Eski İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres'in danışmanı Jonathan Adiri'nin Ynet'te yayınlanan analizi büyük yankı uyandırdı. Adiri, kaleme aldığı "İsrail ve Türkiye Savaşa Doğru Gidiyor" başlıklı yazısıyla dikkatleri üzerine çekti. Yazıda, Türkiye'nin "sessiz ama stratejik" bir yükseliş içinde olduğu ve İsrail'in bu dönüşüm karşısında savunmada kaldığı belirtiliyor. Peki bu iddialar ne kadar gerçek?

Türkiye'nin Yükselişi ve İsrail'in Savunması

Adiri'nin analizine göre, Türkiye son yıllarda Orta Doğu'da önemli bir aktör haline geldi. Bu yükseliş, İsrail'i endişelendiriyor. Adiri, "Ankara, Orta Doğu'da belirleyici bir aktöre dönüştü. Netanyahu buna karşı hazırlanıyor" ifadelerini kullanıyor. Bu durum, iki ülke arasındaki gerilimi tırmandırabilecek potansiyele sahip.

Türkiye'nin yükselişi sadece askeri veya siyasi alanda değil, ekonomik ve kültürel alanlarda da kendini gösteriyor. Türk dizileri Orta Doğu'da büyük bir popülariteye sahipken, Türk şirketleri bölgede önemli yatırımlar yapıyor. Bu durum, Türkiye'nin bölgedeki etkisini artırıyor.

Savaş İhtimali Ne Kadar Yüksek?

Adiri'nin "İsrail ve Türkiye savaşa doğru gidiyor" iddiası oldukça çarpıcı. Ancak, bu iddianın ne kadar gerçekçi olduğu tartışmalı. İki ülke arasında geçmişte de gerginlikler yaşanmış olsa da, doğrudan bir savaş ihtimali şu an için düşük görünüyor. Ancak, bölgesel gelişmeler ve karşılıklı açıklamalar, gerilimin tırmanmasına neden olabilir.

İki ülke arasındaki ilişkilerde son dönemde yaşanan bazı gelişmeler şunlar:

• Doğu Akdeniz'deki enerji kaynakları konusunda yaşanan anlaşmazlıklar
• Filistin meselesi konusundaki farklı görüşler
• Türkiye'nin Suriye'deki askeri operasyonları
• Karşılıklı suçlamalar ve sert açıklamalar

Bu gelişmeler, iki ülke arasındaki güvensizliği artırıyor ve gerilimin tırmanmasına zemin hazırlıyor.

Netanyahu'nun Hazırlığı Ne Anlama Geliyor?

Adiri'nin "Netanyahu buna karşı hazırlanıyor" ifadesi, İsrail'in Türkiye'nin yükselişine karşı bir strateji geliştirdiği anlamına geliyor olabilir. Bu strateji, askeri, siyasi ve ekonomik alanlarda çeşitli önlemleri içerebilir. İsrail'in, Türkiye'nin bölgedeki etkisini azaltmak için farklı ittifaklar kurmaya çalışabileceği de düşünülüyor.

İsrail'in olası stratejileri şunlar olabilir:

• Doğu Akdeniz'de Yunanistan ve Kıbrıs ile işbirliğini artırmak
• Mısır ve Suudi Arabistan gibi ülkelerle ilişkileri güçlendirmek
• Türkiye'nin Suriye'deki operasyonlarını engellemeye çalışmak
• Uluslararası platformlarda Türkiye'yi eleştirmek

Bu stratejiler, İsrail'in Türkiye'nin yükselişine karşı bir denge oluşturma çabası olarak değerlendirilebilir.

Sonuç olarak, Jonathan Adiri'nin analizi, Türkiye ve İsrail arasındaki ilişkilerin geleceği hakkında önemli soruları gündeme getiriyor. İki ülke arasındaki gerilim, bölgesel istikrarı tehdit edebilecek bir potansiyele sahip. Bu nedenle, iki tarafın da sağduyulu davranarak diyalog kanallarını açık tutması ve gerilimi tırmandıracak adımlardan kaçınması gerekiyor. Unutulmamalıdır ki, savaş hiçbir zaman çözüm değildir.