Müslümanlara Zulüm Neden? Dünyanın Sessizliği!
Dünya

Müslümanlara Zulüm Neden? Dünyanın Sessizliği!


18 November 20255 dk okuma4 görüntülenmeSon güncelleme: 18 November 2025

Finans Uzmanı Sabahattin Seven, dünyadaki Müslüman toplumların yaşadığı insani krize dikkat çekerek, bu zulmün tesadüf olmadığını vurguladı. Gazze'den Yemen'e, Suriye'den Myanmar'a kadar uzanan coğrafyalarda yaşananların ortak noktasının, hedef alınanların Müslüman kimliği olduğunu belirtti.

Acının Ortak Coğrafyaları

Seven, Gazze'deki bombardımanları, Suriye'deki yıkımı, Yemen'deki açlığı, Doğu Türkistan'daki baskıları ve Myanmar'daki kimliksizleştirme çabalarını "dünyanın en derin yaraları" olarak nitelendirdi. Bu bölgelerdeki Müslümanların hem yalnız bırakıldığını hem de sistematik olarak hedef alındığını ifade etti.

  • Gazze'de yaşanan bombardımanlar
  • Suriye'de yerle bir olan şehirler
  • Yemen'de açlıkla mücadele eden çocuklar
  • Doğu Türkistan'da susturulan insanlar
  • Myanmar'da kimliği silinmeye çalışılan topluluklar

Müslümanların Parçalanmışlığı ve Dünyanın Sessizliği

Seven'e göre zulmün en büyük nedeni, Müslüman toplumların kendi içindeki bölünmüşlüğü. Müslümanların siyasi ve toplumsal olarak birbirinden uzaklaştığını, kardeşliğin yerini çıkar hesaplarının aldığını belirtti. "Zalimlerin birlik içinde hareket ettiği bir dönemde, Müslümanların parçalanmış durumu büyük bir zafiyet oluşturuyor" dedi.

Uluslararası kamuoyunun sessizliğine de dikkat çeken Seven, küresel medyanın zulmü meşrulaştıran bir dil kullandığını ve Batı'nın insan hakları söylemini sadece kendi çıkarları söz konusu olduğunda hatırladığını vurguladı. "Filistin’de çocuklar ölürken sessiz kalan dünya, bir taş atıldığında ayağa kalkıyor" diyerek çifte standardı eleştirdi.

Adaletin Kayıp Şehirleri ve Umut

Tarihsel olarak Kudüs, Bağdat, Şam, Kahire ve İstanbul'un adaletin ve merhametin merkezleri olduğunu hatırlatan Seven, günümüzde yaşananların ilimden ve ahlaktan uzaklaşmanın sonucu olduğunu ifade etti. "Gücün dilini öğrenirken merhametin dilini unuttuk" dedi.

Seven, zulmün en büyük destekçisinin sessizlik olduğunu ve ancak dayanışma ile bu karanlığın aşılabileceğini belirtti. Gazze'deki çocukların duasını, Doğu Türkistan'daki direnişi ve Yemen'deki umudu örnek göstererek, "Zulmedenlerin sonu elbet gelecek. Önemli olan bizim yeniden kardeşliği hatırlamamız, yeniden bir araya gelmemiz" diyerek sözlerini tamamladı.