Hatay'da deprem felaketinin ardından 3 yıla yakın süredir evden çıkmayan 23 yaşındaki Barış Özbay, sonunda dışarıya adım attı. Bu büyük adım, Barış için yeni bir başlangıcın işareti oldu. Yıllar sonra ilk kez tıraş olan ve banyo yapan Barış'ın yaşadığı değişim, umut dolu anlara sahne oldu. Annesi Semra Özbay ile birlikte depremin izlerini silmeye çalışan Barış'ın hikayesi, hayata tutunma mücadelesinin en güzel örneklerinden biri.

Deprem Sonrası Zorlu Süreç

Kahramanmaraş merkezli depremlerde evini kaybeden 50 yaşındaki Semra Özbay ve 23 yaşındaki oğlu Barış Özbay, deprem sonrası Defne ilçesinde hayata tutunmaya çalışıyorlar. Depremde hem evlerini hem de yakınlarını kaybeden aile, son üç yıldır büyük zorluklarla mücadele ediyor. Barış'ın bu süreçte evden çıkmaması, yaşadığı travmanın derinliğini gözler önüne seriyor. Annesi Semra Hanım, oğlunun iyileşmesi için elinden geleni yapıyor.

Barış'ın Yeniden Doğuşu

3 yıl sonra ilk kez dışarı çıkan Barış, yaşadığı değişimi şu sözlerle ifade etti: "Ben bir şey yapmak istemiyorum, iyileştikten sonra da bir şey yapmayı isteyeceğimi sanmıyorum." Bu sözler, Barış'ın yaşadığı psikolojik zorlukların hala devam ettiğini gösteriyor. Ancak dışarı çıkması, tıraş olması ve banyo yapması, iyileşme yolunda atılmış önemli adımlar olarak değerlendiriliyor. Uzmanlar, Barış'ın bu süreçte profesyonel destek almasının önemine dikkat çekiyor.

Barış'ın bu süreçte neler yaşadığını anlamak için, travma sonrası stres bozukluğunun (TSSB) belirtilerine de bakmak faydalı olabilir. TSSB yaşayan kişilerde görülen yaygın belirtiler şunlardır:

• Olayı tekrar tekrar hatırlama (flashbackler)
• Kabuslar görme
• Olayı hatırlatan durumlardan kaçınma
• Uyku sorunları
• Konsantrasyon güçlüğü
• Aşırı uyarılma hali

Geleceğe Umutla Bakmak

Barış'ın hikayesi, depremzedelerin yaşadığı zorlukları ve hayata tutunma çabalarını gözler önüne seriyor. Semra Hanım'ın oğlu için verdiği mücadele, umudun ve azmin sembolü haline geliyor. Barış'ın iyileşme süreci, diğer depremzedeler için de bir umut ışığı olabilir. Bu süreçte toplumun desteği ve dayanışması büyük önem taşıyor. Unutmayalım ki, birlikte yaraları sarmak ve geleceğe umutla bakmak mümkün.