Tutuklu İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'ndan önemli bir çıkış geldi. İmamoğlu, PKK'nın kongre kararları sonrası iktidara seslenerek barışın Meclis çatısı altında yeşermesi gerektiğini vurguladı. Bu çağrı, siyaset gündemine bomba gibi düştü ve geniş yankı uyandırdı.

Barış Özlemi ve Kardeşlik Vurgusu

İmamoğlu, mesajında Türkiye'nin uzun yıllardır terör ve şiddet sarmalında yaşadığını belirterek, annelerin gözyaşlarına, gençlerin yarım kalan umutlarına dikkat çekti. Korkusuzca yan yana yürüyebilmenin, aynı havayı soluyabilmenin önemini vurgulayarak milletin en derin özleminin barış ve kardeşlik olduğunu ifade etti. Bu toprakların insanının barışa susamış olduğunu ve bu hasrete büyük değer verdiğini söyledi. İmamoğlu, barış, kardeşlik ve koşulsuz sevginin Türk halkının yegane değeri olduğunu vurguladı.

İktidara Çağrı: Meclis'te Çözüm

İktidara çağrıda bulunan İmamoğlu, sürecin TBMM'de yürütülmesi gerektiğini belirterek, milletten çekinilmemesi gerektiğini ifade etti. "Barış artık yüce Meclis çatısı altında yeşermeli" diyen İmamoğlu, halkın ferasetine güvenilmesi gerektiğini vurguladı. Melayê Cizîrî'nin sözleriyle gönül bağıyla birleşenlerin barışın bahçesinde çiçek açacağını hatırlatan İmamoğlu, gönüllerin o barış bahçesine açılmaya hazır olduğunu belirtti.

Şiddete Karşı Barışın Gücü

İmamoğlu, yıllardır içimizi kavuran şiddet ve terör yangınına en anlamlı cevabın barışın serinletici nefesi olduğunu söyledi. Yunus Emre'nin sözleriyle dövene elsiz, sövene dilsiz olmanın, gönül kırmamanın önemini vurguladı. Gerçek bir barışın sevgi ve hoşgörüyle yoğrulacağını, gönül yıkan değil, gönül yapan ellerin uzanması gerektiğini ifade etti. Cumhuriyetin ikinci yüzyılında aklın ve bilimin yolunda ilerleyerek, sanayide, teknolojide, eğitimde yepyeni bir sayfa açmak istediklerini belirtti. Bu yolda yürürken, tüm Türkiye'yi aydınlatmak, omuz omuza vererek toplumsal barışı inşa etmek hepimizin boynunun borcudur dedi.

Sonuç olarak, Ekrem İmamoğlu'nun bu barış çağrısı, Türkiye'nin içinde bulunduğu hassas dönemde büyük önem taşıyor. Toplumsal barışın sağlanması, terör ve şiddetin son bulması için atılacak adımların Meclis çatısı altında konuşulması gerektiği vurgusu, siyasi arenada yeni bir tartışma başlatabilir. İmamoğlu'nun bu çağrısı, umutları yeniden yeşertmeye ve barışın mümkün olduğuna dair inancı güçlendirmeye yönelik önemli bir adım olarak değerlendirilebilir.