Yozgat
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, “Bu ülkede darbe teşebbüsü ya da darbe, muhtıra, rüyası görenlere böyle rüya gördürmek isteyenlere cesaret verenler ve böyle rüya peşinde koşanlar bilmelidir ki artık Türkiye’de darbeler ve darbe teşebbüsleri muhtıralar devri kapanmıştır.” dedi.
Yozgat’ın Saraykent ilçesinde Millet Bahçesi ile Aile Sağlık Merkezi’nin toplu açılış töreninde konuşan Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, vatandaşların Kurban Bayramı’nı kutladı.
Bozdağ, 15 Temmuz darbe teşebbüsünün 6. yılı olduğunu ifade ederek, 15 Temmuz’da milletine, devletine, Meclis’ine, hükümetine, vatanına, bayrağına sahip çıkan ve bu mücadeleyi yaparken şehadet şerbetini içen bütün şehitleri rahmetle andığını, gazilere sıhhatli uzun ömür dilediğini söyledi.
15 Temmuz darbe teşebbüsünün, FETÖ’nün TSK içindeki teröristlerle tek başına yapabileceği bir iş olmadığını vurgulayan Bozdağ, şunları kaydetti:
“Onlara destek veren, talimat veren, güç veren, lojistik sağlayan ülkeler var, istihbarat örgütleri var, karanlık güçler var. 15 Temmuz’da bu milletin verdiği mücadele sadece FETÖ’cülere karşı değil, onları destekleyen, yularını elinde tutan ülkelere ve güçlere karşı mücadeledir. 7 düvele karşı verilmiş büyük bir mücadeledir. Eğer Türk milletinin Cumhurbaşkanımızın liderliğinde verdiği bu demokrasi mücadelesini başka bir millet ya da Tayyip Bey değil de başka bir ülkenin lideri vermiş olsaydı emin olun o ülkeye ve o ülkenin liderine uluslararası ödüllerden verilmedik ödül kalmazdı, her ödülü verirlerdi. Nobel barış ödülü dahil ne kadar uluslararası nişan, ödül varsa hepsini takdim ederlerdi ama demokrasi mücadelesini veren Türk halkı, tankların altına yatan, kurşunlara karşı şehadete koşar gibi koşan Türk halkı olunca bunlara öncülük eden Türk milletinin lideri Recep Tayyip Erdoğan olunca bu büyük demokrasi mücadelesini bu büyük zaferi görmezden geldiler, hafife aldılar ama ne yaparlarsa yapsınlar, nasıl bakarlarsa baksınlar, biz milletimizin ve devletimizin hukukuna sahip çıktık. Bundan sonra da aziz milletimiz, hukukuna sahip çıkacağını, dost ve düşman herkese bir kez daha ilan etmiş oldu.”
Türkiye üzerinde kim ne hesap yaparsa bu hesabın Türk halkından döneceğini vurgulayan Bozdağ, şunları söyledi:
“Bu ülkede darbe teşebbüsü ya da darbe, muhtıra, rüyası görenlere böyle rüya gördürmek isteyenlere cesaret verenler ve böyle rüya peşinde koşanlar bilmelidir ki artık Türkiye’de darbeler ve darbe teşebbüsleri, muhtıralar devri kapanmıştır. Türk milleti 15 Temmuz’da kendi eliyle bu kapıları tamamen sonuna kadar kapatmıştır. Birileri yeniden açmaya yeltenir ise yine karşısında aziz Türk milletini bulacaktır. Türkiye’nin yürüyüşünü ne terör örgütleri ne de onları yenileyen, destekleyen ülkeler durduramayacaktır.”
Bozdağ, Türkiye’nin yedi düvele rağmen hedeflerine yürüyen ve her adımı büyük bir cesaretle atan anlayış içerisinde yürümeye devam edeceğini söyledi.
İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliği için müracaat ettiğinde Türkiye’nin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, “Türkiye’nin hassasiyetlerini dikkate almazsanız, Türkiye’nin terörle mücadelesine destek vermezseniz, bunları yazılı taahhüt haline getirmezseniz biz sizin NATO üyeliğinize evet demeyiz” dediğini hatırlatan Bozdağ, şöyle devam etti:
“Sonuçta Türkiye istediğini aldı. Türkiye’ye taahhütleri yazılı bir mutabakatla imza altına alındı. Türkiye ve dünya kamuoyuna açıklandı. Şimdi adalet, güvenlik ve istihbarat üzerinden bir izleme komitesi de kuruldu. Acaba verilen bu sözler yerine getiriliyor mu, getirilmiyor mu? Taahhütlere uyuluyor mu, uyulmuyor mu? Sorarım, değerli dostlar. Bundan önce AK Parti iktidarlarından önce böyle bir taahhüdü duydunuz mu? ‘Sizi izleyeceğiz bak, teröre ve terör örgütlerine desteğiniz devam ederse biz sizin NATO üyeliğinize evet demeyeceğiz’. İzleme komitesi de kuruyoruz. Önüne gelen Türkiye’ye karşı izleme komiteleri kuruyordu şimdi Türkiye başka ülkelerin taahhütlerini yerine getirip getirmediğini denetleme konusunda izleme komisyonları, komiteleri kuran bir ülke haline geldi.”
Bozdağ, Türkiye’nin büyük başarılarına sevinemeyenlerin olduğunu ifade ederek, “Hükümetlerini takdir etmeyi zul kabul eden maalesef çok yanlış bir siyasal anlayışın olduğunu da görüyoruz. ‘Cumhurbaşkanımız doğruyu yaptı. Türkiye doğruyu yaptı. İsveç ve Finlandiya konusunda Türkiye’nin aldığı kararlar, attığı adımlar doğrudur. Biz de hükümetin yanındayız’ deseniz, Türk hükümetinin yaptıklarını takdir edip sevinci paylaşsanız kıyamet mi kopar? Ama maalesef bugün ülkesinin başarılarına sevinmeyen, sevinemeyen bir siyasi anlayış var. Sevinmiyorlar, sevinemiyorlar.” değerlendirmesinde bulundu.
Güçlü iktidar ve istikrarın önemine değinen Bozdağ, şunları kaydetti:
“Türkiye’nin siyasi istikrarını bozmak, güçlü iktidarla Türkiye’nin yönetimini engellemek için çok ciddi yurt dışından operasyonlar var. Yurt içinden de aynı hesapla çalışmalar yapılıyor. Neden? Güçlü iktidar olduğu zaman bu iktidarların zayıflığından, istikrarsızlığından beslenenler bu imkanı kaybediyorlar. Bütün para millete geliyor. Biz olmadan önce bu ülkede vatandaş vergi veriyordu ama bölünmüş yol yoktu. Yozgat’ta havaalanı yoktu, hızlı tren yoktu, üniversite yoktu, şehir hastaneleri yoktu. Savunma sanayisi yerlerde sürünüyordu. Tamir yapamıyorduk bozulan aletleri. Niye yapılmadı? Biz geldikten sonra gökten para inmedi, yerden biz gömü de bulmadık. Ama ne yaptık, milletin parasını zayıf iktidarlardan istifade etmek isteyenlerin değil, milletin hizmetine sunduk doğrudan. Bölünmüş yollar da bu eserlerin tamamı da sizin vergilerinizle sizin hizmetinize sunulan eserlerdir.”
Bozdağ, muhalefetin, istikrarı bozmak için bir araya geldiğine değinerek, “Bir masanın etrafında hangi sırada oturacaklarında, kimin önde, kimi solda, sağda olacağında anlaşamayanların her ay ‘altın toplantısı’ yapar gibi masa toplantısı yapıp boş boş konuşup dağılmasının bu ülkeye ne faydası var? Dört yıldır konuşuyorlar, konuşuyorlar ortada bir şey yok. Şimdi işi masaya havale ediyorlar. Orada kaldı. İşi değil masaya, nereye havale ederlerse etsinler, netice alma imkanları Allah’ın izniyle olmayacaktır.” diye konuştu.
Türkiye’nin önünü açan büyük adımları hep büyük liderlerin attığının görüldüğünü vurgulayan Bozdağ, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Eğer Cumhuriyet’in ilanından sonra Atatürk, ondan sonra Menderes, ondan sonra Demirel, ondan sonra Özal, ondan sonra Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan Beyefendi Türkiye’yi yönetmiş olsaydı, aradaki iktidarlar olmasaydı, istikrarsızlıklar olmasaydı, krizler, kaoslar olmasaydı acaba Türkiye Cumhuriyeti bugün ekonomik, siyasi olarak nasıl bir güce, kuvvete, kudrete sahip olurdu. Çapsız olanların yahut da başkaları tarafından yönetilmeye rıza gösterenlerin, başkalarının kayyumluğunu kabul edenlerin bu ülkeye katacağı en ufacık bir şey yoktur. Bu ülke için gereken kararları alıp hayata geçirmek için irade lazım, dirayet lazım, cesaret lazım. Sayın Cumhurbaşkanımız son yirmi yılda bu dirayetle cesaretle nice adımları attı. Onun için şimdi Türkiye’yi durduramayanlar Türkiye’yi istikrarlı hale getiren hem Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nden Türkiye’yi eskiye döndürtmek hem de Türkiye’nin istikrarlı, güçlü iktidarlarla yönetimine son vermek için 2023’ü kızıl elma gibi görüyorlar. Onun için biz de diyoruz ki 2023 bu milletin üzerinde hesap yapanların hesabının bir kez daha milletin gönlünde söndürüleceği ve bir kez daha bozulacağı bir yıl olacaktır Allah’ın izniyle.”
Konuşmasının ardından Millet Bahçesi ile Aile Sağlık Merkezi’ni hizmete açan Bozdağ, Milet Bahçesi’nde incelemede bulundu.
(Bitti)
Kaynak: AA