Hatay'da 6 Şubat depremlerinde yerle bir olan ve 269 kişinin ölümüne neden olan Rönesans Rezidans davasının yedinci duruşması yapıldı. "Cennetten bir köşe" sloganıyla pazarlanan rezidansın müteahhidi Mehmet Yaşar Coşkun'un savunması dikkat çekti. Coşkun, "Dürüst iş yapan insanlar olarak tanınıyoruz" diyerek suçsuz olduğunu iddia etti.

Rönesans Rezidans Davasında Şok Savunmalar

Duruşmada, hayatını kaybedenlerin yakınları ve avukatları da hazır bulundu. Müşteki avukatı Cansu Albayrak, ölen sanığın asli kusurlu sayıldığı bilirkişi raporuna dikkat çekerek diğer sanıklara kusur yüklenmemesine tepki gösterdi. Sanıkların tutukluluk hallerinin devamına ve ek bilirkişi raporu alınmasına karar verildi.

Tutuklu müteahhit Mehmet Yaşar Coşkun, savunmasında depremde yaşamını yitirenlere başsağlığı dileyerek başladı. Coşkun'un açıklamaları şu şekildeydi:

• "Acımız büyük, 2,5 yıl önce yaşadığımız depremde insanlarımızı kaybettik."
• "Kardeşim deprem sonrası çıkan olumsuz haberlerden dolayı kalbi dayanmadı, kalp krizinden vefat etti."
• "Yapı olarak hassas insanlarız. Dürüst iş yapan insanlar olarak tanınıyoruz."
• "Sizlerin vicdanında aklanmak, yargıda aklanmaktan daha kıymetli."

Coşkun, ayrıca Rönesans Rezidans'ın yıkılmadığını, devrildiğini iddia ederek zemin sorununu işaret etti. 6 katlı projenin 12 kata çıkarıldığı iddialarını ise yalanladı.

Müştekilerden Sert Tepkiler

Duruşmada söz alan müşteki ve tanıkların ifadeleri ise yürek burktu. Rezidansta üç evladını kaybeden bir anne, "Onların çocukları rahat yaşasın diye her şeyden çaldılar" diyerek tepkisini dile getirdi. Bir başka müşteki ise binadaki demirlerin ve betonun kalitesizliğine dikkat çekti.

Binada ablası ve yeğenini kaybeden Cemile İncili, binanın 17 saniye içinde yerle bir olduğunu ve sevdiklerinin cenazelerini dahi bulamadığını söyledi.

Davanın Seyri ve Beklentiler

Davanın bir sonraki duruşması 3 Ekim'e ertelendi. Mahkeme, tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına ve yeni bir bilirkişi raporu hazırlanmasına karar verdi. Rönesans Rezidans'ın çökmesi, Türkiye'deki yapı denetimi ve inşaat kalitesi konusundaki tartışmaları yeniden alevlendirdi. Bu dava, benzer felaketlerin önüne geçilmesi adına önemli bir emsal teşkil edebilir. Adaletin yerini bulması, hem hayatını kaybedenlerin yakınları için bir nebze olsun teselli olacak, hem de gelecekte benzer acıların yaşanmaması için caydırıcı bir etki yaratacaktır.