Cezayir radyosuna konuşan Bilmehdi, ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken’in 2 Aralık’ta, Cezayir’in, Milletlerarası Dini Özgürlükler Yasası kapsamında Özel İzleme Listesi’ne alındığını açıklamasıyla ilgili değerlendirmede bulundu.
Cezayir’in, ibadethaneleri koruduğuna, tarihi kiliselerin birçoklarını restore ettiğine ve din adamlarının maaşlarını devlet bütçesinden ödediğine dikkati çeken Bilmehdi, “Cezayir, söylenildiği üzere hiçbir kiliseyi kapatmadı, aksine kanun gereği kilise olarak ibadete elverişli olmayan yerleri kapattı. Bu kanun, ibadete uygun olmayan mescitler ve Kur’an kursları için de geçerli.” dedi.
Bilmehdi, Cezayir’de dini inanç ve özgürlüklerin kısıtlandığı istikametindeki haberlerin yanlış bilgilere dayandığını söz etti.
2006 YILINDA KANUN ÇIKARILMIŞTI
Cezayir’de Şubat 2006’da çıkarılan ve gayrımüslimlerin hayatını düzenleyen Dini Ayinlerin Uygulanmasına Dair Kanun, toplu ibadetlerin, sırf bu gaye için tahsis edilmiş ve Din İşleri Ulusal Konseyinden evvelce müsaade alınmış bir binada yapılmasını öngörüyor.
ABD Dışişleri Bakanı Blinken, 2 Aralık’ta yaptığı yazılı açıklamada, “Bugün, Myanmar, Çin Halk Cumhuriyeti, Küba, Eritre, İran, Nikaragua, Kuzey Kore, Pakistan, Rusya, Suudi Arabistan, Tacikistan ve Türkmenistan’ın, 1998 Memleketler arası Dini Özgürlük Yasası uyarınca din özgürlüğüne yönelik bilhassa ağır ihlallere karıştığı yahut bu ihlallere müsamaha gösterdiği için Özel Korku Ülkeleri olarak belirlendiğini duyuruyorum.” tabirlerini kullanmıştı.
Blinken, Cezayir, Orta Afrika Cumhuriyeti, Komor Adaları ve Vietnam’ı da Özel İzleme Listesi’ne aldıklarını aktarmıştı. (AA)
