Türkiye ve Irak arasındaki işbirliği, Antalya'da gerçekleşen 5. Güvenlik Zirvesi ile yeni bir boyut kazandı. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın ev sahipliğinde gerçekleşen zirveye, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, MİT Başkanı İbrahim Kalın ve İçişleri Bakan Yardımcısı Münir Karaloğlu ile Iraklı yetkililer katıldı. Zirvede, bölgedeki güvenlik sorunları ve terörle mücadele konuları masaya yatırılırken, Hakan Fidan'ın PKK ile ilgili açıklamaları büyük yankı uyandırdı.
Zirvede Öne Çıkan Başlıklar
Toplantının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, zirvenin verimli geçtiğini belirterek, bölgedeki gelişmeleri Türkiye ve Irak olarak yakından takip ettiklerini vurguladı. Fidan, "Hem mevcut güvenlik sorunlarını masaya yatırdık, başta terörle mücadele olmak üzere, hem de muhtemel güvenlikle ilgili gelişmeleri hep beraber gözden geçirdik," dedi. İşte zirvede öne çıkan diğer başlıklar:
- Terörle mücadelede ortak stratejiler
- Sınır güvenliği ve işbirliği
- Bölgesel istikrarın sağlanması
- Ekonomik ilişkilerin geliştirilmesi
Hakan Fidan'dan Şok PKK Açıklaması
Zirvenin en dikkat çekici anlarından biri, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın PKK ile ilgili yaptığı açıklamalardı. Fidan, Irak'ın PKK'yı terör örgütü olarak gördüğünü belirterek, "Zaten şu anda Irak tarafından da PKK’ya terör örgütü muamelesi yapılıyor. Yani şu anda yasaklı örgüt ama sonuçta yasaklı veya terör fark etmiyor. Kanun dışı bir örgüt olması yetiyor," ifadelerini kullandı. Ayrıca, Fidan, Irak'tan beklenen adımları da şu sözlerle dile getirdi:
"Burada önemli olan tavır, tabii Irak da yapılan çağrının neticesini bekliyor. Bu çağrı orada da yankı bulmuş durumda. Herkesin temennisi iki tane, hem Türkiye’den, İmralı’dan yapılan çağrının örgüt tarafından kabul görmesi, gereğinin yapılması. Bir an önce fesih kararı alınarak örgütün kendini lağvetmesi. Aynı zamanda Suriye’de Şam hükümetiyle mutabakatın bir an önce hayata geçirilerek istikrarın sağlanması."
Zirvenin Bölgesel Etkileri
Türkiye-Irak arasındaki bu zirve, bölgesel güvenlik ve istikrar açısından kritik bir öneme sahip. Özellikle terörle mücadele konusunda iki ülkenin işbirliğinin artması, bölgedeki diğer ülkeler için de örnek teşkil edebilir. Zirvede alınan kararların hayata geçirilmesiyle birlikte, bölgede daha güvenli ve istikrarlı bir ortamın oluşması bekleniyor. Ayrıca, ekonomik ilişkilerin geliştirilmesi de bölge halklarının refah seviyesinin artmasına katkı sağlayacaktır. Türkiye ve Irak'ın ortak çabalarıyla, bölgede barış ve huzurun tesis edilmesi hedefleniyor.
