[ad_1]
CSO Ankara’da açılan stant olgunlaşma enstitülerinde üretilen el dokumaları ile oluşturdu. Stantta, dokumanın öyküsünün mitlerden, efsanelerden ve destanlardan süzülüp Anadolu’da nasıl bir cisme büründüğü ele alındı.
SEÇKİ 81 İLİ KAPSIYOR
Sergide, Çatalhöyük’te MÖ 6 binli yıllara tarihlenen birinci dokuma izlerinden bugüne, dokumacılığın kalbinin binlerce yıldır Anadolu’da attığı ve bitki lifleri, hayvan kürkleri, keten, kendir, yün, pamuk, ipeğin Anadolu’dan dünyaya çeşitli yollar ve İpek Yolu’ndan yayıldığı vurgulandı. Stantta Türkiye’nin dokuma alanındaki tarihî ve kültürel birikimini ortaya koymak, bu birikimin ulusal ve milletlerarası alanda markalaşmasını sağlamak, yok olmaya yüz tutmuş dokumaları tekrar ihya etmek ve otantik özelliklerine uygun üretmeye devam etmek, dokumaları çağdaş dizaynlarla buluşturarak yaşatılmasını sağlamak emeliyle 81 ili kapsayan dokuma seçkisine yer verildi.
Türkiye Yüzyılı’nı klâsik dokumalar ile buluşturan stantta, ülkemizin en ünlü dokumalarından tasarlanan klâsik ve çağdaş kaftan ve kıyafetler ile yastık, çanta, dekoratif nesne, konut dokuması, mesken dekorasyonu üzere eserler yer aldı. Toplam 232 modülden oluşan ve aksesuarlara da yer verilen stant, 21 Aralık tarihine kadar ziyaret edilebilecek.
TİYATRODA GAZZE MESAJI
Diğer yandan MEB’in 25 Kasım’da galasını yaparak sahneye koyduğu “Cumhuriyete Doğru” isimli tiyatro oyunu, Samsun, Ordu, Trabzon, Erzurum, Sivas, Tokat ve İzmir’de yüzlerce kişi izledi. Oyun, 19 Aralık’ta saat 21.00’de İstanbul’da izleyiciyle buluşmaya hazırlanıyor. Bora Severcan’ın yazıp yönettiği yapıtta Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının Türk milletinin güçlü dayanağıyla Ulusal Çaba’yı başlatması ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş hikayesi anlatılıyor.
“Cumhuriyete Doğru” oyununda öğretmeni, on yaşındaki öğrencisi Ali’ye cumhuriyetin kuruluşuna giden süreci anlatıyor. Kurtuluş Savaşı’nı, Ulusal Gayret kahramanlarını, Türk milletinin kanının son damlasına kadar savaşını dinleyen Ali, öğretmenine “Savaş çok berbat bir şey öğretmenim.” diyor. Bugün dünyanın gözü önünde yaşananlara atıfta bulunan öğretmen ise Ali’yi onaylayarak “Savaşta en çok çocuklar üzülür. Tıpkı bugün öksüz, yetim kalan, şehit düşen Gazzeli çocuklar üzere…” karşılığını veriyor.
KAYNAK :Hürriyet
100’üncü yıla özel iki aktiflik yazısı ilk önce BASIN BÜLTENİ PR üzerinde ortaya çıktı.
[ad_2]