19 Nisan 2025 Cumartesi

Maşrapacı Olmayı Reddedenler: İsyan Ateşi Yükseliyor!

Prof. Dr. Onur Hamzaoğlu'nun kaleme aldığı çarpıcı makale, "dibi delik kayıkta maşrapacı" metaforu üzerinden günümüzdeki toplumsal ve mesleki yozlaşmayı ele alıyor. Maşrapacı olmayı reddedenlerin yükselen sesi, umut vadeden bir isyanın fitilini ateşliyor. Üniversitelerden liselere yayılan bu hareket, toplumun her kesiminde yankı bulmaya başlıyor.

Maşrapacı Metaforu: Yozlaşmaya Karşı Direniş

Makalenin girişinde yer alan hikaye, sistemdeki sorunları görmezden gelerek sadece günü kurtarmaya çalışanları "maşrapacı" olarak tanımlıyor. Bu kişiler, kayığın dibindeki deliği bilmelerine rağmen, kendi çıkarları için bu gerçeği görmezden geliyorlar. Ancak, maşrapacı olmayı reddedenler, bu yozlaşmaya karşı direniyor ve değişimin öncüsü oluyorlar.

Yazar, farklı meslek gruplarından örnekler vererek, meslek etiği ihlallerini ve yargının siyasallaşmasını eleştiriyor. Özellikle son yıllarda artan baskılar karşısında, meslektaşlarına ve topluma karşı sorumluluklarını yerine getirmeyenlerin "maşrapacı" zihniyetini temsil ettiğini vurguluyor. Bu durum, toplumun büyük bir kesiminde hayal kırıklığına ve öfkeye yol açıyor.

Makalede yer alan bazı önemli noktalar:

  • Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ndeki cinsiyetçi söylemler
  • Yargının siyasallaşması ve adil olmayan kararlar
  • Halk TV'deki manipülatif haberler

19 Mart İsyanı: Gençlerin Umudu

19 Mart İsyanı, maşrapacı olmayı reddedenlerin en somut örneği olarak karşımıza çıkıyor. Üniversiteliler ve gençler, sistemin dayatmalarına karşı çıkarak, ortak taleplerini ve hedeflerini meydanlarda dile getiriyorlar. Bu isyan, sadece bir protesto değil, aynı zamanda yeni bir toplumsal hareketin başlangıcı olarak değerlendiriliyor.

Öğrencilerin eylemleri, aileleri tarafından da destekleniyor. Tutuklanan gençlerin aileleri, çocuklarının dik duruşundan gurur duyduklarını ve onları desteklediklerini açıkça ifade ediyorlar. Bu dayanışma, isyanın daha da güçlenmesine katkı sağlıyor.

Liselerde Yükselen Ses: Öğretmen Sürgünlerine Tepki

Üniversitelerdeki isyanın ardından, liselerde de maşrapacı olmayı reddedenlerin sesi yükselmeye başlıyor. Türkiye genelindeki özel program ve proje uygulayan liselerde görev yapan 20 binden fazla öğretmenin sürgün edilmesi, öğrenciler ve veliler tarafından tepkiyle karşılanıyor. Okul bahçelerinde oturma eylemleri düzenleyen öğrenciler, öğretmenlerine destek vererek, eğitim sistemindeki adaletsizliklere dikkat çekiyorlar.

Bu gelişmeler, 19 Mart İsyanı'nın yarattığı kıvılcımın etkisinin devam ettiğini gösteriyor. Maşrapacı olmayı reddedenler, ortak amaçları için bir araya gelerek, toplumda yeni bir umut ışığı yakıyorlar.

Üniversiteler ve okullar yeniden sahiplerinin, öğrencilerin olmaya başladı. Sıra meydanlarda, sokaklarda... Toplumsal değişim için umut her geçen gün artıyor.

İlgili Haberler