Sumud Aktivistlerine İşkence İddiası! İsrail'den Skandal Muamele
Dünya

Sumud Aktivistlerine İşkence İddiası! İsrail'den Skandal Muamele


06 October 20255 dk okuma4 görüntülenmeSon güncelleme: 06 October 2025

İsrail'in alıkoyduğu ve Türkiye'nin diplomatik çabalarıyla kurtarılan 137 Sumud Filosu aktivistinin yaşadıkları dehşet verici olaylar, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından titizlikle yürütülen bir soruşturmanın konusu haline geldi. Aktivistlerin İsrail'de maruz kaldığı insanlık dışı muameleler, soruşturma dosyasına ayrıntılarıyla işlendi. Bu olaylar, uluslararası kamuoyunda büyük yankı uyandırırken, İsrail'in insan hakları ihlalleri konusundaki tartışmaları yeniden alevlendirdi.

Aktivistlerin Ağzından İşkence İddiaları

Aktivistlerin ifadelerine göre, İsrail güvenlik güçleri tarafından uygulanan muameleler, insanlık onuruna aykırı ve kabul edilemez nitelikteydi. Aktivistler, çıplak aramalara maruz kaldıklarını, vücutlarının en mahrem yerlerine kadar arandığını, dişlerinin arasına dahi bakıldığını ve küçük kafeslerde tutulduklarını iddia ettiler. Bu iddialar, soruşturma dosyasında yer alırken, aktivistlerin yaşadığı travmayı gözler önüne seriyor.

İşkence iddiaları şu şekilde sıralanıyor:

  • Çıplak arama ve aşağılayıcı muamele
  • Diş aralarına kadar arama
  • Küçük ve kafes benzeri hücrelerde tutulma
  • Sürekli psikolojik baskı ve tehdit

Bu iddialar, uluslararası hukuk normlarına ve insan hakları sözleşmelerine açıkça aykırılık teşkil ediyor. Soruşturmanın, bu iddiaların doğruluğunu tespit etmesi ve sorumluların adalet önüne çıkarılması büyük önem taşıyor.

Soruşturmanın Seyri ve Beklentiler

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma, olayın tüm boyutlarını aydınlatmayı amaçlıyor. Savcılık, aktivistlerin ifadelerini detaylı bir şekilde alırken, delil toplama çalışmalarını da titizlikle sürdürüyor. Soruşturmanın, uluslararası hukuk uzmanları ve insan hakları örgütleri tarafından da yakından takip edildiği belirtiliyor. Bu tür olayların tekrarlanmaması için, sorumluların en ağır şekilde cezalandırılması gerektiği vurgulanıyor.

Bu soruşturma, aynı zamanda Türkiye'nin insan hakları konusundaki hassasiyetini ve uluslararası hukuka olan bağlılığını da gösteriyor. Türkiye, kendi vatandaşlarına yapılan bu tür muamelelere sessiz kalmayarak, uluslararası arenada önemli bir duruş sergiliyor.

Unutulmamalıdır ki, insan hakları evrenseldir ve her bireyin, nerede olursa olsun, insan onuruna yakışır bir şekilde muamele görme hakkı vardır. Bu soruşturmanın, adaletin tecelli etmesine ve benzer olayların önlenmesine katkı sağlaması umuluyor.