Yunanistan, Türkiye'nin Avrupa Birliği savunma fonlarından yararlanmasına onay vermek için yeni ve şaşırtıcı bir talepte bulundu. Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis'in, "Türkiye bu fonları istiyorsa, önce casus belli yani savaş sebebi kararını kaldırmalı" açıklaması, diplomatik çevrelerde büyük yankı uyandırdı. Peki, bu beklenmedik hamlenin arkasında yatan sebepler neler ve Türkiye bu duruma nasıl bir yanıt verecek?

Yunanistan'ın AB Fonu Engelleme Çabası

Yunanistan, Avrupa Birliği'nin yeni savunma programında Türkiye'nin önemli bir ortak olarak yer almasından duyduğu rahatsızlığı açıkça sergiliyor. Bu nedenle, süreci baltalamak için her türlü yolu denemekte kararlı görünüyor. Atina'nın son hedefi ise, Türkiye'nin AB savunma fonlarından yararlanmasını engellemek. Bu amaçla, AB içindeki onay yetkisini kullanarak kabul edilemez bir şart öne sürmeye hazırlanıyor.

Miçotakis hükümeti, Türkiye'den "casus belli", yani "savaş sebebi" kararını kaldırmasını talep ediyor. Bu talep, özellikle Ege Denizi'ndeki kıta sahanlığı ve adalar sorunu gibi hassas konularda Türkiye ile Yunanistan arasındaki gerginliği daha da artırabilir. Yunanistan'ın bu hamlesi, AB içinde de farklı tepkilere yol açabilir. Bazı üye ülkeler, Yunanistan'ın bu tutumunu desteklerken, diğerleri ise Türkiye ile diyalog ve işbirliğinin önemini vurgulayabilir.

Casus Belli Kararı Nedir?

"Casus belli" terimi, uluslararası hukukta bir savaş nedeni olarak kabul edilen bir eylemi veya durumu ifade eder. Bu terim, genellikle bir devletin başka bir devlete karşı savaş ilan etme hakkını meşrulaştırmak için kullanılır. Tarih boyunca birçok farklı olay, "casus belli" olarak kabul edilmiştir. Örneğin, bir devletin sınırlarının ihlal edilmesi, bir ticaret gemisine saldırılması veya bir antlaşmanın ihlal edilmesi gibi durumlar, savaş nedeni olarak görülebilir.

Türkiye'nin "casus belli" kararı, genellikle Yunanistan'ın Ege Denizi'ndeki olası bir oldubittisi durumunda devreye girecek bir uyarı mekanizması olarak kabul edilir. Bu karar, Türkiye'nin Ege'deki çıkarlarını koruma amacını taşır ve Yunanistan'ın tek taraflı adımlar atmasını engellemeyi hedefler. Ancak, Yunanistan bu kararın kaldırılmasını, Türkiye'nin Ege'deki gerginliği tırmandıran bir unsuru olarak görmektedir.

Türkiye'nin Olası Tepkileri

Yunanistan'ın bu beklenmedik şartına Türkiye'nin nasıl bir yanıt vereceği merak konusu. Ankara'nın, Atina'nın bu talebini kesin bir dille reddetmesi ve AB nezdinde girişimlerde bulunarak Yunanistan'ın engelleme çabalarını aşmaya çalışması bekleniyor. Ayrıca, Türkiye'nin Ege Denizi'ndeki haklarını koruma konusundaki kararlılığını vurgulayarak, Yunanistan'a diyalog çağrısında bulunması da olası senaryolar arasında yer alıyor.

Türkiye ile Yunanistan arasındaki bu yeni gerilim, bölgedeki istikrarı olumsuz etkileyebilir ve AB'nin dış politika hedeflerine ulaşmasını zorlaştırabilir. Her iki ülkenin de sağduyulu davranarak, diyalog ve işbirliği yollarını araması, bölgenin huzuru ve güvenliği için büyük önem taşıyor.