Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Lideri Mansur Yavaş, CHP Ankara milletvekilleri aday tanıtım toplantısında konuştu. Yavaş, iktidarın hiçbir hususta kusurunu kabul etmediğini, sorumluluğu diğerlerinin üzerine attığını söyledi.
“YENİ TERÖRİST KASAPLAR OLACAK”
Yavaş şunları söyledi:
* “2019 öncesi de yaşadık. Bu arkadaşlarımız her şeyi çok yeterli bilirler. Hiçbir kusur onlara da yapışmaz. Yanılgılı bir şey gidiyorsa, kesinlikle bir sorumlusu vardır ya dış güçlerdir, ya diğerleridir, ya da Cehape zihniyetidir. O denli değil mi? Geçen yıl zati soğanın satılma formu belirli. Soğancılar terörist ilan edildi. Bu yılın teröristi kasaplar olacak. Et kıymetliymiş. Bunda da bedelli hükümetimizin hiçbir kabahati yok. Yetersizlikleri eleştirildiği vakit çabucak vatan, millet edebiyatına başlıyorlar. 2019 seçimlerinde bizler seçimi kaybedersek Mekke düşüyordu, Kudüs düşüyordu. Devletin bekası gidiyordu. Daha neler neler… En son da Ekrem Bey’in ikinci seçiminde hatırlarsanız; ‘Binali mi Sisi mi’ diye sordular. Ne Mekke düştü ne Kudüs düştü lakin Sisi ile tokalaştılar. Bunu hepimiz gördük.
“BU KARALAMA SİYASETİNİN SONU GELDİ”
* ‘Bütün komşularla sıfır sorun’ diyorlar. Daha sonra komşuların hepsiyle arbede ediyorlar. Portakallar doğranıyor. Avrupa ile hengame ediliyor. Hepsi iç siyasete mal ediliyor. Daha sonra bu yoldan dönülüyor. Kestirim ediyorum; onun da sorumlusu muhalefet. Artık bu karalama siyasetinin sonu geldi. Yardımlar kesilecekti artık diyorlar ki yeniden ‘Kesilecek’. Hatta artık Aile ve Toplumsal Siyasetler Bakanlığı, o da diyorlar ki ‘Yaptığı yardımları kesecek. Devlet memurları işten atılacak’. Bunun propagandasına Adıyaman’a gittiğimizde şahit olduk. Bizler ne personel çıkardık. Ne toplumsal yardımları kestik ne bir şey yaptık.
* Tam bilakis onlar neyi söyledilerse onların sav ettiklerinin ve mevcudun çok daha güzelini yaptık. Bu karalamalara karşın çok daha yeterli olacağının en hoş örneği; 11 büyükşehir olmak üzere 250’yi aşkın Millet İttifakı belediyesidir. Bunları çok rahat söyleyebiliriz. Ankara için de bedelli adaylarımız burada. Ben, Ankara için yaptıklarımızın bir CD’sini ilçe ilçe ve köy köy, mahalle mahalle neler yaptıysak yani rastgele bir köye gittiğiniz vakit Ankara Büyükşehir Belediyesi olarak ülkeye ne hizmetler yapmışız elinizde olacak. Bunlarla bir arada muhtarların yanına giderseniz; en azından vakit zaman partili muhtarların ‘Bizim oraya bir şey yapılmadı’ serzenişlerine çabucak elinizdeki evrakı göstermek suretiyle yanıt verebilirsiniz.
“HÜKÜMET HÂLÂ DOĞALGAZ VERECEK”
* Bakınız, evvelden Ankara’da kırsal kalkınma denince kimi köylere iş makinası, taş toplama makinası, traktör falan verilmiş. Bununla yetinilmiş. Biraz da arı vermişler kırsal kalkınma ismine. Şu anda Ankara’da yaptığımız takviyeler bütün Türkiye’de beden buldu. Artık belediye çiftçiye tohum, gübre dağıtıyor. Mazot verdik birinci kez. Münasebetiyle üretimi daima birlikte destekliyoruz. Ankara’da yaptığımız çalışmalarla dört buçuk milyar lira 30 bin çiftçinin cebine üç yılda para girdi. Artık Kahramanmaraş çiftçisine de gönderiyoruz. Fideler hazır. Üretim hazır. Hayvancılıktan tutun her türlü dayanağı veriyoruz. İşte bunun Türkiye’de de daha fazlasının yapılacağını söyleyebilirim.
* Bilmiyorum mazotu verecekler mi; ilan ettiler tekrar mazot vereceğiz diye. Bir de o toplumsal yardımlar kesilecek denirken ben 200 bin aileye geçen yıl üç ay süreyle doğalgaz yardımı yaptım. Bu ay da üç ay süreyle doğalgaz yardımı yaptım. Hükümet demişti ‘Biz bunu yapacağız’ diye. Hükümet hâlâ doğalgaz verecek. Herhalde havalar ısındıktan sonra ya da herhalde doğalgazı bağlıyoruz diye kış geçtikten sonra verecek. Onlar vaat ediyor, biz icraat ediyoruz. Münasebetiyle hükümet değişirse onların dediği üzere hiçbir vakit berbat olmayacak, çok daha uygun olacak. En hoş örneği ortada. İnşallah buna vatandaşımızı ikna edeceğiz, inandıracağız.
“HER GÜN TELEVİZYONLARDA HAKARET DUYMAKTAN BIKTIK”
* Kesinlikle başarmak zorundayız. Zira hakikaten ülke olarak sıkıldık. Her gün televizyonlarda illet zillet üzere hakaretleri duymaktan bıktık. Artık hoş bir lisana, şefkatli bir lisana, halkın tamamını kucaklayan, kimseyi ötekileştirmeyen, ağzından nefret saçmayan bir lisana muhtaçlığımız var. İnşallah 15 Mayıs’tan itibaren buna da kavuşacağız. Genel Liderimiz, cumhurbaşkanı adayımız Kemal Kılıçdaroğlu’nu inşallah 5 Mayıs’ta başkanlarımın söylediği üzere -o yürümeye alışkın- inşallah Kızılay’dan Çankaya’ya kadar daima bir arada kortej eşliğinde götürüp yerine oturtacağız.” ANKA
KAYNAK : Sözcü
