1. Mesaneleri çok aktif olan kişiler:
Çok aktif bir mesane genellikle etkilerini geceleri göstererek tuvalet ihtiyacınızındaki sıklığı arttırarak meşgul eder. Bu duruma Menopoz, drenaj ilaçları veya zayıf bir pelvik taban da mesanenin çalışmasını sağlar.
Kahve de devreye girerse, yaşanan durumun oluşması muhtemeldir. Çünkü: Kahve sadece idrar miktarını arttırmakla kalmaz, aynı zamanda idrara çıkma isteğini de arttırır.
2. Panik bozukluğu ve anksiyetesi olan kişiler:
Gergin misiniz ve muhtemelen teşhis edilmiş bir panik bozukluğu veya kaygıdan muzdarip misiniz? O zaman kesinlikle kahveden kaçınmalısınız.
Kahve, dolaşımı ve metabolizmayı uyaran doğal bir uyarıcıdır. Düzenli olarak panik atak veya kaygı çeken kişiler, aslında kahve içerek daha da kötüleştirebilirler. Düzenli kahve tüketimi de sinirlilik ve huzursuzluğu artırabilir.
3. Hassas mide ve bağırsakları olan kişiler:
Düzenli olarak kahve içen herkes, içeceğin bağırsak aktivitesini uyardığını fark edecektir. Bu nedenle, sabah kahvenizden sonra tuvalete gitmeniz alışılmadık bir durum değildir.
Bununla birlikte, bir fincan kahve içmek hassas bir mide ve bağırsaklar için oldukça ters etki yaratmaktadır . Özellikle hassas bağırsak sendromu olan kişiler kahveden uzak durmalıdır.
4. Kalp sorunları olan kişiler:
Doktorlar ayrıca kalp problemleriniz varsa kahve içmemenizi tavsiye ediyor. Popüler sıcak içecek bir uyarıcı olduğu için, alışılmadık derecede hızlı kalp atışı veya kalp ritmi olanlarda ritmin daha da olumsuz etkilenmesine neden olabilir. Bunun yerine acı bakla kahvesi veya tahıldan yapılan kahve gibi kafeinsiz alternatifleri tercih edin.
