[ad_1]
Üstelik, ilerleyen yaşına karşın bir köşeye çekilip oturmak yerine hala çalışıyor, üretiyor. Onca zenginliğine karşın meskeninde de kimi işlerini kendisi yapıyor.
Onu tanıyanlara bakılırsa böylesine enerjik olmasını, yaşıtlarının bir köşede oturduğu bir devirde bunun tam karşıtını yapmasını yaşadığı yere borçlu. Ve elbette “ev arkadaşlarına”…
Bir bakalım kim bu kelamını ettiğimiz kişi ve nasıl bir yerde kimlerle yaşıyor.
Bu kelamını ettiğimiz kişi Martha Stewart. Magazin ve iş dünyasına yakın bireyler onun kim olduğunu çok güzel biliyor.
Ama biz onu tanımayanlara bir anlatalım, tanıyanlara da kısaca bir hatırlatalım istedik. Sonra da yaşadığı yerden yani göz alıcı çiftliğinden biraz daha konuşalım.
ÜLKESİNİN BİRİNCİ BAYAN MİLYARDERİ
Tam ismiyle Martha Helen Stewart’ı milyonlarca kişi ABD’nin birinci bayan milyarderi olarak tanıyor. Bu da haksız bir tanımlama değil elbette. Zira Stewart sözün tam manasıyla sahip olduğu büyük serveti dişiyle tırnağıyla kazıyarak elde etti.
Polonya kökenli bir ailenin altı çocuğundan ikincisi olan Martha Stewart ya da evlilik öncesi ismiyle Martha Kostyra, 1941 yılında dünyaya geldi.
Hayata o denli varlıklı bir ailenin üyesi olarak “merhaba” demedi…. Ailesinin maddi durumu çok da güzel değildi.
10 YAŞINDA ÇOCUK BAKICISI OLARAK ÇALIŞMAYA BAŞLADI
Daha kendisi 10 yaşında bir çocukken New York Yankees ekibinin oyuncularından Mickey Mantme, Yogi Berra ve Gil McDougald’ın çocuklarına bakıcılık yaptı.
Annesinden aldığı fizikî özellikleri sayesinde dikkat çekiyordu Martha. Bunun da yardımıyla 15 yaşındayken modellik yapmaya başladı.
Bu iş ona bir reklam sinemasının kapılarını açtı. Üniversite okurken harçlığını çıkarabilmek için modellik yapmayı sürdürdü. Hatta o periyotta ünlü markalarla bile çalıştı.
Hayatının sonraki periyodunu şekillendiren işi yani yemek yapmayı annesinden öğrendi Martha. Bunun yanı sıra dikiş dikmek de annesinden aldığı becerilerden biri.
Ama bu kadar değil. Martha’nın babası da bahçeyle ilgilenmeyi severdi. Ondan da bu işin inceliklerini öğrendi.
KAYINPEDERİ SAYESİNDE PARA İLE TANIŞTI
Zaten faal bir kişiliği olan Martha Stewart, üniversitede kimya eğitimi almayı planlasa da sonradan fikrini değiştirip sanat, tarih ve mimarlık kollarında okudu.
Bu ortada bir de hukuk fakültesine gitti. İşte orada soyadını hala taşıdığı birinci eşi Andrew Stewart ile tanıştı.
Gençler 1961 yılında evlendi. Bir yıl orta verdikten sonra ikisi de tekrar üniversiteye döndü. Tarih ve mimarlık kısımlarında eğitimini tamamladı.
Onun paraya olan ilgisi ise 1967 yılında borsacı olan kayınpederinin yanında çalışarak başladı. Bu ortada eşi Andrew da bir yayınevi kurdu tıpkı vakitte farklı firmalarda da yönetici olarak çalıştı.
İşte şimdiki hayatının merkezini oluşturan çiftlikte yaşama fikri de o vakit doğdu. Eşiyle birlikte 1972 yılında, 18’inci yüzyılda inşa edilen bir çiftlik meskenini satın aldılar.
GİRİŞİMCİLİK RUHUNDA VAR
Bu konutun bodrumunda catering yani çeşitli kuruluş ve etkinliklere yemek yapma işine giriştiler. Bu işi bir arkadaşıyla kurmuştu lakin arkadaşı ayrılınca onun payını de Stewart satın aldı.
Bir gurme marketle mutabakat yapınca da işleri yeterlice açıldı. Sıfırdan servet edinmeye giden yolun başlarındaşdı Martha Stewart o periyotta.
O ortada eşi de New York’un büyük yayınevlerinden birinde çalışmaya başladı. Bir partide yayınevine sahip olan kümenin yöneticisiyle tanışması Martha’nın hayatında bir dönüm noktası oldu. Yönetici Alan Mirken ile yemek kitabı projesi geliştirdile. Aslında bu proje kısa müddette de hayata geçti.
Sonra dergicilik ve TV’cilik geldi. Her ikisinde de başarılı oldu Martha Stewart., Bir yandan yemek tanımları öteki yandan da TV derken artık Amerika’nın çok âlâ tanıdığı birine dönüştü.
CEZAEVİ TECRÜBESİ : Ama sonra Stewart’ın başına makûs bir olay geldi. Martha Stewart ImClone Systems isimli ilaç şirketinin paylarının satışı ile ilgili federal görevlilere yanlış bilgi vermek, adaleti yanıltmak, hile ve fesat karıştırmaktan 2001 yılında yargılandığı mahkemece hatalı bulundu ve 5 ay mahpus, 2 sene nezaret, 30 bin dolar para cezası aldı.
HAYATINI ÇİFTLİĞİNDE SÜRDÜRÜYOR
Ama sonra hayatına kaldığı yerden devam etti Martha Stewart. Eski kocasıyla birlikte satın aldığı çiftlik onun müsaade çoktan geçmişte kaldı.
Stewart 2000 yılında New York Katonah’da bir diğer bir çiftlik aldı. Hatta burası Cantitoe Corners olarak biliniyor
Stewart’ın bu çiftlik meskeni 1925 yılında inşa edilmiş. Elbette Stewart yıllar içinde çiftliğini yeniletti ve kimi eklemeler yaptırdı. Çağdaş bir hale getirdi.
O ünlü yemek tanımlarını bu çiftlikteki kocaman mutfağından veriyor. Ayrıyeten orada zerzevat ve meyve yetiştiriyor. Elbette birçok hayvanı da onunla birlikte çiftliğinde yaşıyor.
Stewart’ın 15, 2 milyon dolara satın aldığı çiftliğinde atlar, köpekler, tavuklar başta olmak üzere birçok çiftlik hayvanı da yaşıyor.
Arazinin içindeki büyük ve pek bakımlı bahçeler de gayreti.
116 FUTBOL ALANI BÜYÜKLÜĞÜNDE
Stewart’ın çiftliğinin büyüklüğünü anlatmak için o denli bir benzetme yapalım… Tam 116 futbol alanı büyüklüğünde. Ayrıyeten konuklarının rahatça konaklayabileceği bir konuk konutu de bulunuyor.
Bu ortada Stewart, internet sitesinde ya da toplumsal medya sayfasında takipçilerine tahminen de kendisi üzere güçlü birinden beklenmeyecek tekliflerde bulunuyor. Lakin aslında onun işi olan yemek tanımları değil bunlar.
Kimi vakit mutfağında aşınan döşemeyi tamir ediyor kimi vakit elinde eldivenle paklık yapıyor.
HER VAKİT ÇİFTÇİ OLMAK İSTEMİŞ
Stewart yüklü olarak çiftliğinde yaşasa da onun ABD’nin çeşitli yerlerinde üç tane daha mülkü bulunuyor.
Peki çok varlığına karşın Stewart neden çiftlikte yaşıyor? Bunu da katıldığı bir aktiflikte şöyle anlatmıştı: “Ben her vakit bir çiftçi olmak istemiştim.”
Çocukluğundan bu yana daima bir şeyler yetiştirmeye meraklı olduğunu söyleyen Stewart bunun kendisinde bir tutku haline geldiğini de gizlemedi. Ancak tekrar de kendisini tam manasıyla bir çiftçi olarak tanımlayacak noktaya gelmediğini de kelamlarına ekledi.
KAYNAK :Hürriyet
[ad_2]
