Yaşamın bir periyodunda yemek yiyerek keyifli olduğunuz anı hatırlayın. Bu hissi daima kılma dileği, gerilim, ruhsal rahatsızlıklar hatta kalıtsal özellikler yeme bozukluğuna neden oluyor. Pekala, yeme bozukluğu tam olarak nedir ve yaygın bilinen biçimlerinin tersine hangi ender cinsleri vardır, gelin birlikte bakalım…
ABD’deki Ulusal Yeme Bozuklukları Derneği lider yardımcısı Lauren Smolar yeme bozukluğu ile ilgili açıklamalarda bulundu.
Konuşmalarının en dikkat çeken başlığı ise yeme bozukluklarının bir seçim olmadığıydı…
Evet, yeme bozukluğuna sahip olduğunuzu düşünüyorsanız bu ne yazık ki elinizde olmayan sebeplerle gerçekleşiyor.
Elbette, insan iradesi her şeyden üstün fakat yeme bozukluğu da bir ruhsal rahatsızlık olarak tanımlanıyor. Kimileri beslenme alışkanlıklarının değiştirilmesiyle sorunun çözüleceğini söylese de Smolar sıkıntının daha derin bir nedenden kaynaklandığını belirtiyor.
Amerika’da University of Southern California’da Yeme Bozuklukları Laboratuvarı’nda araştırma yöneticisi olarak vazife yapan Stuart Murray, yeme bozukluğunu şöyle tanımlıyor:
‘Kişinin yeme ve beslenme davranışının olağan çalışma marifetinde değerli sapmalara neden olduğu bir psikiyatrik bozukluk.’
Yeme bozukluğunun sadece ruhsal nedenleri yok, kalıtsal özelliklerle de aktarılıyor.
Psikolojik, genetik ve toplumsal faktörler de kişinin yeme bozukluğu geliştirmesine neden olabileceği için bu hastalık ‘biyopsikososyal‘ bir hastalık olarak tanımlanıyor.
Yeme bozukluğu konusunda uzmanların altını çizdiği bir nokta ise bu hastalığın “yemek seçmek” olarak tanımlanmaması.
Çünkü hastalar bunu bilerek yapmıyorlar…
Yeme bozukluğunun yaygın tiplerini biliyoruz: Anoreksiya nervoza, Bulimia nervoza…
Ulusal Yeme Bozuklukları Derneği’ne nazaran, anoreksiya nervoza çoklukla kilo kaybı ile ilişkilendirilir. Bu cinste ağır bir kilo alma korkusu vardır. Bulimia’da ise çok yemek yemek ve akabinde kusarak ya da müshil gibisi usullerle yediklerini dışarı çıkarmasıdır.
Diğer cinsleri de bunlara emsal olarak yemeyi kısıtlama, tıkanırcasına yemek yemek ile ilgilidir. Bunlar dışardan bakıldığında öbürleri tarafından fark edilebilir. Fakat az görülen iki çeşidi tehlikeli olabilir.
Tıp topluluğunda yaygın olarak tartışılan lakin şimdi teşhis edilmemiş yeme bozukluğu davranışlarından biri “ortoreksiya”dır.
Bu rahatsızlık çeşidinde kişi sağlıklı olduğunu düşünür ve çok katı olduğu kimi beslenme planlarını uygulayamadığını söyler. Bu türlü durumlarda gerilime girerek yeme bozukluğu yaşar.
Diğer tıp ise ‘Kas dismorfisi’dir.
‘Kişinin vücudunda hiç kusur olmamasına ya da hafif bir kusur olmasına karşın bu durumu çok büyütmesi’ olarak tanımlanır. Hastalıkta beden dismorfik bozukluğunun bir semptomu olarak kabul edilir. Kişi kendisine katı kurallar ve yeme rutinleri uygulayarak vücudunu denetim etmeye çalışır.
KAYNAK : Onedio
