Yuvam Akarca Mahallesi’nde yaşayan His Yaren Dönmez, 16 Kasım günü arkadaşını beklemek için meskeninin önündeki durağa geldi. Burada Dönmez, 7- 8 sokak köpeğinin saldırısına uğradı.
Çevredeki bir kişinin ve arkadaşının yardımıyla kurtulan Dönmez, sağ ayağı yüklü olmak üzere bedeninin çeşitli yerlerinden yaralandı. Hücuma uğradığı köpeklerin küpesiz ve kayıt dışı olması nedeniyle tedaviye başlayan Dönmez, tetanos ve kuduz aşıları yaptırdı.
Fiziksel yaralanmanın yanı sıra ruhsal olarak da olumsuz etkilendiğini belirten His Yaren Dönmez, kendisinin de bir hayvansever olmasına ve nizamlı olarak sokak köpeklerini beslemesine karşın travma yaşadığını söz etti.
“ARKAMI DÖNMEMLE ÜZERİME ATLADI”
Dönmez, yaşadıklarını şu sözlerle anlattı:
“16 Kasım günü işe gitmek için konuttan çıktım yol üzerinde arkadaşımı bekliyordum, köpekler bana hakikat koşmaya başladı kaçmadım, sonuçta köpek ne yapabilir diye düşündüm. 7-8 köpek vardı bana hakikat koştular, kaçarsam bu sefer tahrik olur, kovalarlar dedim.
Yavaş yavaş yürüyünce gerimi dönmemle bir tane köpeğin patisini üzerimde hissettim. Üstüme atladı, oburu sağ ayak bileğimden aşağı çekti beni. Zati ben yere düştüm. Üstüme geldiler, biri yüzümü ısırmaya çalıştı. Ben de elimle yüzümü kapattım.
Diğer köpeklerden biri sağ ayağımı ısırdı. Kolumu ısırmaya çalıştılar lakin üzerimde şişme mont vardı, daima pati attılar. Baya cebelleştik. Ayağa kalkamadım, bacağımdan kan akıyordu. Arkadaşımı aradım, yardım istedim.
O sırada bana yanlışsız bir çocuk geldi, bana yardım etmek istedi. Köpekler yine geldi, daha sonra beni almaya gelecek olan arkadaşım geldi ve kornaya basınca köpekler o denli gitti.”
“İŞE GİDERKEN BİLE BABAMI YAHUT ANNEMİ BEKLİYORUM”
Tedavisi süren His Yaren Dönmez, olayın akabinde hastaneye gittiklerini ve müdahalede bulunulduğunu anlatarak, şu tabirleri kullandı:
“Tetanos ve kuduz aşısı oldum. 5 doz aşı olmam gerekiyor. Benim lisana getirmek istediğim şey, her gün, herkes, bir sürü çocuk dışarıda. Ben de hayvanseverim, hayvanlara bir şey olmasını asla istemem.
Kedi, köpek besleyen, aç kalmalarını istemeyen biriyim lakin bu olumsuz durumların yaşanmasını engellemek gerekiyor. Gerekirse hayvanlar barınağa alınmalı, barınakta da hayvanlara ne kadar uygun bakılıyor bilmiyorum ancak gerekirse kısırlaştırılmaları, aşıları tam olarak yapılmalı.
Yetkililer bu bahis hakkında daha da hassasiyet gösterebilir. Zira bu bende bir travma oldu. İşe giderken bile babamı yahut annemi bekliyorum. Yolda yürürken köpek havlaması duyunca elim ayağım boşalıyor.”
“KÖPEKLERİ ÇİĞ ETLE BESLEDİKLERİNE ŞAHİT OLDUM”
Sokaktaki köpeklerin vakit zaman etraftakilerce çiğ etle beslendiğini, bunun da hayvanların vahşileşmesinde kıymetli bir etken olduğunu söyleyen Dönmez, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Önceden yakın arkadaşımın köpeğiyle sarılıp fotoğraf falan çekerdik, onu bile gördüğümde irkiliyorum artık. Bu travmanın öbür insanlarda olmasını istemiyorum.
Özellikle çocuklarda. Hayvanlar ve çocukların çok hoş bir bağlantısı var fakat bizim mahalledeki çocuklar şu anda hayvanlardan çok korkuyor ve parkta oynamak bile istemiyor.
Bu hususta daha fazla hassasiyet gösterilirse hem benim yaşadığımı diğer beşerler yaşamaz hem de hayvanlar ve beşerler ortasında kopukluk olmaz, kimsenin canı da yanmaz.
Olayın yaşandığı yerde bulunan köpeklere mama verilmesi gerekiyor fakat birkaç kere çiğ etle beslendiklerine şahit oldum. Bu türlü yaparlarsa her hayvan vahşileşir, insan bile çiğ et yese o bile vahşileşir. Bu mevzuda bir önlem alınmalı.” (DHA)
