özelleşmiş ve tecrübe sahibi, ileri teknolojiye sahip laboratuvarlar gereklidir. Günlük pratikte kullanılan PRP hazırlama kitleri ile bunu başarmak imkansızdır.

İlaç kullanımı PRP etkisini bozar mı?

Platelet fonksiyonunu bozan asetil salisilik asit (Aspirin, Coraspin), klopidogrel (Plavix) kullanan hastalar, pioglitazon (Glifix, Dropia) kullanan diabet hastaları ile warfarin (Coumadin) tedavisi altında olup INR düzeyi 2.5 ve üzeri olan hastalarda ilaç tedavisinin geçici süreyle hekim önerisiyle modifiye edilmesi gerekir.

Ağrı kesiciler (non-steroid anti inflamatuar ilaçlar) PRP enjeksiyonundan birkaç gün önce kesilmelidir. Enjeksiyon sonrası gerek duyulmadıkça kullanılmamalıdır. PRP etkisini azaltabilirler. Enjeksiyon öncesinde tercihen 1 hafta, enjeksiyon sonrası ise 2-3 hafta süreyle hekimin önereceği dışında (parasetamol, tramadol vb) ağrı kesici ilaç kullanılması PRP etkinliğini azaltacağı ve iyileşmeyi bozabileceği nedeniyle önerilmemektedir.

Kontrolsüz hipertansiyon durumunda PRP enjeksiyonu ertelenebilir. Kan şekerinin aşırı yüksekliği durumunda yara iyileşmesi de etkileneceği için PRP enjeksiyonu ertelenebilir. PRP enjeksiyonu öncesi son 24 saat alkol kullanılması önerilmemektedir.

PRP kaç defa uygulanmalıdır?

PRP tedavisinin kesin bir seans sayısı yoktur, kişiden kişiye değişebilir. Hasarlı doku tipi (tendon, kıkırdak vb) hasarın derecesi, uygulama yapılan bölge (omuz, diz, cilt vb), hastanın yaşı ve eşlik eden hastalıkları da dikkate alınarak seans sayısına karar verilir. Seans sayısı 1-6 arasında değişebilir. İlk kez PRP yaptıranlara genellikle 3 seans tedavi önerilir. Seans aralıkları 1 hafta ile 1 ay arasında değişir. İlk kür tedaviden sonra 6 ay veya 1 yıl sonra idame tedavisi (genelde tek seans) önerilir.

PRP tedavisinin yan etkileri var mıdır?

Geçici lokal ağrı veya rahatsızlık hissi, baş dönmesi, nadiren enjeksiyon yapılan eklemde şişlik, ısı artışı gibi durumlar meydana gelebilir.

PRP nasıl yapılır?

Enjeksiyon işlemi hekimin tercihine göre el yordamıyla enjeksiyon bölgesi bulunarak veya ultrason eşliğinde yapılır.

PRP hazırlanırken kullanılan malzeme önemli midir?

PRP mutlaka Class 2B sertifikalı hazırlama ürünleri ile hazırlanmalıdır. İlgili hazırlama ürününün

resmi kurumlarda kayıtlı olması ve rutin aralıklarla üretiminin denetleniyor olması sağlıklı PRP hazırlama için önemlidir.

Önemli bilgiler

PRP tedavisi sosyal güvenlik kurumları tarafından karşılanmamaktadır. Sıklıkla birden fazla enjeksiyon gerekebileceği için hasta bu konuda bilgilendirilmelidir.

Enjeksiyon günü: Genel olarak enjeksiyonun sabah saatlerinde yapılması tavsiye edilmektedir. Sabah ağır olmayan bir kahvaltı yapılması önerilir. Keza önceki gün ağır ve yağlı gıdalardan kaçınılmalıdır.

Enjeksiyon sonrası 0-7. Günler: Enjeksiyon yapıldıktan sonra uygulama yapılan ekleme yük bindirilmesi önerilmez. Hekim tarafından uygun hastalara koltuk değneği, baston, splint, breys önerilebilir. Omuz veya kol bölgesine enjeksiyon yapıldıysa ilk bir hafta yük kaldırılmasına izin verilmez. Daha sonraki haftalarda kademeli olarak yük verilmeye başlanabilir. Bacak bölgesine (kalça, diz, ayak bileği vb.) enjeksiyon yapıldıysa ilk 1 hafta mecbur kalınmadıkça yük verilmesi (ayakta durma, yürüme vb) önerilmez.

Enjeksiyon sonrası ağrı durumunda öncelikle soğuk uygulama (soğuk su, buz gibi) önerilir. İlaç olarak parasetamol (Parol vb.) kullanılabilir. Parasetamol yeterli gelmeyen hastalara ise tramadol veya başka bir narkotik analjezik verilebilir.

Enjeksiyon yapılan gün ılık suyla duş alınabilir, sauna veya aşırı sıcak sudan kaçınılmalıdır. Enjeksiyon sonrası ilk bir hafta hekim önerileri doğrultusunda araç kullanmaktan kaçınılması gerekebilir.

Egzersiz: İlk hafta enjeksiyon yapılan bölgeye yük veya stres bindirmekten kaçınılmalıdır. Yardımlı eklem hareket açıklığı (EHA) egzersizleri (omuz enjeksiyonu yapıldıysa pasif EHA, izometrik egzersizler yapılabiir. Ağrıyı azaltmaya yönelik fizik tedavi ajanları (non-termal ultrasound, soğuk lazer, TENS vb.) uygulanabilir. 2. haftadan itibaren kademeli olarak yük bindirme, nazik germe, hafif yük kaldırmaya geçilebilir.

Prof. Dr. Alper Murat Ulaşlı

Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Uzmanı

Disiplinlerarası Rejeneratif Tıp ve Kök Hücre Doktora Programı

KAYNAK : Doktor Sitesi

[ad_2]

Related Articles

Stay Connected

0BeğenenlerBeğen
0TakipçilerTakip Et
0AboneAbone Ol
- Advertisement -spot_img

Latest Articles