[ad_1]
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun Gazze’ye yönelik ‘ölümcül’ tutumu tepki çekmeye devam ediyor.
2000-2004 yılları arasında İsrail’in New York Başkonsolosu olarak görev yapan Alon Pinkas, The Guardian için kaleme aldığı makalede Netanyahu’yu sorumluluk üstlenmemekle suçladı.
“İstifa etmesi gerekirdi”
“Netanyahu Hamas’la savaşırken sıkışıp kaldı: Kaybetmeyi göze alamaz ama kazanmanın yolunu da bulamıyor” başlıklı makalede şöyle denildi:
Binyamin Netanyahu’nun, İsrail tarihinin en korkunç günü olan 7 Ekim fiyaskosundan bir saat, bir gün, bir hafta ve bir ay sonra istifa etmesi gerekirdi.
İstifa etmedi çünkü o eğilimde değil. Sorumluluk ve dürüstlük, zayıflara ve güçsüzlere mahsus yabancı kavramlardır.
“Yolsuzluk ve rüşvet davasının devam etmesinden korkuyor”
Netanyahu için, “Kendisini tarihi bir şahsiyet olarak görüyor.” ifadesi kullanılırken, “Sadece meydan okumakla kalmıyor, aynı zamanda istifa etmesi halinde yolsuzluk ve rüşvet davasının devam etmesinden de korkuyor.” ayrıntısına dikkat çekildi.
Netanyahu’nun üzerinde iki tür baskı var
7 Ekim’den beri sorumluluğu orduya devrederek “kendini kurtarmaya çalıştığı” belirtilen Netanyahu için şu görüşler paylaşıldı:
Savaşın gidişatı, Netanyahu’nun üzerinde iki tür baskı oluşturuyor: Biri ülke içi, diğeri Amerikalı. Netanyahu’nun, ABD’de büyük bir güvenilirlik açığı var.
Biden, Netanyahu’nun otoriter tavrını kamuoyu önünde onaylamadı ve bu dönemde onu Washington’a davet etmekten gözle görülür bir şekilde kaçındı.
Güvenilirliği düşük seviyede
İsrail Başbakanı Netanyahu’nun güvenilirliğinin, İsrail’de de düşük seviyede olduğuna dikkat çekildi.
2023 yılı boyunca anayasal düzenlemeye karşı gösteri yapan yüzbinlerce kişinin, Netanyahu’nun istifasını isteyen bir kitle hareketine dönüştüğü kaydedildi.
KAYNAK : Ensonhaber
[ad_2]