Geçen yıl 1 Mayıs Personel Bayramı’nda Şişli’den Taksim’e yürümek isteyenlere polis müdahale etmiş ve yürüyüşe katılanları gözaltına almıştı.
Gözaltına alınanlar ortasında yer alan 15 kişi hakkında 2911 Toplantı ve Şov Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet kabahatinden ötürü dava açıldı.
Davanın birinci duruşması 29. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Sanıklardan Tanya Göyük, “Herhangi bir ihtar olmadı, anayasal hakkımızı kullandık ve yürüyüş gerçekleştirdik. Sonra yaka paça gözaltına alındık, darp edildik” derken Cihan Uyanık şöyle konuştu:
YASAKLAMA KARARI POLİTİKTİ
“Her yer Taksim her yer direniş, yaşasın 1 Mayıs, Seyahat onurumuzdur sloganlarını attım. Polisin hiçbir uyarısı olmadan gözaltına alındık. Yasaklama kararlarının büsbütün politik olduğunu düşünüyorum. Bu sistemin sürmesinin tek yolu da emeğin ve işçilerin yasaklanmasıdır. İşverenlerin yenileceğinden ve personel sınıfının kazanacağından eminim. O nedenle 1 Mayıs yasağını tanımayarak harekete katıldım.”
Sanıklardan Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP) Sözcüsü Perihan Koca ise şunları söyledi:
“Anayasal hakkımı kullandım. 1 Mayıs çalışanların bayramıdır. Taksim’in yasaklanamayacağı memleketler arası kararlarla da tescil edilmiştir. Bu ülkenin bir anayasası vardır. Bu anayasa bize valilik üzere kurumların 1 Mayıs’ı yasaklayamayacağını gösterir. O gün rastgele ihtar yapılmadan kolluk kuvvetleri tarafından azaba uğradık. Şahsen benim omzum çıkarıldı.”
Hakimle, Koca ortasında tartışma yaşandı. Tabirlerin akabinde duruşma ertelendi.
KAYNAK : Sözcü
