[ad_1]
Yılmaz, Elazığ’da bir düğün salonunda düzenlenen iftar programında, bu bölgenin bir evladı olarak bir haftadır kent şehir hemşerileriyle iftar sevincine, sahur rahmetine ortak olduğunu, her vakit milletle birlikte, iç içe oldukları üzere ramazan vesilesiyle de milletle gönül bağlarını daha da güçlendirdiklerini söyledi.
Ramazan sayesinde toplumsal yardımlaşmanın ve dayanışmanın şuuruna de daha güçlü bir biçimde ulaştıklarını kaydeden Yılmaz, vatanseverliğin, alicenaplığın, samimiyetin ve kardeşliğin abideleştiği Elazığ’da ramazanın atmosferini teneffüs etmenin de farklı bir memnunluk verdiğini belirtti.
İktidardaki 21 yıldaki eser ve hizmet seyahatinde daha evvel hayal dahi edilemeyen kaç yatırımı, yapıtı ve projeyi ülkeye, bölgeye ve ile kazandırdıklarını anlatan Yılmaz, tüm vilayetlere yüzleri ak bir formda gittiklerini lisana getirdi.
Yılmaz, şöyle konuştu:
“Bazen şunu söylüyorum, biz âlâ ki Recep Tayyip Erdoğan ile birlikte, AK Parti’de siyaset yapıyoruz. O kadar çok anlatacak şeyimiz var ki hangi ile, ilçeye, beldeye, köye giderseniz gidin kesinlikle orada AK Parti’nin yapıtını Recep Tayyip Erdoğan’ın mührünü görürsünüz. Bundan ötürü da büyük bir memnunluk duyuyoruz. Ülkemizin bir yandan geçmiş eksiklerini, ihmallerini giderirken öteki taraftan bugünün muhtaçlıklarını da karşılıyoruz. Bütün bunların sonucundadır ki Elazığ AK Parti’mize, Cumhurbaşkanımıza, Cumhur İttifakı’mıza en güçlü halde takviye veren vilayetlerden biri. Bundan ötürü Elazığ halkına en kalbi şükranlarımızı sunuyoruz. Çok şükür milletimiz ferasetiyle siyasi istikrarına, önderine sahip çıktı. Biz de bu siyasi istikrar ortamında hükümete gelir gelmez güçlü bir grupla planlarımızı, programlarımızı yaptık. Orta vadeli programımızı hiç orta vermeden gece gündüz çalışmaya devam ediyoruz. Türkiye Yüzyılı’nı inşa ediyoruz.”
Geçen yıl asrın felaketinde 11 vilayetten 14 milyon insanın etkilendiğini anımsatan Yılmaz, geçen yıl 6 Şubat’taki sarsıntıya karşın iktisadın yüzde 4,5 büyüme kaydettiğini vurguladı.
“Vatandaşımızın kahrı bizim de sıkıntımızdır”
İlk sefer geçen yıl ulusal gelir büyüklüğünün 1 trilyon dolar düzeyini aştığını aktaran Yılmaz, böylelikle trilyonluk ekonomiler ligine Türkiye’nin girdiğine dikkati çekti.
İhracatın artığını söz eden Yılmaz, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“İhracatımız 256 milyar doları buldu. Turizm gelirimiz 54 milyar doları geçti. Bütçe açığını zelzeleye karşın yüzde 10’u geçecek diyorlardı, biz 6,5 olarak gaye koymuştuk, 5,2 ile kapattık. O da çok uygun. Cari açığımız düşüyor. İstihdamımız geçen yıl sonu prestiji ile 32 milyonu aştı. Bu da sahiden çok değerli. Şimdi yıllık istatistikler çıkmadı fakat tek haneli sayılarla işsizliği kapattığımız artık mutlaklaşmış oldu. Bilhassa bayan, genç istihdamında da yüksek bir artış görüyoruz. Bütün bunlar siyasi istikrarla, itimatla oluyor. Siyasi istikrarın, yeterli idarenin olmadığı yerde ne iktisat kalıyor ne öbür bir gelişme. Bir tek mevzuda ıstırabımız var, o da fiyat istikrarı, enflasyon dediğimiz hadise. Bunu da biliyoruz. Vatandaşımızın düşüncesi bizim de problemimizdir. Bunu da temel önceliğimiz haline getirmiş durumdayız. Enflasyon konusunu, planlarımızı ve programlarımızı kararlı bir biçimde hayata geçiriyoruz. Bu yılın ortalarından itibaren, mayısa kadar yıllık etkiyi göremeyeceğiz lakin mayıstan sonra haziran ve temmuzdan başlayarak yıllık bazda düşüşleri besbelli halde göreceğiz Allah’ın müsaadesiyle. 2025’te yüzde 15’ler düzeyine, 2026’da da tekrar tek haneli sayılara ulaşacağız. Cumhurbaşkanımızın güçlü liderliğiyle planlı, programlı bir halde bütün dengelerimizi de gözeterek bunu başarıyoruz, başaracağız.”
Gündem
HABER İÇERİĞİ : Dünya
[ad_2]
