2010 yılında yaşanan Şili sarsıntısı ve akabinde kenti tsunami vurması, Şili için büyük bir yıkımdı. Yaşanan yıkım her ne kadar büyük olsa da Şili sarsıntısı, dizaynın doğal afetlere karşı nasıl bir yanıt sağlayabileceğine dair en yeterli örneklerden biri. 8.8 büyüklüğündeki bir sarsıntı ve bir tsunami gören kentin tekrar yapılanmasını gelin birlikte inceleyelim.
Kaynak: https://www.nytimes.com/2016/05/23/t-…
2010 yılında Şili, 8.8 büyüklüğünde bir zelzele ile sarsılmıştı.
Mimar Alejandro Aravena, ve bir danışman takımı, bir yine yapılanma planı oluşturmak için görevlendirilmişti.
Aravena’nın çalıştığı mimarlık firması Elemental, halkın taleplerini derledi, birbiriyle konuşmayan devlet kurumlarıyla görüştü ve maliyetleri karşılaştırdı.
Şehir planlamasının genel fikri ise şuydu: Tabiat ile yaşa, ona direnme!
Villa Verde, kentin orta sınıf yerleşim bölgelerinden birinin yakınında, kent merkezine ve denize bakan bir doruğun üzerine yapıldı.
Şehrin sakinleri ne vakit isterlerse meskenin yarısını kendileri tamamlayacaktı.
Uzun lafın kısası, iştirakçi tasarım süreciyle kent yine inşa ediliyor ve herkes kazanıyor.