Yılın gerilimini atmak için sömestr tatilinin fırsatını kollayan öğrenciler için MEB, yarıyıl tatilinin tarihini eğitim öğretim takviminde yayınlamıştı. Karnelerin alınmasına için geri sayım devam ederken, Ulusal Eğitim Bakanlığı bu yıl yarı yıl tatilinin hafta sonu günleri ile birlikte 16 gün süreceğini açıkladı.
SÖMESTR NE VAKİT?
Yarıyıl tatil 10 iş günü sürecek ve 20 Ocak Cuma günü ders bitiş zili ile başlayacak tatil 6 Şubat’ta sona erecek.
ile 3 Şubat ortasında yapılacak.
2. Orta tatil ise 17 Nisan ile 20 Nisan ortasında 3.5 iş günü sürecek.
Okullar 16 Haziran 2023 tarihinde kapanacak.
HEDEF OKUL ÖNCESİNDE OECD ORTALAMASINA ULAŞMAK
İstanbulda düzenlenen 6ncı Tarih Kültür Medeniyet Seminerine katılan ve anaokulu öğretmenlerine seslenen Ulusal Eğitim Bakanı Mahmut Özer, Türkiye’de 2000li yıllarda, 5 yaşındaki çocukların okullaşma oranı yalnızca yüzde 11di. Bunlar da ekonomik olarak avantajlı olan ailelerin çocuklarıydı. Yüzde 89 kesim ise okul öncesi eğitime erişemiyordu. Kısa müddette bu oranları yükselttik. 6 Ağustos 2021de 3 yaşındaki çocukların okullaşma oranı, yüzde 9du. Artık ise yüzde 16 oldu. 4 yaşın okullaşma oranı ise yüzde 16yken yüzde 37 oldu. 5 yaşındaki okullaşma oranı da yüzde 65ten yüzde 98e çıktı. Maksadımız ise 3-5 yaşındaki okullaşma oranlarını, OECD ortalamasına ulaştırmaktır açıklamasını yaptı.
Ağustos 2021de tüm Türkiye’de 2 bin 782 anaokulu varken bir yılda 3 bin anaokulu yapmak için Emine Erdoğan ile yola çıktıklarını belirten Ulusal Eğitim Bakanı Mahmut Özer, Gelinen noktada, 5 bin 431 anaokulu kapasitesi oluşturduk. Yalnızca anaokulu oranları değil, 2000li yılların başında eğitimimiz de çok yeterli durumda değildi. Okul öncesi 5 yaşındakilerin okullaşma oranı yalnızca yüzde 11, ortaöğretimdeki okullaşma oranları yüzde 44tü. Yükseköğretimdeki okullaşma oranları ise yalnızca yüzde 14tü. Bu oranlara ulaşabilmek için yalnızca fizikî yatırım değil, toplumsal politikalar da yapıldı. Öğrencilere kaideli eğitim yardımlarından bursa kadar, taşımalı eğitimden fiyatsız kitaplara, yardımcı kaynaklara kadar her türlü imkan sağlandı. Son vakitlerde eğitim gündeminde farklı yaklaşımlar önerilmeye başlandı. Şu anda bizim eğitim sistemimizde 1.8 milyon öğrenci fiyatsız olarak yemek yiyor. Bilhassa son bir yılda okul öncesinde, bu atılımımızda yaklaşık 400 bin okul öncesi öğrencimize fiyatsız olarak yemek veriyoruz. Artık bu görünüme baktığımız vakit bugün eğitimle ilgili konuşanlar, dün bu ülkenin çocuklarının eğitimle buluşmasını engelleyenler olduğunu görüyoruz. Bu ülkede başörtüsü yasakları, eğitim erişimi için neden bariyer olarak kullanıldı dedi.
BAŞORTÜSÜ NEDENİYLE EĞİTİME ERİŞEMEYEN KADINLAR İÇİN TEK SÖZ ETMEDİLER
Bakan Özer kelamlarına şu formda devam etti:
Onlar bugün bayana şiddetle ilgili konuşuyorlar fakat başörtüsünden ötürü eğitime erişemeyen kadınlar olduğu vakit, tek bir söz konuşmadılar. Bugün beyin göçüyle ilgili konuşanlar, kadınlar eğitim hakkından yoksun oldukları ve yurt dışına gittikleri vakit onlar hiç beyin göçüyle ilgili konuşmadılar. Hakikaten bakanlık dönemimde eğitimle ilgili hangi mevzuyu götürdüysem ekonomik şartları zorlamasına karşın her vakit eğitim sistemimizin yanında öğretmenlerimizin yanında olduğu için Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğana minnettarım. İnşallah bizler de bu gelinen noktada, eğitimde evrenselleşmeye kitleselleşme evresi tamamlandıktan sonra daha fazla kaliteye odaklanarak daha fazla eğitimde fırsat eşitliğine odaklanarak Sayın Cumhurbaşkanımızın genel çerçevesini çizmiş olduğu Türkiye yüzyılı vizyonuna sahip gençleri yetiştirmek için sizlerle elle yürüyeceğiz.
MESLEKİ EĞİTİMDE MESELELER DEĞİL, MUVAFFAKİYET KISSALARI KONUŞULUYOR
Mesleki eğitimde de yapılan geliştirmeleri anlatan Bakan Özer, Mesleksel eğitim sahiden artık o küllerinden bir anka akışı üzere yükseldi. Ve artık uçuyor. Yalnızca mesleksel eğitim merkezlerinde 1 senede çırak kalfa sayısındaki artış, gelişmeyi göstermesi bakımından manidar. 159 binden 1 milyon 108 bine ulaştı. Artık mesleksel eğitimde meseleler değil, muvaffakiyet kıssaları konuşuluyor. Onun için OECD, İstanbul’da meslek eğitimi doruğundan topladı ki Türkiye’nin öbür ülkeler meslek eğitimi ile ilgili bir sürü meşakkat yaşarken Türkiye hiç onların farkında olmadan sistemlerle süratli bir biçimde sorunlarla çözülüp mesleksel eğitimde dünya örnekleri ortaya çıkarttı formunda konuştu.
ÖĞRETMENLERİN EĞİTİM SAATİNİ 250YE TAMAMLAYACAĞIZ
Öğretmenlerin mesleksel gelişimlerinin çok kıymetli olduğuna değinen Bakan Özer, Okullarımızda öğretmenlerimiz hangi eğitim istiyorlarsa o eğitimi alsınlar diye bütçe gönderdik. 2021 yılındaki bütçe 8,9 milyonken 2022 yılındaki bütçeyi 292 milyona çıkarttık. Ve bunun 210 milyonunu direkt okullara gönderdik. Lakin gördük ki okullar bütçeyi kullanamıyorlar. 2020 yılında bu ülkede öğretmen başına ders saatini, eğitim saati yalnızca 44 saat 94 saate çıkarttık. 2022de amacımız öğretmen başına 120 saatlik bir eğitimdi. Bunu 205 saate ulaştık. Muhtemelen 250 saate tamamlayacağız. Bugün de sizleri İstanbula davet etmemizin sebebi, sizlerin külür, tarih, medeniyetle ilgili seminerler almanızdır. İstanbul’u gezin. Tarihi yarımadasıyla temas kurun. İstanbul’un ne olduğunu, Türkiye’nin nereye yanlışsız gitmek istediğini görün istedik. Ve inşallah 2023 Mayıs ayına kadar Türkiye’deki tüm okul yöneticilerini, üç günlük program için İstanbul’a getireceğiz. İstanbul’a gelmeyen okul idaremiz kalmayacak dedi. DHA
