[ad_1]
Scholz, bildirisinde Ramazan ayının Müslümanlar için özel bir ay olduğunun altını çizdi. Ramazan’ın, Müslümanlar için içe dönmek ve tefekkür etmek için özel bir vakit dilimi olduğunu söyleyen Scholz, “Her akşam aileler oruçlarını açmak için bir ortaya geliyor, birçoğu da konutlarını konuklara açıyor, arkadaşlarını ve tanıdıklarını davet ediyor. Bunun barış içinde bir ortada yaşama ve dayanışma için hoş bir jest olduğunu düşünüyorum ve bu iftarlardan birisine katılma fırsatım olduğunda bunun her vakit özel olduğunu hissetmişimdir” dedi.
“RAMAZAN AYINDA DAHA UZUN PERİYODİK ATEŞKES OLMALI”
Konuşmasında Gazze’de yaşananlara da dikkat çeken Başbakan Scolz, “Ramazan ayı tıpkı vakitte güç durumda olanları, savaş ve şiddeti yaşayanları hatırlama vaktidir. Bugünlerde Müslümanlar his ve fikirleri ile bilhassa yakın doğudaki, bayan, erkek, çocuklarla birlikte. Birçoğunun orada tasa ettiği arkadaşları ve aileleri var. Duyulan kederde yalnız değilsiniz. Almanya’daki pek çok kişi de öldürülen ve kaçırılan İsrailliler ve Gazze’de masumca öldürülenlerin, yaralıların ve acı çekenlerin akıbeti konusunda derin kaygı duyuyor ve acılarını paylaşıyor. Bu acıları ben de paylaşıyorum“ tabirlerini kullandı.
Scholz, Gazze’de barış yolunda atılacak kıymetli adımlardan birisinin, Ramazan ayında daha uzun periyodik bir ateşkes olacağını lisana getirdi. İsrail’in memleketler arası hukuk kurallarına uymak ve sivilleri korumak zorunda olduğunu vurguladı. Almanya’nın, Gazze Şeridi’ne besin, ilaç ve başka yardım materyallerini göndererek yardım sağladığını hatırlatan Olaf Scholz, “ABD’den sonra dünyadaki öbür tüm ülkelerden daha fazla yardım yapıyoruz. İsraillilerin ve Filistinlilerin büyük çoğunluğunun birebir şeyi istediğinden eminim. Barış istiyorlar. Bu tarafta atılacak adımlardan biri, tercihen Ramazan ayında daha uzun müddetli bir ateşkes olacaktır. Bu türlü bir ateşkes Gazze’ye daha fazla insani yardımın ulaşmasını sağlayacaktır. ABD Lideri Joe Biden, ben ve öbür pek çok kişi bunun için tüm gücümüzle çalışıyoruz” dedi.
“TÜM MÜSLÜMANLAR ALMANYA’YA AİTTİR”
Aşırı sağcı AfD Partisinin, ülkedeki yabancıları hudut dışı etme planları ile ilgili daima sorular aldığını belirten Scholz ülkedeki ırkçılık ve ayrımcılık hakkında şu sözlere yer verdi, “Ramazan ayının başlangıcında niyetlerim, birebir vakitte dayanışma konusunda telaş duyan Almanya’daki Müslümanlarla birlikte. Çok sağcıların ırkçı hudut dışı etme planlarına ait haberlerin akabinde, gelecekle ilgili kaygılı sorular duymaya devam ediyorum. Bu iç karartıcı bir durum. Zira bu soruları soranlar bizim iş arkadaşlarımız, okul ve spor kulübünden bizim arkadaşlarımız ve bizim komşularımız. Bence buna karşılığımız çok net olmalı. Ülke olarak bölünmeye müsaade vermeyeceğiz. Tüm vatandaşlarımız, göç geçmişi olsun ya da olmasın Almanya’ya aittir. Müslümanlar da tıpkı Museviler, Hristiyanlar ve öbür din ve dünya görüşüne mensup olanlar üzere Almanya’ya aittir”
İletisine, nefret dolu, ayrımcı yorumların geleceğini bildiğini söyleyen Almanya Başbakanı konuşmasını, “Bunun bizi yıldırmasına müsaade vermeyelim. Sanal ortamda çıkan seslerin bizi aldatmasına müsaade vermeyelim. Biz çoğunluğuz, biz daha fazlayız, biz daima birlikte dünyaya daha açık, daha hoşgörülü ve demokratik bir ülkeyi söz ediyoruz. Özellikle artık ramazan başlangıcında“ kelamlarıyla bitirdi.
KAYNAK :Hürriyet
[ad_2]
