İBB Lideri İmamoğlu, bugün Giresun’un Tirebolu ilçesinde Tirebolu Meydan Düzenleme Projesi Açılış Töreni’nde konuştu. İmamoğlu, İstanbul’un Türkiye’nin özeti olduğunu belirterek, “Türkiye’nin her yerinden gelen insanlarının harman olduğu hoş bir kent. O hoş kentte yalnızca İstanbullulara hizmet etmez. Tıpkı vakitte Türkiye’nin her noktasında beşerlerine hizmet ederek, İstanbulluları da keyifli eder. İstanbul’da 80 ilin insanları yaşar. Türkiye’mizin dışındaki coğrafyalardan geçmişten bugüne gelen insanlarımız da İstanbul’u oluşturur. İstanbul kadim bir kenttir. Dünyanın en hoş şehridir” dedi.
“ZAMANI YAKINDIR HAD BİLDİRECEK MİLLETİMİZDİR”
İmamoğlu, konuşulması gereken memleket sıkıntısı olduğunu da söyleyerek, şunları açıkladı:
* “Bu ülkede mahkeme yoluyla; her şeyin sahibi kendisi olduğunu zanneden bir irade tarafından, yargıyı hükümetin silahı üzere kullanarak, milletin iradesine darbe vurmaya çalışan bir akıl ile çaba ediyoruz. Size onları şikayet etmeye geldim. Kendilerini milletin üstünde görüyorlar. Bu ülkeyi güya bir kabile ülkesi olduğunu zannediyorlar. Aslında bu ülkeye çok büyük ziyan veriyor, hukukun üstünlüğü prensibini çiğniyor, ulusal iradeyi yok sayıyorlar.
* Onlara bir şeyi hatırlatmamız lazım. Bu ülkede 100 yıldan daha fazladır bir kelam geçerlidir. Bu kelam Mustafa Kemal Atatürk’ün Samsun’a ayak bastığı andan itibaren geçerlidir. Amasya’dan Erzurum’a, Sivas’tan Ankara’ya taşıdığı kıymetler ile ‘Egemenlik kayıtsız ve koşulsuz milletindir’ demiştir. İşte biz onlara Cumhuriyeti hatırlatacağız. Cumhuriyet yöneticilerin hadlerini bildiği sistemdir. Cumhuriyet kimsesizlerin kimsesidir.
* Cumhuriyet bu cennet vatanın, bu hoş memleketin doğusundan batısına, güneyinden kuzeyine her evladının, bir konut üzere gördüğümüz vatanın eşit hissedarları olduğu bir ülkedir. Hiçbirimiz birbirimizden üstün değil, bu memleketin eşit evlatlarıyız. Bunu işte bu bir avuç beşere, en doruğundan öteki kademedeki insanına kadar hatırlatıyoruz. Hadlerini bildiriyor ve bildireceğiz. Vakti yakındır had bildirecek milletimizdir, milletimiz.
“HAYSİYET MÜCADELESİ”
* Bu haysiyet atağıdır, yaptığımız çaba haysiyet gayretidir. Verilen kararlar, mahkeme kararları, terör soruşturmaları kelamım ona, tüm bunlar siyasi kararlardır. O mahkemeden o kararların çıkması için yaptıkları tertipleri tek tek biliyoruz. Yalnızca mahallî mahkemeyi değil mahkemenin içindeki takımları, savcısından yargıcına nasıl zapt ettiklerini, baskı altına aldıklarını biliyoruz. Orada adalet olmaz, yargı yargı olmaktan çıkar, sizden olmayanlara tehlikeli silaha dönüşür.
“SANDIKTA YİYECEKLERİ TOKADIN SAYISINI HESAPLAMAKTA BİLE ZORLANIYORUM”
* Neymiş, İstanbul’u elimizden alacaklar. İstanbul’u kendi malları zannediyorlar. Kendilerine ilişkin zannediyorlar. Birebir formda bu memleketi de kendilerine ilişkin zannetmeye başladılar. İstanbul’da 13 bin oyla seçimi kaybettiler, kendi malı olduğunu zannettikleri için, bin bir palavra talan ile seçimi elimizden almaya uğraş ettiler, millet 806 bin kere tokatladı. Artık milletin de memleketin de onlara ilişkin olduğunu zannediyorlar, ben sandıkta yiyecekleri tokadın sayısını hesaplamakta bile zorlanıyorum. Milyonlarca fark yiyecekler, milyonlarca. Türkiye’de bu hukuksuzluğun bozulması için ve sizin iradenizle bu kararın karşısındaki dik duruşumuzu ortaya koymak için Giresun’dayım.
“BİR KİŞİYİ MESKENİNE GÖNDERECEĞİZ”
* Bir kişiyi konutuna göndeririz, 86 milyon insanımızı memnun ederiz. Bu kadar kolay. Bu milletin eşitsizliğe tahammülü kalmadı. Siyaset ismi altında milleti birbirine düşman ediyorlar. Hukuksuzluk Giresun’daysa karşısında duracağız, İstanbul’daysa karşısında duracağız, Mardin’deyse orada da karşısında duracağız. Diyarbakır’daysa orada da karşısında duracağız. Benim hukuksuzluktan, adaletsizlikten tek bir vatandaşımın dahi canı yanmayacak. Bu memleket adaletsizlik ve hukuksuzluğa karşı daima dik durmuştur, özgürlüğünden asla taviz vermemiştir.
* Bu ülkenin bürokratı bir şahıstan her gün fırça yemeyecek. İşini yapacak, denetlenecek. Millet taktir edecek. Fırçayı millet atar. Sandıkta hesabını verirsin, fırçayı millet atar.
“KILIÇDAROĞLU VE AKŞENER’İN SELAMINI GETİRDİM”
* Biz neden daha memnun özgür ve güçlü olmayalım. Bu memleketin parası bize kâfi. Millet İttifakı bunu yapmaya çalışıyor, Altılı Masa bunu güçlendirmeye çalışıyor. Hepinize o masada emek veren önderlerimizin selamlarını da getirdim. Başta Genel Liderimiz Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, Sayın Meral Akşener hanımefendi olmak üzere bütün başkanların selamını getirdim.” ANKA
KAYNAK : Sözcü
