Türkiye‘de eğitim kamudan çok velilerin yükünü sırtlandığı bir hizmet haline gelirken, bu durum ülkenin geleceği açısından kıymetli bir tehdide dönüşmüş durumda. Türk Eğitim Derneği (TEDMEM) OECD’nin hazırladığı son kapsamlı bilgi setini raporlaştırdı.
SON 3’TEN BİRİYİZ
Raporda, “Türkiye’de tüm eğitim kademeleri için, kişi başına düşen GSYH’nin yüzde 21’i öğrenci başına harcamalara ayrılmaktadır. OECD ortalamasında ise bu oran yüzde 26. Bilhassa ilkokul ve ortaokul kademelerinde Türkiye’de kişi başına düşen GSYH’nin sırf yüzde 16’sı öğrenci başına harcamalara ayrılmaktadır” denildi Meğer Türkiye’de yükseköğretim öncesi eğitim kademeleri için yapılan toplam harcamaların yüzde 16’sı hane halkı yani veliler tarafından yapılıyor. OECD ortalamasında bu oran yüzde 7. Yani Türkiye’de eğitim harcamasında aslan hissesini veliler yükleniyor. Öğrenci başına yapılan harcamalar eğitim kademelerine nazaran değişmekle birlikte Türkiye’de yapılan harcamalar tüm eğitim kademeleri için OECD ortalamasının hayli gerisinde kalıyor. Örneğin okul öncesi kademesinde öğrenci başına yapılan yıllık eğitim kurumları harcaması OECD ortalamasında yaklaşık 10 bin dolar iken Türkiye’de yapılan harcama bunun neredeyse yarısı.
Türkiye’de yükseköğretim kademesinde öğrenci başına yapılan harcama 9 bin 455 dolar ve 17 bin 559 dolar olan OECD ortalamasının epey altında. Tüm eğitim kademelerinde Türkiye, 5 bin 743 dolarlık harcama ile Meksika ve Kolombiya’dan sonra öğrenci başına en düşük eğitim kurumları harcaması yapan OECD ülkesi.
OECD’nin son raporuna nazaran Türkiye’nin eğitim karnesi kırık
Öğretmenin maaşı mesleği ile artmıyor
Rapora nazaran, Türkiye’de mesleğe yeni başlayan bir öğretmen en üst kıdeme ulaştığında başlangıç maaşından sırf yüzde 9 daha fazla maaş alırken OECD ortalamasında bu fark yüzde 64-67 ortasında. Türkiye’de öğretmenlerin başlangıç maaşları OECD ortalamasına epey yakın, lakin bir öğretmenin alabileceği en yüksek maaş sıralamasında Türkiye sondan 4. sırada yer alıyor.
