6 Şubat’ta meydana gelen sarsıntıda Türkiye ve Suriye’de 50 binden fazla insan ömrünü yitirirken çok sayıda binanın da yıkılması memleketler arası kamuoyunda büyük hüzün yarattı…
Birleşmiş Milletler bünyesinde çalışmalarını sürdüren UNDP (Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı) son yıllardaki doğal afetleri karşı karşıya getirerek bu afetlerin yarattığı tahribatı kıyasladı.
UNDP, merkez üssü Kahramanmaraş olan sarsıntılardan sonra oluşan moloz ve enkaz yığınının en yüksek düzeyde olduğunu duyurdu. UNDP, Türkiye’de art geriye yaşanan zelzelelerin yarattığı moloz ve enkazın 2010’da 222 binden fazla insanın ömrünü yitirdiği Haiti zelzelesinden çok daha fazla olduğunu açıkladı.
UNDP, Türkiye’deki zelzelelerin yarattığı yıkımın boyutunu gözler önüne serdi.
Yetkililer, Türkiye’deki moloz ve enkazın Haiti depremindekinden 10 kat daha fazla olduğunu duyurdu. Araştırmada, “Genellikle beton, çelik ve öbür bina gereçlerinden oluşan enkaz bir metre yükseklikle Washington D.C.’nin yarısını kaplayabilir” denildi.
Türkiye’deki enkazın boyutunun 100 milyon metreküp olduğu iddia edilirken 2015 yılında Nepal’de meydana gelen sarsıntıda 27 milyon metreküp, Haiti’deki sarsıntıda 10 milyon metreküp enkaz oluştuğu belirtildi.
KATRINA KASIRGASINDA 76 MİLYON METREKÜPTÜ
Öte yandan geçmiş yıllarda ABD’yi etkileyen Katrina Kasırgası, Sandy Kasırgası ve Harvey Kasırgası’nda da 76 milyon metreküp, 11 milyon metreküp ve 9 milyon metreküp moloz ve enkaz oluştuğuna da dikkat çekildi.
ABD hükümeti bünyesinde çalışmalarını sürdüren USGS Sarsıntı Bilimi Merkezi’nin yöneticisi Christine Goulet ise, “Depremin boyutu ve binaların dayanıksızlığı bu kadar çok enkaz oluşmasına sebep oldu. Yıkılan binaların sayısı şok edici” sözünü kullandı.
Goulet, “Bir kent bir günde kurulmuyor. Binalar onlarca yıl içerisinde farklı bina yönetmeliklerine uygun olarak yapılıyor ve farklı hallerde inşa edildi. Birtakım binaların bu kadar kuvvetli bir zelzelede yıkılması ender de olsa beklenirdi bilhassa yeni yapılmış binalarda” dedi.
UNDP’nin Türkiye temsilcisi Louisa Vinton ise, bölgenin kültürel mirasının çok ağır olduğunu söylerken, “Bu bina ve bölgelerde enkazın kaldırılmasında dikkat edilmeli ve bu bölgeler korunmalı” dedi. Vinton, “Bu çok hassas bir bahis. Beşerler ömürlerini, hayallerini ve hafızalarını kaybetti. Beşerler birkaç saniyede her şeyi kaybetti” tabirini kullandı.
KAYNAK : Sözcü
