Kırıkkale Üniversitesi Memleketler arası İlgiler Kısmı son sınıf öğrencisi Elif Sinan, geçen yıl 4 Ağustos’ta, kalbinden bıçaklanmış olarak sevgilisi Tuğrul Akan tarafından hastaneye götürüldü. Elif, tabiplerin müdahalesine karşın kurtarılamadı.
Gözaltına alınan Akan, sevgilisinin ortalarında yaşanan tartışma sonrası bıçağı kalbine saplayarak intihar ettiğini ileri sürdü. Emniyetteki sözünün akabinde isimli denetim kaidesiyle özgür bırakılan Akan hakkında, taammüden öldürme kabahatinden dava açıldı.
Elif Sinan’ın vefatına neden olan bıçakta parmak izi bulunan Tuğrul Akan, Kırıkkale 2nci Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki birinci duruşmada tutuklandı.
Davanın 23 Kasımda görülen karar duruşmasına, Aile ve Toplumsal Hizmetler Bakanı Derya Yanık da katıldı. Sanık, savunmasında; kız arkadaşı olan maktulün, kendisi ayrılmak istediği için intihar ettiğini ileri sürdü. Hatasız olduğunu savunan Akan, beraatını ve tahliyesini talep etti. Mahkeme, sanığa ‘kasten öldürme’ kabahatinden müebbet mahpus cezası verdi; takdir indirimi uygulanmadı.
BIÇAKTA ELİF’İN PARMAK İZİ YOK
Mahkemenin gerekçeli kararı da açıklandı. Kararda sanık Tuğrul Akan’ın, sevgilisinin kendisini yaraladıktan sonra bıçağa dokunmadığını belirttiği lakin yapılan incelemede parmak izinin tespit edildiği, Elif Sinan’ın parmak izine rastlanılmadığı aktarıldı. Sanığın, olay öncesi Elif’in araçtan inerek yürümeye başladığı beyanının çok net olmasa da güvenlik kamerası manzarasından tespit edilemediği aktarılarak, “Bu suretle sanığın bu istikametteki savunmaları ile olay yeri incelemesi sonucunda elde edilen kanıtların uyuşmadığı” denildi.
Ayrıca bıçağın giriş ve çıkış sırasında bıraktığı müsaade incelenmesinde; Elif Sinan’ın baskın olarak kullandığı sağ eli ile bıçağı kendisine saplayarak kalp, diyafram ve karaciğer harabiyeti oluşturacak biçimde yaralayıp, sonrasında bedeninden çıkarmasının beklenemeyeceği aktarıldı.
İLTİFAT ETTİĞİ İÇİN TARTIŞMIŞLAR
Sanığın, son celsede Elif Sinan ile ortalarında kıskançlık kaynaklı hiçbir durumun olmadığını söylediği ancak evrelerde olay günü akşam maktulün iş yerindeki müşteriye iltifat etmesi nedeniyle tartıştıkları belirtildi. Sanığın Elif’i kıskanması nedeniyle ortalarında yaşanan tartışmayı, iş yeri sahibinin beyanlarının da doğruladığı aktarıldı. Kararda, tartışmanın içeriğinin ayrıntılıca bilinmediğine vurgu yapılarak şöyle denildi:
“Tüm belge kapsamı nazara alındığında maktulün olay öncesinde rastgele bir ruhsal rahatsızlığının yahut intihar etmesini gerektirecek bir külfetinin bulunmadığının dinlenen aile fertleri ve iş yeri arkadaşlarının beyanlarından açıkça görülmesi ile birlikte bahse husus tartışmanın yanı sıra İsimli Tıp Kurumu raporu, eksper raporu, olay yeri inceleme raporları ile kamera kaydı bir ortada incelenerek, sanığın kendi içerisinde çelişkiler barındıran ve belgedeki kanıtlarla uyumlu olmayan, bu hali ile cürümden kurtulmaya matuf olduğu bedellendirilen savunmalarına prestij edilmeyerek, sanığın maktulü bıçaklamak suretiyle taammüden öldürdüğü biçimindeki her türlü kuşkudan uzak vicdani kanaat doğrultusunda müebbet mahpus cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.”
Kararda, sanığın fiilden sonra ve yargılama sürecinde pişmanlığını gösteren rastgele bir davranışta bulunmaması nedeniyle de takdiri indirim uygulanmadığı belirtildi. (DHA)
