Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi ikinci heyeti, yargılamalar sırasında FETÖ’nün mahrem yapılanması tarafından kullanıldığı belirlenen fakat kayıtlarda olmayan birtakım sabit numaraları fark etti.
Araştırma sonucu büfe üzere işletmelere tahsis edilen sabit çizgilerin yanı sıra kontörlü kartlarla çalışan bu numaralardan örgüt mensubu asker, polis ve yargı mensubu üzere kamu vazifelilerinin ardışık ve periyodik arandıklarını tespit edildi.
Bunun üzerine harekete geçen mahkeme heyeti, bu numaraların emniyetin sorgu havuzundaki yaklaşık 20 bin sabit/ankesör çizgi ortasında olup olmadığını sordu. Numaraların daha evvel soruşturma ve yargılamalara mevzu edilmediğinin belirlenmesi üzerine mahkeme heyeti, ortaya çıkardığı 521 çizginin sorgu havuzuna dahil edilmesini istedi.
Ayrıca bu numaralar üzerinden ardışık aranan örgüt mensuplarının tespit edilmesi için cürüm duyurusunda bulunan mahkeme heyeti, ankesör soruşturmaları kapsamında bu yeni gelişmeyi ilgili kurumlara da bildirdi.
“TESPİT EDİLMEYEN ÇOK SAYIDA ÇİZGİ VAR”
Mahkeme Heyeti Lideri Okay Koç’un imzasının bulunduğu cürüm duyurusu dilekçesinde mahrem imamların, TSK başta olmak üzere kritik kamu kurumlarında misyon yapan örgüt mensuplarının deşifre olmaması için bir devir ankesörlü çizgiler üzerinden irtibat sağladıkları belirtildi.
FETÖ mahrem yapılanmasının bu metodu 2000’li yılların ortalarında kullanmaya başladığına dikkat çekilen dilekçede, örgütün 2014’ten sonra ByLock, Kakao Talk, Eagle, Coco Voice üzere internet tabanlı programlara yöneldiğine lakin gerek duyuldukça ankesörlü sınırlardan irtibata devam ettiğine işaret edildi.
Bu tespitin örgüt mensuplarının HTS kayıtlarından anlaşıldığı söz edilen dilekçede, bugüne kadar deşifre edilen binlerce sabit sınırın yanı sıra mahrem imamların periyodik kullandığı çok sayıda ankesör çizgisinin ise şimdi belirlenmediği kaydedildi.
‘305 SABİT ÇİZGİ İÇİ HATA DUYURUSU YAPILMIŞTI’
Yargılamalar sırasında mahkeme heyetinin şahsen bu durumla karşılaştığı vurgulanan dilekçede, şu değerlendirmeye yer verildi:
“Sabit çizgi soruşturma ve kovuşturma belgelerinin tamamına yakınında bulunan bu eksiklerin giderilmesine katkı sağlamak maksadıyla mahkememizce, bugüne kadar tespit edilen 305 sabit sınır tarafından daha evvel kabahat duyurusu yapılmıştı. Tekrar mahkememizce sanık HTS’lerinden tespit edilip kolluk ünitelerinde yaptırılan ve devam eden saha araştırmalarında belirlenen ve sorgu havuzunda yer almayan 216 sabit sınırın da (toplam 521 sabit hat) sorgu havuzuna dahil edilmesi, HTS kayıtlarının temin edilip gerekli tahlil çalışmaları yapılması, ulaşılan sonuçlara nazaran örgütsel irtibat modeline uygun olan arama kayıtlarında geçen numaraların fiili kullanıcıları hakkında soruşturma başlatılması, haklarında soruşturma ve kovuşturma devam edenler istikametinden ise evraklarına kanıt mahiyetinde gönderilmesi için tespit edilen 521 sabit sınır tarafından ilgili başsavcılıklara cürüm duyurusunda bulunulmasına karar verilmiştir.”
Ankesör soruşturmaları için oluşturulan sorgu havuzunda, 2012’den sonraki HTS kayıtlarının bulunduğu aktarılan dilekçede, örgüt mensuplarının bu tarihlerden evvel de sabit sınırlar üzerinden görüştükleri, bu nedenle ankesör soruşturmaları için 1 Ocak 2007’nin milat kabul edilmesi gerektiği belirtildi. (AA)
