AİDS, 1981 yılından bu yana 78 milyon bireye aşkın bulaştı. AIDS, İnsan Bağışıklık Eksikliği Virüsü (HIV)’nün bağışıklık sistemine yaptığı hasardan kaynaklanan bir durum olup, “Edinilmiş Bağışıklık Yetersizliği Sendromu” olarak söz ediliyor. Dünyada her gün 5 bin kişi yeni enfeksiyon tanısı alıyor.
AIDS NEDİR?
AIDS bir virüs değil, HIV virüsünün neden olduğu bir dizi semptomdur (veya sendrom). Bağışıklık sistemi enfeksiyonla savaşmak için çok zayıf olduğunda bir kişinin AIDS’e sahip olduğu söylenir ve aşikâr belirleyici semptomlar ve hastalıklar geliştirir. Bu, HIV enfeksiyonunun çok ilerlemiş olduğu ve tedavi edilmediği takdirde mevtle sonuçlanacağı son etaptır.
AIDS İLE İLGİLİ TEMEL BİLGİLER
– AIDS kazanılmış bağışıklık yetersizliği sendromu manasına gelir.
– AIDS ayrıyeten ileri HIV enfeksiyonu yahut geç evre HIV olarak isimlendirilir.
– AIDS, bağışıklık sistemini yok eden gelişmiş HIV enfeksiyonu sonucu gelişen bir dizi semptom ve hastalıktır.
AIDS BELİRTİLERİ NELERDİR?
AİDS bedene girmesinin akabinde bir mühlet kendini belirli etmez. Ekseriyetle birinci birkaç haftada belirtilerin görülmediği hastalıkta, 2 ile 4. haftada ateş, boğaz ağrısı, baş ağrısı ve döküntü belirtileri görülür. HIV’in en bulaşıcı olduğu periyot bu periyottur.
AİDS belirtileri ortasında en yayın görülen şikayetler;
Ateş
Boğaz ağrısı ve boğazda iltihaplanma
Baş ağrısı
Lenf bezlerinde büyüme
Vücutta döküntü (genellikle yüz ve gövdede, daha nadiren avuç içlerinde ve ayak tabanlarında 5-10 mm çaplı kızarıklıklar ve kabarcıklar) – Dermatit
Ağızda, yemek borusunda ve genital organlarda yaralar,
Kas ve eklem ağrısı,
Bir aydan fazla süren ve tedavi edilmeyen ishal,
Baş ağrısı,
Bulantı ve kusma.
Tedaviye başlanmadığında iki aydan kısa vakitte 7-10 kg kilo kaybı görülebilir.
Belirtisiz Devir AIDS
Birkaç hafta süren akut periyottan sonra HIV taşıyıcıları rastgele bir belirti olmadan ortalama 8-10 yıl kadar sağlıklı olarak ömürlerini sürdürürler. Lakin kişi, ömür uzunluğu HIV virüsü taşıyıcısı ve bulaştırıcısıdır. Lenf bezlerinde fark edilen büyümeler görülebilir.
Bu periyot birkaç yıl kadar kısa ya da 10 yıldan fazla da olabilir. HIV tanısı alan bireyler, ilaç tedavisine başladıklarında bağışıklık sistemlerini korumuş ve virüsün bedenlerindeki tesirini azaltmış olur.
İleri Devir AIDS
HIV enfeksiyonunun en ileri evresidir ve bağışıklık sistemi giderek zayıflamıştır. Bu periyoda kadar tedavi görmemiş hastalar enfeksiyonlara ve kansere karşı tüm dirençlerini yitirirler çeşitli hastalıklar nedeniyle organları ziyan görür.
Şişmiş lenf düğümleri
Yorgunluk
Kilo kaybı
Kısa vadeli hafıza kaybı
Mantar enfeksiyonları
Kalıcı döküntüler
Bir yahut daha fazla fırsatçı enfeksiyon
AİDS NASIL BULAŞIR?
Hastalık korunmasız cinsel temas, ortak paylaşılan enjektörlerle damar içi unsur kullanımı, gebelik sırasında ve doğum sırasında anneden bebeğe ve kan transfüzyonu yolu ile bulaşabilmektedir. Bu geçiş yolları nedeni ile HIV enfeksiyonu, erişkinlerin yanı sıra, tüm yaş kümelerinde görülebilmektedir.
Hastalığın tam manasıyla tedavisi bulunmamakla birlikte uygulanan ilaç tedavileri ile HIV/AIDS hastalığından vefatlar azalmakta ve bireyler yaşantılarına devam edebilmektedir.
Hastalıktan korunmak için şimdi bir aşı geliştirilememiştir. Önlenebilir bir hastalık olan HIV/AIDS ile gayretin en tesirli yolu, korunma tedbirlerini uygulamaktır. Tek eşliliğin yanı sıra, cinsel temasta yanlışsız kondom kullanımı, hastalığın cinsel yolla bulaşmasına karşı en inançlı ve kolay korunma yollarıdır.
Hastalık;
Aynı konutu, iş yerini, yüzme havuzunu ve banyoyu kullanmak,
El sıkışma, kucaklaşma ve cilt teması,
Böcek ve sinek sokmaları ile bulaşmaz.
Çünkü; AIDS mikrobu dış ortamda yaşayamayan, dayanıksız bir virüstür.
