[ad_1]
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz’ın açıklamaları şöyle:
“Sürdürülebilir Ömür ve Akıllı Şehirler” temasıyla gerçekleşen 7’inci İstanbul İktisat Zirvesi’nin hayırlara vesile olmasını diliyorum. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın tüm tepe iştirakçilerine en kalbi selamlarını ve muvaffakiyet dileklerini iletiyorum.
Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın güçlü liderliğinde iktisatta meçhullüğü azaltacak ve öngörülebilirliği artıracak çalışmalara sürat vermiş durumdayız.
Yatırımı, istihdamı, üretimi ve ihracatı önceleyen siyasetlerle sürdürülebilir büyümeyi, kalkınmayı sağlamak için çalışıyoruz.
Üç yıllık Orta Vadeli Programımız ile inanç ve istikrarın tahkimi için tüm ilgili kısımlarla istişare içinde, Hükümetimizin yol haritasını ortaya koyduk.
Mali disiplinin sağlanması, Para siyaseti ve yapısal dönüşüm araçlarıyla ilerlediğimiz bu süreçte olumlu çıktıları görmeye başladık.
2023 yılının üçüncü çeyreğine ait göstergeler ekonomik büyümenin devam ettiğine işaret etmektedir. İşsizlik oranımız 8,9 ile tek haneli düzeydedir.
Ekonomimiz büyürken, enflasyonla uğraştan de vazgeçmiyoruz. Uyguladığımız para ve maliye siyasetleriyle OVP’de yıl sonu amacımızla uyumlu bir formda enflasyondaki aylık bazdaki düşüşler devam etmektedir. Yıllık bazda besbelli düşüşü ise 2024 ortalarından sonra görmeyi bekliyoruz.
“MERKEZ BANKASI’NIN REZERVLERİ TARİHİ YÜKSEK SEVİYEDE”
Türkiye’nin 5 yıllık kredi risk primi (CDS) 2,5 yılın en düşük düzeyindedir. Kasım ayında tarihin en yüksek aylık ihracat sayısı olan 23 milyar 11 milyon dolara ulaşılmıştır. ’nın brüt rezervleri 1 Aralık prestijiyle 140,1 milyar ile tarihi rekor düzeyine yükselmiştir.
Bir taraftan iktisadıyla, üretimiyle ülkemizi güçlendirme istikametinde uğraş gösterirken, bir taraftan da sarsıntı bölgesindeki kentlerimizi ayağa kaldırmak için Cumhurbaşkanımız liderliğinde durmadan çalışıyoruz.
On İkinci Kalkınma Planı’nında afet idaresi, kentsel dönüşüm, kentleşme, konut, etrafın korunması, kentsel altyapı, bölgesel gelişme ve kırsal kalkınma alanlarında birçok siyaset ve önleme yer verdik.
Şehirlerimizi zelzele başta olmak üzere afetlere karşı daha süratli bir biçimde dirençli hâle getirmek tarafında düzenlemeler yaptık. Kentsel dönüşüm çalışmalarını çok daha süratli ve faal formda yürütmek için Kentsel Dönüşüm Başkanlığı kuruldu.
İnsanlarımızı ve kentlerimizi tehdit eden sarsıntı gerçeğine karşı kapsayıcı bir tüzel altyapı sunan Kentsel Dönüşüm Kanunu geçtiğimiz ay başında Meclisimizden onay aldı ve yürürlüğe girdi. Türkiye Yüzyılı’na yakışır sağlam, inançlı, iklim dostu ve akıllı kent teknolojileriyle donatılmış geleceğin kentlerini inşa etmeye kararlıyız.
Kalkınma anlayışımız sürdürülebilir hayat ve kaynak idaresi yaklaşımına dayanmaktadır. Türkiye Yüzyılı’nda şehircilik çalışmalarını gelecek kuşaklara karşı bir sorumluluk şuuruyla ele almakta ve kentlerimizin her birini değerli emanetler olarak görmekteyiz. 2053’te sıfır karbon amacı ile yolumuza devam ediyoruz.
Dünya Bankası datalarına nazaran bugün dünya nüfusunun yaklaşık %56’sı, yani 4,4 milyar kişi kentlerde yaşamaktadır.
Dünyadaki toplam arazinin yüzde 2’sini kaplayan kentlerde global hasılanın yaklaşık yüzde 80’i üretilmektedir.
Şehirlerdeki nüfus artışı, kaynakların kıtlığı, ulaşım sıkıntıları ve güvenlik gereksinimi üzere nedenlerle akıllı kent uygulamaları, kentlerin daha yaşanabilir hale gelmesi için bir gereklilik haline gelmiştir.
Akıllı kentler; hayat kalitesini artırmak, doğal kaynakların faal idaresini sağlamak ve sürdürülebilirliği tesis etmek maksadıyla teknolojiden dayanak almaktadır.
Yapay zekâ, büyük bilgi, bulut bilişim ve objelerin interneti üzere gelişen teknolojiler, akıllı ve yaşanabilir kentlerin inşasında yeni fırsatlar sunmaktadır.
Ancak akıllı kentleri yalnızca bir teknoloji eğilimi yahut yalnızca teknik bir mevzu olarak görmemeliyiz.
Şehre dair rastgele bir öge, insanı gözetmeden ele alınırsa eksik, yetersiz kalacaktır.
Akıllı kent kavramını da toplumsal, ekonomik ve insani boyutlarıyla birlikte kıymetlendirmemiz gerekiyor. Bir yandan teknolojiyi kullanırken, başka yandan kentlerimizin tarihi ve kültürel mirasını muhafazayı ve kent kimliğini güçlendirmeyi çok değerli görüyoruz.
Türkiye’de akıllı kent uygulamaları çoğunlukla altyapı ile ulaşım alanında ve yüklü olarak büyükşehirlerde gerçekleşiyor.
Ülkemizdeki akıllı kent yatırımlarının ortak bir akıl ve yol haritası üzerine inşa edilebilmesi gayesiyle Ulusal Akıllı Kentler Stratejisi ve Aksiyon Planımızı hazırladık. Eylem planı; Türkiye’de birinci, dünyada ise dördüncü olma özelliğini taşıyor.
Sayın Cumhurbaşkanımızın da belirttikleri üzere ülkemizde bundan sonra kentlerimizde yapılan her yatırımın akıllı kentler stratejimize uygun yapılmasını sağlamakta kararlıyız. Bununla birlikte Türkiye’de her kentin lokal muhtaçlıklarını ve önceliklerini gözeten, kendine has bir akıllı kent stratejisinin olmasına yönelik çalışmalarımızı sürdürüyoruz.
Ulusal ölçekte geliştirdiğimiz, birbiri ile uyumlu ve ulusal standartları temel alan akıllı kent uygulamalarıyla tüm vilayetlerimizin birbirine entegre olmasını, adeta kentlerimizin birbirleriyle konuşmasını hedefliyor, bu tarafta mesai harcıyoruz.
Son mahallî seçimlerde paylaştığımız Gönül Belediyeciliği manifestomuzun 11 ana unsurundan birisi “Akıllı Şehirler” idi. AK Partili Belediyelerimiz de akıllı kent uygulamalarına geçişte öncü olmaya devam etmektedir.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımız eliyle, ülkemizin “Akıllı Kent Ekosistemi Platformunu” kurulmuştur.
Bununla birlikte, akıllı kentlere dönüşüm yolunda bir araç olarak gördüğümüz teknolojinin kullanımında, mümkün olduğunca yerli ve ulusal tahlilleri benimsiyoruz.
Bugün; öbür alanlarda olduğu üzere akıllı kentlerde de yeni teknolojilerin pazarı değil üreticisi olma yolunda süratle ilerliyoruz.
Ülkemiz, milletlerarası arenada da akıllı kentlere yönelik kıymetli adımlar atmaktadır.
Türk dünyasını birleştiren Türk Devletleri Teşkilatı, yakın geçmişte, “Dijital Çağda Yeşil Teknolojiler ve Akıllı Şehirler” temasıyla toplanmış, akıllı ve sürdürülebilir kentlerin tesisine yönelik kıymetli işbirliklerine imza atılmıştır.
Bu hafta içi gerçekleştirdiğim Türkmenistan ziyaretimde Akıllı kent konseptine uygun olarak çağdaş teknolojik ekipmanlarla donatılan “Arkadağ” kenti hakkında daha geniş bilgi sahibi oldum. Ülkemizden firmaların dost ve kardeş ülkelerde bu alanda birincilere imza atması sevindiricidir.
Bu işbirliği ve paylaşım ortamının öbür dost ülkelerde yaygınlaşacağına inanıyorum.
Akıllı kentler ve akıllı kent altyapısı; ekonomik büyüme, çevresel sürdürülebilirlik, kentsel ömür kalitesinin artırılması, rekabetçilik ve yatırım çekme ögelerini masaya yatıracak bu tepenin çıktıları hem kalkınma için hem de zelzele bölgesindeki kentlerimizin yine inşası için önemsiyorum.
Bu doğrultuda, ülkemizde akıllı kentlere yönelik faaliyet gösteren kurum ve kuruluşları ve sizleri bu etkileşim ortamını zenginleştirmek gayesiyle akıllı kent platformunda yer almaya davet ediyorum.
Cumhurbaşkanımız liderliğinde;
-İklim değişikliği ve afetlere karşı dirençli,
-Tarihi ve kültürel birikimiyle uyumlu nitelikli yerleşim alanlarına sahip,
-Herkes için erişilebilir kentsel hizmetler sunulan,
-Yaşam kalitesi yüksek,
-Yeşil ve dijital teknolojilere dayalı akıllı, inançlı, sürdürülebilir kent ve yerleşimler oluşturmaya devam edeceğiz.
Böylece yatırımların daha verimli olduğu, kaynakların israf edilmediği bir şehircilik anlayışını daima birlikte hayata geçireceğiz.
7. İstanbul İktisat Tepesi aktifliğini organize eden İstanbul İktisat Tepesi icra heyetine ve tüm dayanak verenlere teşekkür ediyor, doruğun ülkemiz için hayırlara vesile olmasını diliyorum.
KAYNAK :Hürriyet
[ad_2]
