Antalya Finike’de vatandaşların piknik alanı olarak kullandığı 89 dönümlük araziyi Bilal Erdoğan’ın başında olduğu Okçuluk ve Cet Binicilik Vakfı tahsis edilmesine karşı vatandaşlardan reaksiyon geldi.
Arazinin Tarım ve Orman Bakanlığı ile Gençlik ve Spor Bakanlığı eliyle ‘Okçuluk ve Cet Binicilik Vakfı’na verilmek istenmesine karşı Finikeliler ve çevreciler biraya geldi.
Finike Halk Platformu ve Toroslar ve Akdeniz Kıyıları Etraf Müdafaa Derneği (TORAÇDER) tarafından yapılan ortak açıklamaya CHP Vilayet Lideri Nuri Cengiz, CHP Milletvekili Cavit Arı, CHP 28. Periyot Milletvekili Aday Adayı ve CHP Konyaaltı Bayan Kolları Lider Yardımcısı Funda Yaşar, TİP Antalya Milletvekili Adayı Tuncay Koç, TKP Antalya Milletvekili Adayı Durali Kapar, HDP Vilayet Eş Lideri Ahmet Kaya, siyasi parti temsilcileri, muhtarlar ve çevreciler katıldı.
“RANTA DAYALI POLİTİKALAR”
İlçenin binlerce yıllık tarihi zenginliğine vurgu yapılan açıklamada şu sözlere yer verildi;
“Doğası, denizi, su kaynakları, verimli toprakları, varlıklı tarihi ve kültürel varlıkları ile ülkemizin cennet köşelerinden biridir. Bu zenginlikler son yıllarda ilçemizi ranta dayalı siyasetlerin da amacı haline getirmiştir.
Halkın bütün yansısına karşın ÇED Raporu dahi olmayan Radyafor koyunda yapılanlar, yabanî mermercilik ile dağların tahrip edilmesi, kıyı kısmının betona boğulması, denizlerimizin kirletilmesi biz Finikelileri endişelendirmektedir.
Şu an bulunduğumuz alan Finike’ye en yakın oksijen deposu olup, halkımızın dinlendiği ve piknik yaptığı alandır.
Bu alanda ‘’Geleneksel Sporlar Köyü ve Klâsik Sporlar Lisesi, Okçuluk, Binicilik ve Toplumsal Tesisler ‘’ üzere kısımlar için; 42.809,21 m2lik alan Ulusal Emlak Müdürlüğü’nden, 46.362,71 m2lik Ormanlık alanda Orman Bölge Müdürlüğünden olmak üzere toplam 89.171,92 m2’lik alan Antalya Gençlik ve Spor Vilayet Müdürlüğüne tahsisi yapılmıştır”
“FİNİKE HALKI YOK SAYILMIŞTIR”
Söz konusu alanın 1. Derece Arkeolojik SİT bölgesi iken Finike Belediyesi’nin itirazlarına karşın 3. bölgeye düşürüldüğü belirtilen açıklamanın devamında şunlar kaydedildi:
“Finike halkı ilçeye yapılan hiçbir hizmete karşı değildir. Lakin günümüz şartlarında barınma, eğitim (Örneğin; Fen Lisesi, Denizcilik Lisesi, Ziraat Lisesi, Teknoloji Lisesi üzere eğitim kurumlarına ihtiyaç varken) ve sıhhat kurumları üzere temel gereksinimler had safhaya ulaşmışken ilçemizin eğitim, dinlenme, sıhhat , kültürel vb. muhtaçlıklar için ayrılan alanlar 60 adete yakın konaklama binasına, okçuluk eğitim binasına , güreşçilik eğitim binasına ve binicilik lisesine ayrılması başta Anayasaya olmak üzere İmar hukukuna karşıt olarak Finike halkının en değerli hayat alanı yapılaşmaya açılmaktadır.
İmar planı hazırlanması sürecinde Finike halkı yok sayılmıştır. Orman alanları ile birlikte tarihi ve kültürel varlıkların ziyan göreceği ortada iken ÇED süreci başlatılmamış ve Halkın İştiraki Toplantısı yapılmamıştır”
“KENTE KARŞI KABAHAT OLUŞACAKTIR”
“Burada bir imar planı yapılması gerekiyorsa halkın temel ve zorunlu gereksinimleri gözetilerek Finike lokal idaresi tarafından ve Finike halkının iştiraki ile yapılması zorunludur” denilen açıklama şöyle devam etti;
“Ve bu mecburilik Finike ilçesinde yaşayan tüm bireylerin kentsel bir hakkıdır. Aksi halde kente karşı kabahat oluşacaktır. Daha yaşanabilir kentler, daha az kente karşı cürümlerin işlendiği kentlerdir. Bunun için yetkili ve vazifeli kamu kurum ve kuruluşlar başta olmak üzere, herkesin uğraşına gereksinim vardır.
Tüm bu nedenler ile Kent Ormanına yapılacak olan imar planının iptal edilmesini istemek Finike Halkının ve Finike Lokal İdaresinin en doğal hakkıdır. Hiçbir toplumsal muhtaçlığa yanıt vermeyen bu imar planı uygulaması kamuda israfa neden olduğu üzere Finike kentini yaşanmaz hale getirecektir.
Kaldı ki bu imar planının iptali için Antalya 2. Yönetim Mahkemesine Yürütmenin Durdurulması talepli dava açıldığı halde yargı kararını beklemeden ruhsat ve yapılaşma için tez edilmesi ve bu bahiste ısrar edilmesini anlamakta zorluk çekmekteyiz. Ve takdiri kamuoyuna bırakıyoruz.”
KAYNAK : Sözcü
