[ad_1]
Öyle olması da olağandı aslında. Düzgün bir fiziği ve kocaman, masmavi, etkileyici bakışları vardı.
Türkiye’nin en hoş ikinci genç kızı seçildi o yarışta. O gece başına taktığı taç ona hem mutlulukların hem de trajedilerin en büyüğünü getirdi.
Elbette hayatta insanın başına bu çeşitten olaylar gelir. O da yoluna devam etti. Sinema, televizyon, tiyatro derken kendine başarılı ve akılda kalıcı bir meslek yarattı.
Güzel gözlü yıldız, kendi isteğiyle kamera karşısından çekilip sakin bir hayat kurdu.
Koyu renk saçları ve masmavi gözleriyle bir değil birkaç neslin hafızasına kazınan o genç kız, sonra 2001 yılında bir TV sinemasında kamera karşısına geçti ve çabucak akabinde sırra kadem bastı.
O vakitten bu yana ışıltılı dünyadan elini eteğini çekti. Muhakkak ki kendine daha sakin ve gözlerden uzak bir hayat seçti.
Ama yeniden de hiç unutulmadı. O yüzden de herkes bir vakitler gülen yüzüyle ve hoşluğuyla tanınan o genç kızın artık nerelerde olduğunu merak ediyor.
BİRKAÇ NESLİN HAFIZASINA KAZINDI
Bu kısaca anlattığımız hikayenin kahramanı 1983 yılında, Sevinç Erberk’in akabinde Türkiye’nin ikinci en hoş kızı seçilen Sema Yunak’ın kısa hikayesi.
1967 doğumlu Sema Yunak, o müsabakada taç giydikten sonra hayatı büsbütün değişti. Son olarak da 2001 yılında Her Şey Oğlum İçin isimli TV sinemasında rol aldı. Fakat bir daha da ne sinemada ne TV ekranında ne de tiyatro sahnesinde göründü.
O periyotta ünlenen birçok genç kız ve genç erkeğin olduğu üzere birkaç jenerasyonun hafızasından hiç silinmedi yeniden de.
O TACIN BEDELİNİ ACI BİR FORMDA ÖDEDİ
Sema Yunak, o hoşluk müsabakasında başına takılan tacın bedelini gibisi olmayan bir halde ödedi. Zira o unvan, ona pırıltılı dünyanın kapılarını açtı tahminen fakat ailesinin de dağılmasına yol açtı.
Bunun nedenine gelirsek… Sema Yunak’ın erkek kardeşi Tunç, onun hoşluk müsabakasına katılmasına karşıydı. Ancak Sema bu hususta ısrarcı oldu.
Bu durum babası Tulu ile erkek kardeşinin ortasını açtı. Sonunda baba ile oğul bu yüzden tartışmaya başladılar. Baba Yunak bir anlık öfkesine kapılıp oğlunun vefatına neden oldu.
Bunun akabinde da cezaevine girdi. Bu ortada Sema Yunak’ın annesi de babasını terk etti. Baba Yunak, cezasını tamamladıktan sonra demir parmaklıklar akabinde çıktı. Hatta yıllar sonra bir orta bütün Türkiye’yi ağlatan bir reklam sineması için kamera karşısına geçti.
PARLAK MESLEK YOLCULUĞU
Bunlar Sema Yunak’ın ailesinin yaşadıkları. Bir de yarıştan sonra onun değişen hayatı var. Hoşluk yarışında derece alarak başladığı mesleğinde sinema, TV ve tiyatro sahnesine yük verdi Yunak.
Tacını taktıktan iki sene sonra Bugünün Saraylısı isimli dizide oynadı. Bu diziyi Osmancık ve Meczuplar izledi.
Adada Sonbahar, Güler misin Ağlar mısın, Kuruluş Osmancık üzere dizilerin yanı sıra Kelamda Kızlar isimli sinema sinemasında kamera karşısına geçti.
Bir periyot uzun müddet hayatı paylaştığı ünlü oyuncu Zeki Alasya ile Metin Akpınar’ın kurucusu olduğu Devekuşu Kabare’de sahneye çıktı.
HASTANE DİZİSİ HİÇ UNUTULMADI
Bütün bunların yanı sıra Sema Yunak’ın akıllarda en çok kalan çalışmasını hatırlamak gerekirse birçok kişinin aklına Hastane isimli dizi gelir kuşkusuz.
O dizide Zeki Alasya, Metin Akpınar, Zihni Küçümen, Selim Naşit, Sezai Altekin üzere devrin en beğenilen oyuncularıyla birlikte kamera karşısına geçti Yunak.
2001 yılından sonra ise kameraların karşısından elini eteğini çekti. Artık hayranları onun nerelerde olduğunu ve ne yaptığını merak ediyor.
?
Yunak, birkaç yıl evvel bir AVM’de görüntülenmişti… Tahminen biraz kilo almıştı fakat eski hoşluğu de gülüşü de hala eskisi üzereydi.
KAYNAK :Hürriyet
[ad_2]
