Çerkezköy ilçesindeki olayla ilgili Sıhhat Bakanlığı müfettişleri idari, savcılık da isimli soruşturma yürütüyor. Bu kapsamda tutuklu zanlının cep telefonu incelemesinin sürdüğü, incelemenin kısa müddette tamamlanıp iddianame sürecine geçileceği öğrenildi.
Çerkezköy ilçesindeki soruşturmada tutuklanan zanlının yaşadığı Atatürk Mahallesi’nin muhtarı Nihat Malkoç, AA muhabirine, Özkiraz’ın gözaltı sürecini anlattı.
Polis takımlarıyla zanlının meskenine gittiğini lisana getiren Malkoç, şunları kaydetti:
“Ailenin, annesinin haberi yoktu üzere algıladım. Annesi heyecanlanmıştı, korkmuştu, ürkmüştü. ‘Niye arama yapılıyor, cürmü nedir’ diye sormuştu. Arkadaşlar da savcının arama buyruğunu okudular. Rastgele bir müdahalede bulunmadılar. Meskende kitaplar vardı, tabiplerin dinleme aygıtı (steteskop), tabip önlükleri vardı. Diğer da 2 plaket dikkatimi çekti. Anneye aramada bir şey söylemediler. Odaların hepsinde arama yaptılar. En sonunda savcılığa kadar gelip söz vermesi söylendi. Doktora götürürlerken de anne refakat etti. Giderken annesiyle ortalarında bir konuşma olmadı.”
Öte yandan Özkiraz’ın, kullandığı tabip önlüğünü Çerkezköy Devlet Hastanesi yakınındaki medikal materyaller satan iş yerinden aldığı öğrenildi.
“BİR PASAJDA ÖĞRENCİ KİMLİK KARTI BASTIRDIM”
Özkiraz, savcılıkta verdiği sözünde, lisede öğrenciyken ailesinin tıp fakültesinde okumasını istediğini, liseden 2021 yılında mezun olduktan sonra üniversite imtihanına girdiğini ancak başarısız olduğunu anlatmıştı.
Ailesinin inancını sarsmamak için Çapa Tıp Fakültesini kazandığını söylediğini, imtihan sonuç dokümanı üzerinde telefonda oynamalar yaparak uydurma bir doküman çıkardığını anlatan Özkiraz, sözüne şöyle devam etmişti:
“Daha sonra İstanbul’a gittim, kız öğrenci yurduna yerleştim. Burada kendimi tıp fakültesi öğrencisi olarak tanıttım. Yurdun masrafları için de ailemle görüştüm. Ailem fakülteyi kazandığımı düşündüğü için bana para gönderiyordu. Daha sonra burada Cerrahpaşa Tıp Fakültesi öğrencileriyle kalmaya başladım. Bu öğrencilere Çapa Tıp Fakültesi öğrencisi olduğumu söyledim. Bu süreçte Çapa Tıp Fakültesinin bahçesine orta ara gittim, öğrencilerle tanıştım. Hiçbir formda derse girmedim. Okula girebilmek için İstanbul’da bir pasajda öğrenci kimlik kartı bastırdım. Bu kartın üzerine ‘Ayşem Özkiraz’ yazdırdım. Aramada ele geçen kartlar bu öğrenci kartlarıdır. Okula girerken bu öğrenci kartlarını gösterip giriyordum. Okula gittiğim vakitlerde İstanbul’da part time farklı yerlerde çalıştım. Tıpkı yerde Ankara Kent Hastanesi, Tekirdağ Çerkezköy Devlet Hastanesi, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi kimlik kartlarını da bastırdım lakin bunları hiçbir yerde göstermedim.”
Annesi hastalandığı için Kasım 2021’de Çerkezköy Devlet Hastanesine gittiklerini, burada vazifeli tabibe kendisini tabip olarak tanıttığını, annesini muayene ettirdikten sonra hastaneye gitmeye devam ettiğini, buradaki görevlilere acilde vakit geçirmek istediğini anlatan Özkiraz, “Burada bulunduğum vakit zarfında hekim koltuğuna oturduğum olmuştur. Boynuma steteskop da taktığım olmuştur. Bu steteskobu medikalcilerden almıştım. Acilde bulunduğum vakit zarfında hiçbir formda hasta muayene etmedim fakat muayeneleri izledim.” sözlerini kullanmıştı.
Eğitim devrinin bitmesinin akabinde Haziran 2022’de Çerkezköy’e geldiğini, devlet hastanesinde çocuk cerrahisi kısmına giderek hekim M.K ile tanıştığını aktaran Özkiraz, sözünü şöyle sürdürmüştü:
“Kendimi Çapa Tıp Fakültesinden mezun olan hekim olarak tanıttım. Ayrıyeten TUS imtihanından 81 puan aldığımı söyleyip, daha evvel toplumsal medya üzerinden gördüğüm TUS evrakı üzerinde telefonla oynayarak hazırladığım belgeyi gösterdim. Annemin öğretmen, babamın ise besin mühendisi olduğunu söyledim. Tabip M.K. bana yanına gidip gelebileceğimi söyledi. Bu halde çocuk cerrahisi kısmına gidip gelmeye başladım, burada muayenelere katıldım. Tüm cerrahi kısımlardaki tabiplerle ilgi kurdum. Birçok defa ameliyatlara izleyici olarak katıldım.”
Özkiraz sözünde, bu süreçte kimseyi mağdur etmediğini savunarak pişman olduğunu belirtmişti.
OLAYIN GEÇMİŞİ
Çerkezköy Devlet Hastanesi yetkilileri, hastanede uzman bir hekimin yanında yaklaşık 4 aydır gözlemci asistan olarak bulunan zanlı hakkında hata duyurusunda bulunmuş, yapılan araştırmada diplomalarının uydurma olduğu anlaşılan ve polis gruplarınca gözaltına alınan kuşkulu, çıkarıldığı hakimlikçe 25 Kasım’da tutuklanmıştı.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, olayla ilgili idari soruşturma başlatıldığını ve müfettiş görevlendirildiğini açıklamıştı.
Soruşturmada tutuklu zanlının sözü kapsamında bir kuşkulu daha İstanbul’da gözaltına alınmış, sözü sonrası özgür bırakılmıştı.
Güvenlik kaynakları, tutuklu zanlının cep telefonunun incelendiğini, bu kapsamda gözaltına alınacakların sayısının artabileceğini belirtmişti. (AA)
